İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yasa ve yargısal içtihatlara göre usulüne uygun bir tebligatın varlığından söz edebilmek için 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesine göre muhatabın adreste bulunmaması halinde komşuya haber verilip haber kağıdının kapıya asılması ve muhtar veya azanın imzası ile tebligat yapılabileceğinin düzenlendiğini, şu durumda davacı-borçluya yapılan tebligatın usul ve yasaya uygun yapılmadığını, mahkeme tarafından söz konusu tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini, müvekkilinin tebligattan haberdar olduğu tarihe göre davanını süresinde olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak davanın esastan incelenmesini ve kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4 ve 12. maddeleri uyarınca meskeniyet ve maişet iddialarına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
Mahallesi 202 ada 3 parsel ve 115 ada 30 parsel üzerinde 3083 sayılı Kanun uyarınca konulmuş şerh bulunmadığı bu nedenle 3083 sayılı Kanuna dayalı olarak bu iki taşınmaza dair haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı, bu taşınmazlara konulan hacizlerin geçerli olduğu, 202 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ilişkin maişet şikayeti yönünden yapılan değerlendirmede taşınmaz üzerinde iki adet tek katlı çatısız evin ve bir adet tek katlı çatısız deponun bulunduğu ve taşınmaz üzerinde ekili dikili tarım arazisinin bulunmadığı, bilirkişi raporu ile de bu hususun ortaya konulduğu, dava dilekçesinde meskeniyet iddiasına dair hiç bir iddianın/şikayetin bulunmadığı, üzerinde tarımsal faaliyet yürütülmeyen işbu taşınmaza ilişkin davacı tarafın maişet şikayetinde bulunamayacağı, ... İlçesi ......
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. bendi uyarınca meskeniyet ve İİK'nın 82/1- 4. bendi uyarınca maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Tire İcra Müdürlüğünden 2016/966 E. sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan kambiyo takibinde takibin kesinleşmesi üzerine borçlu adına kayıtlı Kavaklıdere Mah., 65 ada 11 parsel ve 70 ada 28 parsel sayılı taşınmazlardaki borçlu hisselerine 03/10/2016 tarihinde haciz şerhi işlendiği,103 davetiyesinin davacı borçluya 23/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği ve davanın yasal süresinde olduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesine göre, borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı, borçlunun haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İ.İ.K.'nun 82/12. maddesinde yer alan meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İcra Dairesi'nin 2017/38083 esas ve 2017/38106 esas sayılı takip dosyalarından gönderilen ödeme emri ve 103 davetiyelerinin usulsüz tebliğ edildiği belirterek usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu ve ayrıca her iki takip dosyasından haczedilen taşınmaza yönelik İİK'nın 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince davacının 103 davetiyelerinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti bakımından olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadan, sadece ödeme emirlerinin usulsüz tebliğine yönelik şikayet incelenerek sonuca gidildiği, takip dosyaları içeriğinden alacaklının, ödeme emirlerinin tebliğinden ve şikayete konu taşınmaza haciz konulduktan sonra her iki takip dosyasında da 18/01/2018 tarihinde borçluya 103 davetiyelerinin tebliğ edilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünce 103 davet yazılarının hazırlandığı, ne varki takip dosyaları suretleri içerisinde 103 davetiyelerinin tebliğine ilişkin tebligat mazbataları bulunmadığı, yargılama sırasında...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4. bendi uyarınca maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesinde istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı ancak, bölge adliye mahkemesinin kamu düzenine aykırılık bulunması halinde re'sen gözeteceği düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, kararın 27/12/2019 tarihinde davacının yüzüne karşı verildiği, davacının süre tutum dilekçesini 06/01/2020 tarihinde verdiği, gerekçeli kararın 03/02/2020 tarihinde tebliğine rağmen, yasal süresi içinde gerekçeli istinaf başvuru dilekçesi verilmediği anlaşıldığından, kamu düzeni ile sınırlı inceleme yapılmış, kararda kamu düzeni yönünden bir eksiklik bulunmadığı görülmüştür. Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Borçlunun çiftçi olduğunun tespiti halinde, bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri ve bunların gelir durumları araştırılmalı, yıllık geçinebilecekleri miktar belirlenmeli, taşınmazlardaki mülkiyet durumu ve ekilen ürün durumu da değerlendirilerek, kendisinin ve ailesinin geçimi için yetecek miktarı ayrılıp, varsa fazlasıyla ilgili şikayetin reddine karar verilmesi gerekir. İlk derece Mahkemesince, maişet iddiasına dayalı olarak keşif yapıldığı ve bilirkişi raporu alındığı halde, kolluk araştırma yazı cevabına dayanılarak bu yöndeki şikayetin reddine karar verilmiştir. Maişet iddiası her türlü delille ispatlanabilir. Kaldı ki, davacının sosyal ve ekonomik durum araştırmasında, yaklaşık 20 adet küçükbaş koyununun olduğu bildirilmiştir....
Somut olayda; meskeniyet iddiasına dayalı olarak kaldırılması talep edilen hacizden, kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 05/09/2022 tarihinde haberdar olunduğu, icra mahkemesine başvurunun ise, İİK'nun 16/1 maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra olacak şekilde 06/03/2023 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı borçlu istinaf başvurusunda haciz işleminden haberdar olunduğuna ilişkin kıymet takdir raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ileri sürmüş ise de, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 357/1 maddesine yer alan düzenlemeye göre, icra mahkemesine başvuru sırasında ileri sürülmeyen usulsüz tebligat iddiasının istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürülmesi ve bu hususun dinlenilmesi mümkün olmadığından, ilk derece mahkemesince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır....
Somut olayda, ihaleye konu taşınmazların maliki olan borçlu, meskeniyet ve maişet nedeniyle haczin kaldırılmasını talep ettiği icra mahkemesi dosyasında, Manisa 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/480 Esas, 2021/312 Karar sayılı ve 20.05.2021 tarihli kararıyla meskeniyet şikayetinin kabulüne, ihaleye konu taşınmazlara ilişkin maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti yönüyle şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafın karara karşı 28.05.2021, davalı tarafın 04.06.2021 tarihinde istinaf yoluna başvurdukları, Dairemizin 26.04.2022 tarih ve 2021/2072 E-2022/1225 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddedildiği, söz konusu kararın şikayetçi borçlu tarafından temyiz edildiği, kararın Yargıtay 12. HD'nin 23.01.2023 tarih ve 2022/7920 E, 2023/370K. sayılı kararı ile onandığı, işbu şikayete konu ihalelerin ise 31.08.2021 tarihinde yapıldığı görülmektedir....
Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2019/4245 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı banka tarafından davacı borçlular T1 ve T2 aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 6 icra emrinin borçlu T2'ya 25.06.2019 tarihinde, borçlu T1'ya 27.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, takip talebi, tapu kaydı ve ekli ipotek belgesi, resmi senetler uyarınca meskeniyet ve maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine konu taşınmazların üzerinde ipotek tesis edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Şikayete konu Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2019/4245 Esas sayılı dosyasının ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olduğu, ipotekli takipte haciz aşaması bulunmadığından, meskeniyet ve maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulmasının mümkün olmadığı tabiidir (Yargıtay 12. HD'nin 15.11.2017 tarihli, 2016/22980 E, 2017/14173 K. sayılı içtihadı)....