Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dava dilekçesinde usulsüz tebligat şikayetine ilişkin bir iddia bulunmamasına rağmen davanın usulsüz tebligat şikayeti ve meskeniyet iddiası olarak eksik ve yanlış nitelendirilerek gerekçe oluşturulduğu ve hükmün buna göre tesis edildiği görülmektedir. Bunun yanında, mahkemece meskeniyet iddiasına ilişkin olarak, davanın 13/09/2019 tarihinde açılması karşısında haczin 14/09/2019 tarihinde öğrenilmesinden sonra 7 günlük süre içinde şikayette bulunulmadığı yönündeki gerekçesinde de isabet bulunmamaktadır. Yine, hükümde süresinde olmayan davanın reddine denilmesine rağmen, gerekçede ödeme iddiası yönünden esasa ilişkin değerlendirme yapılması da doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken, davacının talepleri gözönünde bulundurularak dava ve şikayetlerin konusunun açıkça belirlenmesi, her bir iddia yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılarak somut ve açık gerekçelendirmek suretiyle hüküm kurulmasıdır....

Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; ödeme emrinin farklı bir adreste T5 ile ilgisi olmayan kişiye tebliğ edildiğini, tebliğin usulsüz olduğunu, tebligatı alan kişinin temsilciden sonra gelen veya evrak müdürü olarak yetkilendirilen bir kimse olup olmadığının tutanaktan anlaşılamadığını, takipte Siirt İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, çekteki imzanın müvekkili T5 temsilcisine ait olmadığını, eksik inceleme neticesinde hüküm tesis edildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca;Uyuşmazlık, çeke dayalı kambiyo takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine, yetkiye , imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir....

İcra Dairesinin 2019/40997 esas sayılı dosyasında davacının usulsüz tebliğ şikayeti yetkiye - borca itiraz ve takibin iptali taleplerinin ayrı ayrı reddine, Davacının 25/03/2021 tarihli hastane ruhsatı ihalesinin tedbiren durdurulması talebinin reddine karar verilmiştir....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki şikayet ve gecikmiş itiraz yargılamasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz talebinin derdestlik sebebiyle dava şartı yokluğundan reddine, sair şikayetlerin ise süre yönünden reddine karar verilmiştir. Kararın borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    No:7/14 Konyaaltı/Antalya adresinde muhatabın adreste olamaması nedeniyle daire:12'den sorulduğu, muhatap çarşıya gittiğinden mahalle muhtarına tebliğ yapıldığı ve daire:12 ye haber verilerek tebliğ işleminin tamamlandığı, beyanına başvurulanın kim olduğu tespit edilemediğinden yapılan tebligatın usulsüz olduğu, borca ve imzaya itiraz bu nedenle süresinde olduğundan bilirkişilerden rapor aldırılmış, bilirkişiler raporlarında, söz konusu imzanın davacının eli ürünü olduğunu beyan etmişlerdir. Davacının borcunun bulunmadığına ilişkin itirazını İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerle ispat edemediği anlaşıldığından bilirkişi raporu da gözetilerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili borçlarının olmadığını ve yeniden rapor alınması gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Sayılı dosyada yaptığı usulsüz tebligat tespitine istinaden gecikmiş itiraz başvurusu olduğunu, müvekkilinin usulsüz olduğu mahkeme ilamıyla sübut bulan tebligat nedeniyle yani kendi kusurundan kaynaklanmayan bir sebeple yasal süresi içerisinde takibe itirazlarını sunamadığını, bu kapsamda gecikmiş itiraz başvurularının kabulü gerektiğini, mezkur davayı açmaktaki esaslı iradelerinin takibe itiraz olduğunun izahtan vareste olup, itiraz sürelerinin, usulsüz olduğu kanaatinde oldukları tebligat nedeniyle kaçırılması nedeniyle davanın ikame edildiğini ve geçerli bir itirazın sunulabilmesi adına İstanbul 24. İcra Mahkemesi 2021/789E....

    Ceyda Coşkun İpektepe tarafından 10/09/2019 tarihli borca itiraz dilekçesi verildiği, icra müdürlüğünün 12/09/2019 tarihli kararı ile takip borçlusunun T1 Ltd. Şti." şirketi olması nedeniyle itirazın reddine karar verildiği, bunun üzerine takip borçlusu şirket vekili Av. T2 tarafından 31/01/2019 tarihli dilekçe ve ekindeki ticaret sicil belgeleri ile borca itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 01/11/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, aynı vekil tarafından İzmir 12. İTM'nin 2019/151 Esas, 2019/48 Karar sayılı dosyası ile usulsüz ödeme emri tebliğ işleminin şikayeti ile borca itiraz davası açıldığı, mahkemece davacı vekilinin talebi doğrultusunda davadan sonra takibin durdurulması karar verildiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığı kararı verildiği, yine 12....

    yaptığını belirterek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulü ile borca itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

    DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2015/16889 sayılı dosyası ile davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, gönderilen ödeme emrinin 27/11/2015 tarihinde "gösterilen adreste muhatabın yetkili personeli Adile Taşkıran imzası ile tebliğ edildi" açıklaması ile tebliğ edildiğini, ancak söz konusu tebligatın Tebligat Kanunu. Yönetmeliği ve yerleşik yargı kararları kapsamında usulsüz olduğunu, ayrıca TTK'nun 776/1 maddesinin (b) bendine göre , bononun kambiyo vasfında da olmadığını, bu nedenlerle tebligatın usulsüz olmasından dolayı iptaline, tebliğ tarihinin müvekkilince öğrenme tarihi olan 14/07/2016 olarak düzeltilmesinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti-Borca İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

    UYAP Entegrasyonu