WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığına göre şikayetin kabulü gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Müdürlüğünün 2021/79 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde ödeme emrinin 13/11/2021 tarihinde İsa Handan'a teslim edildiğini, müvekkillerinin ortağı olduğu şirketin davalıya ödemekle yükümlü olduğu herhangi bir borcu olmadığını, icra takibindeki, imzaya, borca ve tüm ferilerine takibi öğrenme tarihleri olan 11/02/2022 tarihi itibari ile itiraz ettiklerini, ödeme emrinin tebliğ edildiği İsa Handan'ın şirketin yetkilisi, evrak kayıt sorumlusu veya çalışanı olmadığını, İsa Handan isimli şahsın şirket yetkilileri tarafından tanınmamakta olduğunu,bu sebeple ödeme emrinin tebliğinde Tebligat Kanunu ile belirlenen usullere uygun hareket edilmediğini, icra dosyasında yapılan incelemede müvekkili şirkete 103 davetiyesi gönderildiğini, 25/02/2021 tarihinde Ortaç Serenlioğlu'na teslim edildiğinin görüldüğünü, Ortaç Serenlioğlu'na yapılan bu tebligatın usulsüz olduğunu,Ortaç Serenlioğlu'nun şirkette tebligat almaya yetkili bir kişi olmadığını,işbu tebligatın da usulsüz olduğunu beyanla...

    Bu nedenle davacının usulsüz tebligat şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı alacaklı tarafından aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla takipte, takibe konu belge suretlerinin ödeme emri ile birlikte gönderilmediğini ve borcun sebebinin gösterilmediğini ileri sürerek İİK 58. ve 61. maddelerine aykırı olarak düzenlenen ödeme emrinin iptalini talep etmiş ise de; Davacının İİK'nın 58, 60 ve 61. maddelerine aykırılık nedenine dayalı şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden itibaren yedi günlük yasal sürede ileri sürülmelidir....

    ın, şirketin yetkili temsilcisi olmaması nedeniyle borçlu şirket adına usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazın kabulü istemiyle icra mahkemesine başvurması mümkün değildir. O halde, mahkemece, istemin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Ayrıca kabule göre de, TK'nun 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmesi gerekirken ödeme emrinin iptaline karar verilmesi de doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı alacaklı T3 tarafından davacı borçlu T1 aleyhine, hak ediş alacağı sebebine dayanarak ilamsız icra takibi yapılmış, davacıya 09/10/2018 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, 06/12/2018 tarihinde açılan dava ile usulsüz tebligatın iptali ile yeniden tebligat yapılması istenilmiş, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligat tarihinin 06/12/2018 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili usulsüz tebligat nedeniyle tebliğ işleminin iptali ile yeniden tebligat çıkartılmasına karar verilmesi gerektiğini iddia ederek istinaf başvurusunda bulunmuştur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin, öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekir....

      .- 2014/691 K. sayılı kararının, itiraz tarihinden sonra borcun ödenmiş olduğunun bildirilmesinin, borçlunun usulsüz tebligata ilişkin şikayetini ve borca itirazını konusuz bırakmayacağı gerekçesiyle bozulduğu, icra mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ödeme emrinin, borçlu şirkete, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 13. maddesi hükmüne uygun olarak tebliğ edildiği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 29.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirketin ise, yasal süresi içerisinde 02.06.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Bu haliyle, borçlunun usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin incelenmesinin sonuca etkisi bulunmadığı anlaşılmaktadır....

        Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmiş olması takibin iptali nedeni olamaz. Yukarıda da belirtildiği üzere bu durumda tebliğ tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekir. O halde mahkemenin karar gerekçesinde de kabul edildiği üzere, borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebligatı öğrendiği tarihin tebliğ tarihi olarak esas alınması suretiyle, takibin kesinleştiği tarihin tespit edilmesi, düzeltilen tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden önce haciz konulmuş ise anılan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, müvekkiline takip dosyasından usulen yapılan tebligat bulunmadığını, dolayısı ile yapılan usulsüz tebligatın süreleri başlatmayacağını, ödeme emrinin İİK 32. Maddesine göre itiraz mercii ve süresi de dahil olmak üzere zorunlu içerik şartlarını taşıması gerektiğini,bu içeriği içermeyen ödeme emrinin usulüne aykırı tebliğinin itiraz süresini başlatmayacağını, müvekkilinin işyerinin nargile salonu olup Covid 19 sebebiyle ve buna ilişkin İçişleri Bakanlığı genelgesi uyarınca usulsüz tebligatların yapıldığı 29/07/2020 ve 20/08/2020 tarihlerinde işyerinin kapalı olduğunu, ilk ödeme emrinin muhtar kayıtlarında ismine rastlanılmadığı şerhi ile iade edildiğini, tüzel kişilerin muhtar kayıtlarının bulunmadığının açık olduğunu, TK 35....

          emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emri tebligat parçasında müvekkilinin bizzat kendisine tebliğ edilmiş gibi gözükmesine rağmen tebligatta imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin eli ürünü olmadığı gibi müvekkilinin okur yazar olmadığını belirterek usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin 03/05/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini aynen tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkiline ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, davalının takibe konu çekte yetkili hamil olmadığını, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16,21 maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetidir....

          UYAP Entegrasyonu