Davalı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; davacı-borçluya çıkartılan tebligatın usulüne uygun tebliğ edildiğini, bu yöndeki delillerinin değerlendirilmediğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davacı aleyhine toplam 7 adet çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu davacıya tebliğ edildiği, borçlu davacınında hem usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece ilk olarak 05/04/2021 tarihinde usulsüz tebliğ şikayeti ret edilmiş, davacının istinafı üzerine Bam 22. Hukuk Dairesinin 2021/3214 Esas sayılı ilamıyla istinaf kabul edilmiş, dosya yeniden yargılama yapılması amacıyla iade edilmiştir. Yeniden yapılan yargılama neticesi davacının usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilmiş, yetki itirazı ise ret edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlular ... ve ... aleyhine bonoya dayalı başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlulardan ... adına kayıtlı taşınmaza haciz konulduğu borçluların icra mahkemesine başvurularında kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğini, öğrenme tarihlerinin 03/11/2014 tarihi olduğunu belirterek haczedilen taşınmaza yönelik meskeniyet şikayetinde bulundukları mahkemece tebliğ usulsüzlüğü yönündeki şikayetlerinin reddine, meskeniyet şikayetinin ise süre aşımı nedeni ile reddine karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu usulsüz tebligat şikayeti ile takibe dayanak bononun teminat olarak verildiğini belirterek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin ve takibin iptali isteminin reddine karar verildiği görülmektedir....
tebliğ edildiği tarihte Amerika Birleşik Devletlerinde olmadığı, icra dosyası üzerinden TK 25/a maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunun kabulünün gerektiği, icra dosyasında 23/11/2020 tarihinden önce takipten haberdar olunduğuna dair bir bilginin yer almadığı gerekçesiyle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesine yer olmadığına, asıl dosya her ne kadar gecikmiş itiraz olarak açılmış olsa da aslında talep edilen hususun usulsüz tebligat şikayeti olduğu, birleşen dosyanın da aynı mahiyette olduğu gerekçesiyle şikayetin kısmen kabulü ile 2020/488 esas sayılı doyasında ileri sürülen şikayetin kabulüne, İstanbul Anadolu 14....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligatın iptaline karar verildiği görülmektedir. Usule aykırı tebliğin hükmü, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi ile Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 53. maddesinde düzenlenmiştir....
nun 16. maddesine göre; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.” Somut olayda iptali istenen ihbarnamelerde her ne kadar 3. kişinin isim ve soyisminin yazımlarında yanlışlık yapılmışsa da 3. kişinin ihbarname gönderilen kişinin kendisi olmadığı yönünde husumete dayalı bir şikayeti bulunmamaktadır. 3. kişinin şikayet nedenleri nazara alındığında mahkemeye şikayet süresi muamelenin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gündür. Şikayetçi 3. kişiye 1. haciz ihbarnamesi 05.02.2014 tarihinde, 2. haciz ihbarnamesi 28.02.2014 tarihinde, 3. haciz ihbarnamesi ise 25.03.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olup bu tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğu yönünde açıkça bir şikayeti de bulunmamaktadır....
M.21/2 şerhinin bulunmaması, komşuya soruldu kısmında yazan ismin mahalle muhtarı olması, mahalle muhtarının ise müvekkilinin komşusu olmaması karşısında verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığını belirterek, davalının istinaf müracaatının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Uyuşmazlık genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte davacı borçlu adına yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Tarsus İcra Müdürlüğü'nün 2020/3825 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 vekili tarafından, borçlular T1 ve Ali Haydar Kaplan aleyhine toplam 57.421,92 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, davacı borçluya örnek 7 ödeme emrini 28/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği davacı tarafından 19/10/2020 tarihinde usulsüz tebliğ şikayeti açıldığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun 10 örnek ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ve usulsüz tebliğden 14.04.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece ödeme emri tebligatının usule uygun olduğu belirtilerek istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair başvurusu İİK'nun 16. maddesi uyarınca şikayet mahiyetindedir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Vakfıkebir İcra Müdürlüğünün 2020/45 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığını, takip uyarınca müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, söz konusu ödeme emrinden 25.02.2020 tarihinde haberdar olunduğunu, bu nedenle ödeme emrinin tebliğ tarihinin bu tarih olarak düzeltilmesi gerektiğini, öte yandan takipte talep edilen işlemiş, işleyecek faiz miktarı ile faizin türüne yönelik itirazlarının bulunduğunu ileri sürerek usulsüz tebligat şikayeti uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine, faize yönelik itirazlar uyarınca takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin usule uygun şekilde tebliğ edildiğini, takipte istenilen faizin türü ve miktarının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Şikayetçi borçlu vekili ilk tebligatın usulüne uygun olmadığını yanlış adreste tebliğ edilmeye çalışıldığını iddia etmiş ise de, TK 21/2'ye göre tebligat yapılan adresin mernis adresi olduğu, mernis şerhiyle tebliğ edildiği, tebliğ iade gelen tebligat ile tebliğ gerçekleştirilmediğinden ilk tebligatın usulsüz olduğu iddiasına itibar edilmeyerek ,yapılan tebligat usulüne uygun olduğundan usulsüz tebligat ilişkin şikayetin reddine, davacının ödeme emrine dayanak belgenin eklenmediği şikayeti yönünden ise bu şikayetin 7 günlük şikayet süresine tabi olup, süresinde başvuru yapılmadığına ilişkin gerekçesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....