Ödeme emrinin usulsüz tebliğine dair şikayetin kabulü üzerine konulan hacizler fekkedilmiş, meskeniyet iddiasına konu taşınmaz üzerine 24.04.2014 tarihinde yeniden haciz konulmuş, borçluya bu hacze ilişkin 103 davetiyesi 09.09.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. İİK'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12.bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1.maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Öte yandan İcra ve İflas Kanununda taşınmaz haczinin yenilenmesine dair bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz yeni bir işlem olup borçlunun her haciz için şikayet hakkı bulunmaktadır....
e tebliğ edilmiştir" şerhi ile 16.07.2014 tarihinde, kıymet takdir raporunun ise 03.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Borçlu vekilinin temyiz dilekçesine eklediği aile nüfus kayıt örneği içeriğinden borçlunun 103 davetiye tebliğ şerhinde belirtilen "...." adında bir kardeşinin olmadığı görülmekle 103 davetiye tebliğinin usulsüz olduğunun kabulü gerekir Kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 03.12.2014 tarihi itibariyle ise 08.12.2014 tarihinde yapılan şikayetin süresinde olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetin süre yönünden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, '' Dava, Tatvan İcra Müdürlüğünün 2015/2096 esas sayılı dosyasında kıymet takdirinin usulsüz olarak tebliğ edildiği iddiasıyla, öğrenme tarihi olan 13/03/2018 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilerek icra dosyasına ilişkin "icra memur muamelesinin şikayeti" davasıdır. İİK'nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun’un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Borçluya hacze ilişkin tebligat yapılmamış ise borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2020/96 ESAS- 2020/371 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil adına İİK 89/1- 2- 3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ ile dosya borçlusu haline getirildiğini, müvekkile ait taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, usulsüz tebliğ şikayeti ile ıttıla tarihinin düzeltilmesi için İstanbul Anadolu 17. İcra Mahkemesinin 2020/94 E....
Davalılardan Alternatif Bank'ın icra dosyasındaki alacağını diğer davalı T5 temlik ettiğinden takip dosyasında alacaklı sıfatı bulunmayan bu davalı yönünden davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine karar verilerek yapılan yargılamada, Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, davacı borçlunun 103 davetiyesini tebliğ tarihinde yurt dışında olduğundan bahisle usulsüz tebliğ edildiği iddiasında bulunulmuş ise de, davacı adına çıkarılan 103 davetiyesinin bila ikmal iade dönmesi üzerine mernis adresi olan aynı adrese TK'nın 21/2 şerhi ile yeniden çıkarılan tebligatın 04/01/2022 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun yurt içi mernis adresinin bulunması nedeniyle tebligat tarihinde yurt dışında bulunmasının kendisine yapılan tebligatı usulsüz hale getirmeyeceğinden davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilerek, davacının meskeniyet şikayeti yönünden yapılan incelemede İİK'nın 82/12 ve 16/1. maddeleri gereğince haczedilmezlik şikayetinin öğrenme tarihinden...
Şti., ve T1 aleyhine 1 adet bonoya dayanak toplam 40.551,44 USD alacağın tahsili için örnek 10 ödeme emri düzenlendiği, 28/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine şikayete konu taşınmaz üzerine 21/03/2019 tarihinde haciz şerhi konulduğu, bu hacze ilişkin 103 davetiyesinin 23/01/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, aynı taşınmaz için alınan kıymet takdir raporunun ise borçluya 10/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
GEREKÇE; Uyuşmazlık, 3.kişinin aile konutu şerhi ve meskeniyete dayalı haczedilmezlik iddiaları nedeni ile borçluya ait taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması, satış kararının kaldırılması talebine yöneliktir. Mersin 8.İcra Dairesinin 2016/4881 esas sayılı dosyası incelendiğinde, takip türünün kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi olduğu, takip borçlularının T5 ve Ramazan Özdemir olduğu şikayetçi T1 satış ilanının ilgili sıfatıyla 11/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Şikayet dilekçesinin mahkemeye 06/09/2018 tarihinde verildiği görülmüştür. Şikayetçinin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede: İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğu iddiasına dayalı haczin kaldırılması şikayeti de, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar(Yarg. 34 XX 330/6563 2020/1979)....
Temyiz Sebepleri İcra müdürlüğü dosyasında vekil olmasına rağmen 103 davetiyesinin asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu ve davanın süresinde açıldığı ileri sürülerek kararın bozulması talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haline münasip konuta ilişkin haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. İİK'nın 16, 82/1-12 maddeleri 3. Değerlendirme 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunlu olup, şikayete konu taşınmazın haczi ile ilgili 103 davetiyesinin borçlu asile 06.05.2016 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. 103 davetiyesinin vekil yerine borçlu asile gönderilmesi yasaya aykırıdır. Dolayısıyla borçlu asile yapılan tebliğ ile itiraz ve şikayetler yönünden yasal süre işlemeye başlamaz....
Öte yandan tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Somut olayda, usulsüz de olsa borçlu ...’a 19/03/2014 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, daha sonra 103 Davetiyesinin 24/10/2014 tarihinde tebliğ edildiği bu tebliğ işleminin usulsüzlüğünün ise ileri sürülmediği buna göre borçlu ...’ın en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 24/10/2014 tarihinde takipten ve dolayısıyla usulsüz tebligattan haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, borçlu ...’ın 23/01/2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonra olup, usulsüz tebliğ şikayetinin süreden reddi gerekmektedir....
İİK.nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK. nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Borçlunun, şikayet dilekçesinde taşınmazına konulan haczin bildirimine dair tebligatların usulüne uygun olmadığını belirttiğinden, mahkemece öncelikle tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması, tebligatın usulsüz olduğuna kanaat getirildiği takdirde tebligatı öğrenme tarihine göre şikayet süresinde ise işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Öte yandan, borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır....