Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2- Borçlunun temyiz itirazlarına gelince; Genel haciz yolu ile yapılan ilamsız icra takibine karşı borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebliğ şikayeti yanında borca da itirazda bulunduğu halde mahkemece bu konuda bir inceleme yapılmadığı görülmektedir....

    İlk derece mahkemesi tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; "...yukarıda yapılan açıklamalar, icra dosyaları ve Mahkeme dosyaları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı borçlunun ödeme emri tebliğinden sonra takibe, borca ve fer'ilerine 29/03/2016 tarihinde itiraz ettiği, ayrıca kıymet takdir raporunun da davacı asile ve davacı vekili Av.Esra Ör'e elektronik tebligat ile tebliğ edildiği anlaşılmakla davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin ve kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin süreden reddine karar vermek gerektiği..." gerekçesi ile "davacının şikayetinin süreden reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; mahkemenin süreden ret kararının hatalı olduğunu, müvekkili hakkındaki icra takibinin 31/03/2016 tarihinde başlatıldığını, ancak borçlu vekili Av....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca itirazda da bulunduğu, mahkemece; usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ıttılanın 07.03.2016 tarihi olarark tespitine, borca itiraza ilişkin istemin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibinde, borca itirazın, yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur...

      İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna ve borca itiraza dair uyuşmazlıktan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacı ...'ın usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, borca itiraz ve şikayetlerinin reddine, davacı ...Tarım Ürünleri Yatırım Dış Tic. A.Ş.'nin usulsüz tebliğ şikayetinin reddi ile borca itiraz ve şikayetlerinin süreden reddine karar verilmiştir. Kararın hem şikayetçi borçlu hem de alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine hükmedilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti ile birlikte borçlu olmadığını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle istemin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

            İlk derece mahkemesi kararında; davanın usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz niteliğinde olduğu, davacıya gönderilen ödeme emri tebliğinin bilgi alınan ve haber verilen komşunun adının tebliğ mazbatasında yazılmadığından tebligatın TK'nın 21. maddesi ile yönetmeliğin 30 ve 35. maddelerine aykırı olduğu, davacının bildirdiği öğrenme tarihinin aksini gösterir delil bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, tebliğ tarihinin 29/10/2019 olarak düzeltilmesine, itirazların ise takibin nevi itibariyle icra müdürlüğüne yapılması gerektiğinden borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tebliğin usule uygun olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı borçlu vekili istinafa karşı cevap dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya uygun olduğunu beyan etmiş, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Diğer taraftan, borçluların başvurusu, bu hali ile borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise; takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde icra dairesine yapılması zorunludur. İcra dosyaları kapsamındaki belgelerden davacıların ödeme emrinin 17.07.2020 tarihinde tebliğ edildiğinden bahisle borca itiraz dilekçeleri sundukları asıl ve birleşen davanın da 21.10.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....

            Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez. Somut olayda şikayetçiye 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri de tebliğ edilmiş ve bunlara yönelik olarak herhangi bir usulsüz tebligat şikayeti ileri sürülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu