WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı takip talebine dayanarak alacaklı tarafından bu kez davalıya 7 ve 30 günlük süreleri içeren ikinci bir ödeme emri gönderilmiş, bu ödeme emri davalı borçluya 07.05.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. İkinci ödeme emrine davalı borçlunun süresinde itirazı üzerine davacı alacaklı İcra Mahkemesi'nden, davalının esasa ilişkin tüm itirazlarının daha önceki tahliye davasında incelenerek reddedildiğini ve Yargıtay tarafından onandığını, bu sebeple davalının yeniden itirazının haksız ve usulsüz olduğunu ileri sürerek kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece, davacı kiralayan vekili tarafından davalı borçluya usulüne uygun ihtarlı ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinin 07.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 30 günlük ödeme süresi içinde icra takibine konu kira bedellerinin tam ve eksiksiz olarak ödenmediğinin anlaşıldığı, temerrüt olgusunun gerçekleştiği gerekçesiyle kiralananın tahliyesine karar verilmiştir....

    Somut olayda; davacı - borçlu şirketin ticaret sicil adresine öncelikle olağan yoldan tebligat çıkartıldığı ancak iade edildiği, iade edilen tebligatın "...adresin kapalı olması..." şerhiyle iade edildiği, bu durumda davacı - borçlu şirkete TK'nın 35. maddesi kapsamında yapılan ödeme emri tebligatının ve akabinde TK 35.maddesi uyarınca yapılan tebligatların usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen istinaf başvuru sebebinin yerinde olmadığı, İİK'nun 150 ve 150/a maddeleri gereğince ödeme emrine itiraz hakkında uygulanması gereken aynı Kanunun 62. maddesinde; "itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak İcra Dairesine bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/04/2015 NUMARASI : 2015/30-2015/259 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun takip talebine uygun çıkarılan ödeme emrine ilişkin temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda diğer şikayetleri ile birlikte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, takipten kıymet takdiri raporunun tebliği ile haberdar olduğunu belirterek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece tebligatın usulüne uygun olduğu ve takip talebine uygun şekilde ödeme emri çıkarıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....

      Gene Davacı tarafından 03/07/2013 tarihinde İstanbul 1 İcra Hukuk Mahkemesi'ne 2013/691 esas kaydı ile yapılan şikayet sonucu takip konusu senet aslı icra kasasına verilmediği için 2014/475 karar sayılı 28/05/2014 tarihinde ödeme emrinin iptaline karar verildiği, teminat iade talebine ilişkin en son 20/02/2013 tarihinde sonra alacaklı tarafça işlem yapılmadığı, 12/05/2017 tarihinde dosyanın harçsız yenilenmesi ile iptal edilen ödeme emri nedeniyle davacı/borçluya yeniden ödeme emri, yenileme emri tebliğ talebi ile birlikte haciz talebinde bulunulduğu, davacı borçlu vekili av. T2 vekiline 22/05/2017 tarihinde örnek no 10 ödeme emri senet sureti yenileme emri tebliğ edildiği görülmüştür....

      Mahkemece, ödeme emrine ilişkin tebligatın mernis adresinde muhtara teslim suretiyle tebliğ edilmesinin yeterli görülmediği, icra emrinde bahsi geçen adrese hiç tebligat yapılmamasının temerrüt şartlarının sakatlanmasına sebebiyet verdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, 25/07/2014 tarihinde tahliye talepli olarak başlattığı takip ile 30.01.2014 tarihli kira bedeli olarak 12.000 Euro karşılığı 37.326 TL asıl alacak, 1,610,64 TL işlemiş faizin tahsilini talep etmiştir. Ödeme emri davalının mernis adresinde Muhtara teslim suretiyle tebliğ edilmiştir.Ödeme emri tebliği geçerli olup itiraz edilmediğinden takip kesinleşmiştir.Kaldı ki aksi halde, ödeme emri tebliği usulsüz olsa dahi, İcra Mahkemesi bu hususu resen nazara alamaz.Mahkemece esasın incelenerek sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi hatalıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

        tebligatın yapılması gerektiği, ayrıca iş yerinde bulunulmadığı takdirde açık ve ayrıntılı olarak iş yerinde bulunulmama nedeninin açıkça yazılması gerektiğinden, yukarıda belirtilen nedenlerle ödeme emri tebliği usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden açılan davanın kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 31/01/2020 olarak kabulüne " dair karar verildiği görülmüştür....

        Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; takip talebinde genel haciz yolu ile takip talep edildiğini, takip dosyasında bir örneği bulunan ve borçluya gönderilen ödeme emrinin örnek 7 olduğunu, borçlunun itirazlarını icra müdürlüğüne yapması gerektiğini, mahkemenin takip dosyasındaki imzalı ve mühürlü ödeme emrini ve takip talebini yok sayarak borçlunun talebi bulunmadığı halde, takip türünü değiştirerek ödeme emrini iptal ettiğini, senet üzerinde yazan adrese ödeme emri tebliğ edildiğini, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, davanın tamamen reddine karar verilmesini, şayet tebligatın usulsüz olduğu kanaatine varılıp da dava tamamen reddedilmeyecek olursa, sadece usulsüz tebligatın iptali ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Derece Mahkemesince "... işlem tarihinde davalıların ilgili icra dairesinde göreve başlamamış oldukları anlaşıldığından, ödeme emri yerine icra emri gönderilmesine ilişkin işlem nedeniyle herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

        takip numaralı ödeme emirlerinin tebliğ edilemediği hususu 213 sayılı Kanun'un 102. maddesine uygun şekilde saptanmadığından ilanen tebliğin usulsüz olduğu, şirket adına düzenlenen bir kısım ödeme emirlerinin Mahkemelerince verilen ara kararı ile istenilmesine rağmen ibraz edilmediği, değinilen kamu alacaklarının vadelerinin 2009 ve 2010 yılları olduğu dikkate alındığında, tahsil zamanaşımına uğradığı, ... takip numaralı ödeme emri içeriği 2015 yılının Aralık dönemine ait ihbarnamenin tebliğ edilemediği hususu 213 sayılı Kanun'un 102. maddesine uygun şekilde saptanmadığından ilanen tebliğin usulsüz olduğu dolayısıyla söz konusu kamu alacağının tarh zamanaşımına uğradığı, ... takip numaralı ödeme emri yönünden ise şirket adına düzenlenen 660 takip numaralı ödeme emrinin tebliği usulsüz olmakla birlikte asıl borçlu şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden kaydının silindiği 18/02/2015 tarihi itibariyle sona erdiğinden davacı adına ödeme emri düzenlenebileceği ancak sözü edilen ödeme emrinin...

          İcra Müdürlüğünün 2019/2648 Esas sayılı takip dosyasında davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunun tespitine, ödeme emrinin ıttıla tarihinin 22/03/2019 olduğunun tespitine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde, cevap dilekçesindeki beyan ve iddialarını tekrar ederek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. Maddesine dayalı ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu iddiası ile şikayete ilişkindir. İzmir 12....

          UYAP Entegrasyonu