Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere ve özellikle mahkeme hükmünün ikinci fıkrasında “...1 yıllık fesih işleminin iptali...” ifadesi yazılması gerekirken “... 1 yıllık kesim işleminin iptali...” şeklinde yazılmasının mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğunun anlaşılması göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK' nın 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, 490,00 TL para cezasının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 30/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
SONUÇ VE GEREKÇE: Dava konusu taşınmazlarda, T7 tarafından yapılan ifraz işleminin iptali ve taşınmazların tesis kadastrosunda belirlenen yüzölçümü ile tescili talebiyle açılan davanın yargılaması sonunda; davanın kabulüne karar verilmiş ise de; dava konusu taşınmazlarda uygulama kadastrosu öncesinde, maliklerince kat irtifakı kurulması nedeniyle 34.600 m² yüzölçümündeki kök 621 parselin, ifraz işlemi ile 201 ada 1, 202 ada 1 ve 203 ada 1 parsele ayrıldığı, 2015 yılında yapılan uygulama kadastrosu sonunda teknik sistemin (TAKBİS) izin vermemesi nedeniyle 201 ada 1 ve 203 ada 1 parsellerin tescilinin yapılamadığının anlaşılması ve tapu maliklerince tescil işleminin iptali yada parsellerin eski hale döndürülmesinin talep edilmesi üzerine, T7 Urla Birimince 3402 Sayılı Yasanın 41.maddesi gereğince düzeltme işlemi ile dava konusu taşınmazlarda yapılan ifraz işleminin iptal edilmesi karşısında; dava konusu taşınmazlarla ilgili düzeltme kararının iptali talebiyle açıldığı belirtilen (ilgili dosya...
Kuşkusuz, mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm açılacak tapu iptali ve tescil davasıdır. Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir....
İlçesi Öğretmenevi Müdürlüğü'ne müdür olarak atanmak istemiyle yaptığı başvurunun, hakkında herhangi bir işlem yapılamadığından bahisle iade edilmesine ilişkin 21.05.2007 günlü … Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü işleminin ve ... Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi'ne ... isimli şahsın müdür olarak atanmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün 04.05.2007 günlü, 22384 sayılı işleminin iptali istemiyle açtığı davada; ... İdare Mahkemesi'nin 15.04.2008 günlü, E:2007/480, K:2008/270 sayılı kararıyla, davacının atanma isteminin işlem yapılmayarak iadesine ilişkin 21.05.2007 günlü Antalya Valiliği işleminin iptali isteminin ... ......
Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılmış ise de, anılan Mahkeme tarafından 6292 sayılı Kanuna göre yapılan satış işleminin iptali için dava açmak üzere davacılara 3 haftalık kesin süre verildiği, bakılan davanın da bunun üzerine açıldığı görülmektedir. Her ne kadar, adli yargı yerince verilen süre, sona ermiş olan dava açma süresini canlandırmayacak olsa da, uyuşmazlığın çözümü tapu iptaliyle birlikte satış işleminin de iptalini içerdiğinden, başvurulacak yargı yolunun idari yargı mı, yoksa adli yargı mı olduğu konusunda tarafların hataya düşmesi mümkündür. Nitekim uyuşmazlıkta, tapu iptali için adli yargı yerinde dava açılmış ise de, görülen lüzum üzerine idari yargı yoluna da başvurulduğu anlaşılmaktadır....
Böylece önemli bir şekil noksanı olarak görülen ve sonuç olarak kura çekimi işlemini sakatlayan belediyenin kura çekimine hak kazanları belirleyen işleminin ve dolayısı ile bu işleme dayanılarak davanın açıldığı tarihte yapıldığı anlaşılan kura çekiminin ve bu kuraya dayanılarak yapılan tahsis işleminin de ilk işlemdeki sakatlık nedeniyle iptali gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabul edilerek İdare Mahkemesi kararının bozularak dosyanın yeniden incelenmek üzere mahkemeye geri gönderilmesi gerekeceği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum....
Hal böyle olunca kesinleşmiş mahkeme ilamına göre Kadastro Müdürlüğünce düzeltme yapılması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davacı tarafın talebinin kabulü ile Kadastro Müdürülüğünce yapılan düzeltme işleminin iptaline karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca; davacılar dava dilekçesinde yapılan düzeltme işleminin iptali yanında tapu iptal ve tescile yönelik mülkiyet iddiasında da bulunmuşlardır. Dava düzeltme işleminin hukuka aykırılığı iddiası yanında tapu iptal ve tescil olmak üzere iki talep içermektedir. Zira 451 sayılı parselin hükmen oluşan haritası 434 sayılı parselin bir bölümünü kapsamaktadır. Tespitten sonra ortaya çıkan bu mülkiyet değişikliği yönünden hak düşürücü süreye tabi olmadan davacının dava açma hakkı bulunmaktadır....
K A R A R 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, davacının yaşlılık aylığının 08/02/2010 tarihinden itibaren kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali, kesintinin kesinti tarihinden itibaren yasal faiziyle iadesi, emekliliğe rağmen hastalık sigorta prim ödeme işleminin iptali ve kesintilerin kesinti tarihinden itibaren faiziyle iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir....
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hisselerinin---- tarihinde devredildiğini,------- toplantısında muvafakat ettiğini, davacının hisse devir sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile hisse devir işleminin ve pay defterine --- iptali istemi ile ----sayılı dosyası üzerinden dava açtığını, 6100 sayılı H.M.K.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; " Davacı tarafından açılan davanın Kısmen Kabulü ile Davacı T1 01/11/1985- 02/12/1986 ve 04/06/1988- 30/09/1996 tarihleri arasında 1479 sayılı kanun kapsamında sigortalı sayılması gerektiğinin Tespitine, urum kayıtlarının bu şekilde Düzeltilmesine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,fiili çalışmanın kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ispat edilmesi gerektiğini, bilirkişi raporunun eksik, usulsüz ve hatalı olduğunu, ayrıca davanın açılmasına kurumun sebebiyet vermediğinden aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla, mahmece verilen kısmen kabul kararının kurum lehine kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, 01/11/1985- 01/10/1996 arasında 1479 sayılı yasaya göre zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti talebine ilişkindir....