Tüketici Mahkemesince, sözleşmenin iptali halinde taşınmazın aynına yönelik bir hüküm kurulacağından HMK'daki kesin yetki kurallarının uygulanması ve taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 4. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ise, davacı tarafın talep sonucuna bakıldığında, yalnızca sözleşmenin iptali ile ödenen bedelin istirdatı taleplerini içerdiği, tapu iptal ve tescil talebinin olmadığı, tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde açılabileceği, tüketicinin yerleşim yerinin "......,/İSTANBUL" olduğu, davalı tarafça cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunulmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Tüketicinin tedarikçi nezdinde doğmuş ve doğacak ter türlü borç ve yükümlülüklerinden ötürü, tüketicinin doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacakları üzerinde tedarikçi takas ve mahsup hakkına sahiptir. Faturanın süresinde ödenmemesi halinde tedarikçinin madde 10.1.1-10.2.1'deki haklan saklıdır. " hükümlerini ihtiva etmektedir....
Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı sözleşmenin uyarlanması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın birleştirilen dava yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalılardan ...Bankası A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK'nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2020 tarihinden itibaren 3.920 TL'ye çıkarılmıştır. Hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....
Tüketici Mahkemesi SAYISI : 2021/47 E., 2021/573 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, tüketicinin açtığı taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan, ifa imkansızlığına dayalı, sözleşmenin feshi nedeniyle ödenen bedelin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine, davalının itirazının iptaline ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 2024/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Davalı, sözleşmeyi imzalayanın davacı olmadığını,davanın sözleşmede imzası bulunan Halil Temel tarafından açılması gerektiğini belirterek davacının husumet ehliyetinin bulunmadığını ve esas yönünden davanın reddini talep etmiştir Mahkemece, davacının eğitim ve ödeme sözleşmesinde imzası olmadığından sözleşmedeki ... İcra Dairelerini ve Mahkemelerini yetkili kılan maddenin tarafları bağlamadığı sonucuna varılarak, davacının ikametgahının ..., davalının ikametgahının ise Küçükcekmece olması nedeniyle İİK.nun 50. maddesi gereğince yetkili icra dairesinde icra takibi yapılmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının dayandığı sözleşme her ne kadar velisi tarafından imzalanmış ise de bu sözleşmenin davacı nam ve hesabına kurulup ifa edildiği açık ve belirgindir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketicinin açtığı menfi tespit ve sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece, davanın arabuluculuk dava şartı nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....
Yine iptali istenen sözleşmenin 65.000,00 TL bedelli olduğu ve Sulh Hukuk Mahkemesinin görev sınırının üzerinde olduğu açıktır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davanın Tüketici Mahkemesi sıfatıyla Sivas Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Tüketici Mahkemesi sıfatıyla Sivas Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2021/146 ESAS - 2022/59 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında 11/04/2010 tarih ve 36398 nolu 9.000,00 TL bedelli sözleşme düzenlendiğini ve davacının sözleşme bedeli ödediğini ancak tanıtım ve ödemeler dışında devremülkten yararlanmayan davacının sözleşmeden cayma hakkını kullandığını ileri sürerek, sözleşmenin iptalini ve sözleşme kapsamında davacı adına tescil edilen tapu kayıtlarının iptali ile davalı adına tescili ve ödenen bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2021/146 ESAS - 2022/59 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında 11/04/2010 tarih ve 36398 nolu 9.000,00 TL bedelli sözleşme düzenlendiğini ve davacının sözleşme bedeli ödediğini ancak tanıtım ve ödemeler dışında devremülkten yararlanmayan davacının sözleşmeden cayma hakkını kullandığını ileri sürerek, sözleşmenin iptalini ve sözleşme kapsamında davacı adına tescil edilen tapu kayıtlarının iptali ile davalı adına tescili ve ödenen bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olup, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 6/B maddesinde düzenlendiği ve Tüketici Mahkemelerinin görev alanına girdiğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa ile tüketiciler ile satıcı ve üretici firma arasındaki mal ve hizmet alım satımından kaynaklanan anlaşmazlıkların çözüme kavuşturulması görevi Tüketici Mahkemelerine verilmiştir. Dava devremülk satışından kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın niteliği itibarıyla taraflar arasında 4077 Sayılı Kanunun 3/c maddesinde tatil amaçlı taşınmaz malların da yasa kapsamında düzenlenmesine göre uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Ankara 3....