WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili her ne kadar açmış olduğu davanın menfi tespit davası olduğunu ileri sürmüş ise de dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekilinin menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin ödenmesini de talep ettiği görülmektedir. Bu nedenle davacı vekilinin davası menfi tespit isteminden ibaret değildir. Davacı vekili menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin de iadesini talep etmiş olduğundan uyuşmazlık 6502 Sayılı Yasanın 73/A maddesine göre zorunlu arabuluculuk müessesine tabidir. Tüm bu nedenler ile ilk derece mahkemesi kararı mevzuata uygun olduğundan istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür....

Asliye Ticaret Mahkemesince, davalı 5464 sayılı Kanun gereğince kart hamilinin banka aleyhine açtığı davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 44. maddesinin birinci fıkrasında, "Tüketici olan kart hamili" tarafından açılacak davalarda 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22 ve 23. maddelerinin uygulanacağını ve dolayısı ile tüketici mahkemelerinin görevli olacağı, ikinci fıkrasında ise "Kart çıkaran kuruluşlar" tarafından kart hamili aleyhine açılacak davalar yönünden 1086 sayılı HUMK'nın (6100 sayılı HMK'nın 447/2. maddesinde, başka kanunların HUMK'ya yaptığı atıfların HMK'ya yapılmış sayılacağı belirtildiğinden 01.10.2011 tarihinden itibaren bu atıf HMK olarak anlaşılmalıdır) görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanacağı belirtilmektedir....

    KARAR Davacı, davalı şirketten satın aldığı aracın bedelini fazlasıyla ödemesine rağmen hakkında başlatılan takip yönünden açtığı menfi tespit davasının lehine sonuçlanarak kesinleştiğini, bu süreçte aracın haczen ve düşük bedelle satıldığını ileri sürerek ödemek zorunda kaldığı satış bedeli fazlasının, haksız yere hacizde satılan aracın bedelinin ve düşük bedelle satılmasından doğan zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiş, herhangi bir savunmada bulunmamıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Dava, davalı şirketle tüketici davacı arasındaki araç satışından kaynaklanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23.maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

      TÜKETİCİ HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/144 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : Taraflar arasında derdest davada ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucu verilen ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine istinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ön incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu dosya okundu....

      Hukuk Dairesi 2018/2076 esas, 2020/803 karar) Somut uyuşmazlıkta; davanın barınma sözleşmesine dayalı menfi tespit istemine ilişkin olduğu ve 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine, tüketici mahkemesinin görevli olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK'nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2-Görevli Mahkemenin Bakırköy Tüketici Mahkemesi OLDUĞUNA, 3-HMK 20....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; dava tüketicinin açtığı menfi tespit davasıdır. Davacı kredi sözleşmesinin yapılandırılması için davalı bankaya başvurmuş olduğunu ancak lehine yapılandırma yapılması gerektiği halde aleyhine olacak şekilde kredi sözleşmesinin şartlarının ağırlaştırıldığını iddia etmiştir, davalı ise yapılandırma sözleşmesinin davacının talebi ve onayı doğrultusunda yapıldığını, davanın reddini talep etmiştir....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/08/2021 NUMARASI : 2021/707 ESAS, 2021/1057 KARAR DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : Taraflar arasındaki menfi tespit davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar Küçükali tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı görünen T3 ile site geçici yönetimi arasında yapılan sözleşme sonunda temizlik işleri Eyder Temizlik adı altında T3 tarafından çalıştırılan işçiler aracılığı ile yapıldığını, davalı tarafından yapılan...

        Mahkemece 7 ayrı davacının açtığı davaların dava açma hakkı saklı kalmak kaydı ile ispat edilemediğinden reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili kararı temyiz etmiştir. İddia şekline göre; davacılar konut olan bu yerleri oturmak (mesken amacıyla) satın aldığını ileri sürmektedir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki yasada değişiklik yapan 6.3.2003 tarih 4822 sayılı yasanın 3/c maddesi ile "konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar" da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alınmıştır. Aynı yasanın 23.maddesi uyarınca tüketicinin korunması hakkındaki yasa uygulamasından kaynaklanan her türlü uyuşmazların Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekir. Açıklanan bu olgu karşısında, davanın tüketici mahkemesi yerine Asliye Hukuk Mahkemesinde görüyüp sonuçlandırılması bozma nedenidir....

          Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, şebeke suyu sağlama sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle Tüketici Kanunu kapsamında olan davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ....Tüketici Mahkemesi ise, Dava konusu şebeke suyu sağlama aboneliğinin işyerine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa ile tüketiciler ile satıcı ve üretici firma arasındaki mal ve hizmet alım satımından kaynaklanan anlaşmazlıkların çözüme kavuşturulması görevi Tüketici Mahkemelerine verilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’nın 1. maddesinde Yasa’nın amacı; “... ekonominin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini...

            TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2013 NUMARASI : 2012/1937-2013/2647 Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava dosyasında bulunması gereken; davacı ASKİ 2560 sayılı Kanunun 21.maddesi gereğince, anılan kanunda tanımlanan görevleri kapsamında taşınmaz malları, tesisleri, işlemleri ve faaliyetleri açısından her türlü vergi resim ve harçtan muaftır. Dava konusu uyuşmazlık tüketicinin açtığı abonelik istemine ilişkin olup, davalı ASKİ’nin harçtan muafiyeti söz konusu değildir. Davalı ASKİ Genel Müdürlüğünün, temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmiş ise de, harçların yatırıldığına dair makbuza dosya içerisinde rastlanı1amamıştır....

              UYAP Entegrasyonu