Mahkemesi Kararının Özeti: Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre davacının menfi tespit talebinin kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Karar, taraf vekillerince temyiz etmiştir. Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Çözümü gereken husus, davacının davalı tarafça yapılan haksız icra takibi üzerine açtığı menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilip edilemeyeceğidir. İcra İflas Kanununun 72. maddesine göre, borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Somut olayda; davacı yapılan icra takiplerinin haksız olduğunu, bu icra takipleri ile istenilen alacaklardan sorumlu olmadığını ileri sürerek borçlu olamadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Yargılama devam ederken davacı İzmir 11....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdata ilişkin davada Ankara 5. Asliye Hukuk, Ankara 8. Sulh Hukuk ve Ankara 6....
Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, B: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 146). Bu durumda İİK’nın 72/6 maddesi gereğince bedele dönüşen isteminin temeli menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davası devam ederken, icra takibi konusu borcun bir kısmı ödenirse, menfi tespit davası ödenen borç kesimi için (kısmi) istirdata dönüşür. Ödenmeyen borç kesimi için ise menfi tespit davası olarak kalmakta devam eder....
Davacı vekili her ne kadar açmış olduğu davanın menfi tespit davası olduğunu ileri sürmüş ise de dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekilinin menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin ödenmesini de talep ettiği görülmektedir. Bu nedenle davacı vekilinin davası menfi tespit isteminden ibaret değildir. Davacı vekili menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin de iadesini talep etmiş olduğundan uyuşmazlık 6502 Sayılı Yasanın 73/A maddesine göre zorunlu arabuluculuk müessesine tabidir. Tüm bu nedenler ile ilk derece mahkemesi kararı mevzuata uygun olduğundan istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür....
Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilerek genel yetkili mahkemelerin yetkisi düzenlenmiş olup menfi tespit ve istirdat davalarında yetki kesin değildir. Bu davalarda kesin yetki kuralı bulunmadığından 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez. 2. Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla genel ve özel yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir....
HMK 355. maddesine göre yapılan istinaf incelemesi neticesinde; 1)Davacı vekilinin menfi tespit ve istirdat talepli davaları aynı dilekçe ile açtığı (... esas), ilk derece mahkemesince 31/05/2022 tarihli celsede istirdat davası yönünden tefrik kararı verilerek bu davanın ayrı bir esasa (... esas) kaydının yapıldığı ve yargılama neticesinde istinafa konu kararın verildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. 2)6325 sayılı Kanun ve 6102 sayılı TTK’ya 5/A maddesi ile getirilen düzenleme ile konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması bir dava şartı olarak kabul edilmiştir....
Buna göre, menfi tespit konulu ilamın, anılan maddeler karşısında kesinleşmeden takibe konulabilmesi olanaklı değildir. Menfi tespit istemi yargılama aşamasında istirdata dönüşse bile, yasa gereği bu tür ilamların icrası için kesinleşme şartı aranmalıdır. Somut olayda, takip dayanağı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08/11/2021 tarihli 2020/551 esas ve 2021/761 karar sayılı ilamında, davacı vekilinin açtığı menfi (olumsuz) tespit davasında müvekkilinin borçlu olmadığı parayı cebri icra kanalıyla ödediğinden bahisle, mevcut olan menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek yargılamaya devam olunmasını talep etmiş olup, ilamda; "Davanın kabulü ile davacı takip borçlusunun İst 8. İcra Dairesi 2018/18222 Esas sayılı dosyasından davalı takip alacaklısına borçlu olmadığının tespiti ile İst 8....
Plastik ve Enjeksiyon ve Sis.San.Tic.Ltd.Şti'nin davalı ... hakkında açtığı davanın istirdat davasına dönüştüğü gerekçesiyle, davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, davacı... Tarım Aletleri San ve Tic. Ltd. Şti'nin davalılar aleyhine açmış olduğu davanın davacının keşideci olması göz önüne alınarak reddine, davacı ... Plastik Enjeksiyon ve Şişirme San. Tic. Ltd. Şti. 'nin davalı ... hakkında açtığı davanın istirdat davasına dönüşmesi göz önüne alınarak reddine, davacı ... Plastik Enjeksiyon ve .... San. Tic. Ltd. Şti.’nin davalı .... hakkında açtığı davanın kabülü ile davalıya ödenen çek bedeli olan 13.955,04 TL'nin istirdatı ile davacı ...'ye verilmesine dair verilen hüküm süresi içinde davalı ... .... Hizmetleri A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 72. maddesi uyarınca takipten sonra açılan menfi tespit davasıdır. Dava konusu edilen çekin keşidecisi davacı... Tarım Aletleri Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin davada Edirne 1.Sulh Hukuk (Kapatılan Havsa Sulh Hukuk Mahkemesi) ve Havsa Asliye Hukuk Mahkemelerince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava; menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Edirne 1.Sulh Hukuk (Kapatılan Havsa Sulh Hukuk) Mahkemesince; davacı tüketici tarafından satıcı aleyhine açılan davanın tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın tüketicinin açtığı menfi tespit istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 28/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....