Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, davacının 2006-2007 yılları için o yılki hakkını kullanmayacağına ilişkin “devre kullanım formu” yazılarına binaen artık sözleşmenin benimsenmiş kabul edilmesine göre, yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 5.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....

    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de Kanun kapsamına alınmıştır. Söz konusu taşınmazın da bir konut satış sözleşmesi ile satın alındığı belirtilerek bu dava açılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

        Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Mevcut uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun Tüketici Mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 4077 sayılı yasa kapsamındaki uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Uyuşmazlık, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki Kanunla düzenlenen devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

            Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada davacı, devre tatil sözleşmesini fesh ettiği gerekçesi ile ödediği bedelin iade edilmesi gerektiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Somut uyuşmazlıkta davacıya devre tatili kullanmadığında kiraya verme hakkı tanınmıştır. Davacının kullanmadığı dönemlerde kendisine ayrılan yeri kiraya vermesi ticari amaçla hareket ettiğini göstermez. Hal böyle olunca uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın yanlar arasında akdedilen devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan istirdat istemine dayalı olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 29.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Maddesine göre; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların, istinaf incelemesi 7. Hukuk Dairesince yapılır. Somut dava dosyasında; davanın Tüketici Hukuku kapsamında sözleşmeden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olduğu anlaşılmış olup, söz konusu uyuşmazlık 7.Hukuk Dairesi görevi kapsamında kaldığından, iş bölümü kararı gereğince dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla gönderme kararı verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve açıklanan nedenlerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Dava dosyasının incelemesinin iş bölümü yönünden Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden 6100 sayılı HMK'nın 352. Maddesi gereğince Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2- Dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi (7.)...

                Dava, taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinin feshi nedeni ile davacı taraftan alınan cayma bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Her ne kadar; Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre mülk satış vaadi sözleşmesinde cayma hakkı ve yükümlülükleri düzenlenmiş ise de; Devre tatil sözleşmesinin tüketici ile karşı taraf arasında imzalanmasından itibaren tüketici on gün içinde hiçbir gerekçe göstermeksizin cayma hakkına sahiptir. Bu halde cayma hakkını kullanan tüketici aleyhine herhangi bir cezai şart veya başka bir tazminat ya da ödeme kararlaştırılamaz. Tüketicinin bu hakkı mutlaktır. Kanun koyucu devre tatil sözleşmelerinde, sözleşmenin kurulduğu safhada cayma hakkı öngörmek suretiyle tüketiciyi korumaya çalışmıştır. Sözleşmenin karşı tarafı olan sağlayıcı on günlük cayma süresi dolmadan sözleşme konusu mal veya hizmet karşılığında tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını talep edemez....

                  UYAP Entegrasyonu