Kart hamilinin "tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Kart hamilinin "tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, muaccel hale gelmiş 5.783,52 TL asıl alacak, 640,12 TL işlemiş faiz, 32,00 TL BSMV, 4,13 TL masraf olmak üzere toplam 6.459,77 TL kredi kartından kaynaklı borç bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davalı tarafından kullanılan kredi kartı borcundan dolayı başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan kısmi itirazın iptali istemine ilişkindir. İtiraza konu ve dava konusu edilen müddeabih 2.627,88 TL olup, Tüketici Kanununun 68.maddesi gereğince davacının öncelikle Tüketici Hakem Heyetine başvurması gerekir. Mahkemece bu yönün gözetilmemesi isabetsiz olduğu gibi davanın 2.627,88 TL için açılmış olduğu gözetilmeden tüm takip tutarı üzerinden dava açılmış gibi hüküm kurulması da kabul şekliyle isabetsizdir....
Kart hamilinin "Tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (Kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan talep edebileceği tutarın, kredi kartı borcu nedeniyle 1.292,16 TL, tüketici kredisi nedeniyle 3.898,00 TL asıl alacak, 46,11 TL faiz ve 2,31 TL.... olmak üzere 3.946,42 TL, olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve davalının asıl alacağın %20'si oranında icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava kredi kartı ve tüketici kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olaydaki uyuşmazlığa kredi kartı sözleşmeleriyle ilgili olarak özel yasa olan 5464 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gerekir. Hesap kat edilmesiyle birlikte kredi kartı borcu muaccel hale gelip ayrıca ödeme için mehil verilmesi gerekmez....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerekçeli raporda bilirkişi raporu doğrultusunda alacağın ispat edildiği belirtilmiş ise de, iadeli taahhütlü gönderimin içinde ilgili ihtarın olduğunu kanıtlama yükünün davacıda olduğunu, bu durumu kanıtlar bilgi ve belge sunulmadığını, icra inkar tazminatına hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu, davalı müvekkilinin tüketici konumunda olup, kredi kartı sözleşmesinin tüketici aleyhine olan kısımların geçersiz sayılması gerektiğini, uygulanan faiz oranının fahiş olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Dava, alacaklı/kredi ve kredi kartı hizmeti sunan banka tarafından borçlu/kredi alan ve kart hamili olan tüketici aleyhine İİK'nın m.67'ye göre açılan itirazın iptali davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) KARAR Dava, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca düzenlenen kredi kartı sözleşmesi uyarınca kart veren kuruluş ile kredi kartı hamili arasında ortaya çıkan kart aidatı ile konut kredisi sebebiyle alınan kredi tahsis ücreti masraflarının tahsili istemine ilişkindir. 04.12.2014 gün ve 6572 Sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 27.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesinde yapılan değişikliğe göre; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 2015/8 sayılı karar uyarınca “Tarafların ve mahkemenin sıfatına bakılmaksızın 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca açılan, tüketici mahkemelerince verilen hüküm ve kararlara dair uyuşmazlığın” temyiz inceleme görevi 01.02.2015 tarihinden itibaren Yargıtay 19. Hukuk Dairesine verilmiştir. ...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi KARAR Dava, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca düzenlenen kredi kartı sözleşmesi uyarınca kart veren kuruluş ile kredi kartı hamili arasında ortaya çıkan kart hamilince çalıntı karttan dolayı yapılan harcamaların davalı banka ve alışveriş yapılan işyeri sahiplerinden alacak istemine ilişkin uyuşmazlıktır. Davacı ile davalı banka arasında kredi sözleşmesi yoktur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi KARAR Dava, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca düzenlenen kredi kartı sözleşmesi uyarınca kart veren kuruluş ile kredi kartı hamili arasında ortaya çıkan kart hamilince çalıntı karttan dolayı yapılan harcamaların davalı bankalar ve alışveriş yapılan işyeri sahiplerine karşı borçlu bulunmadığının tespitine ilişkindir. Davacı ile davalı bankalar arasında kredi sözleşmesi yoktur....
Mahkemece, davacı tarafından açılan dava mutlak ticari dava mahiyetinde olduğu ve 5464 sayılı Kanun ile TTK hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, davaya bakma görevinin 6502 sayılı Kanun gereğince ticaret mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ticari olmayan kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasanın 3. maddesine göre kredi kartı sözleşmeleri bir tüketici işlemidir. Bu durumda yine aynı Yasanın 73. ve 83. maddeleri uyarınca görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olduğundan işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....