WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar; Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre mülk satış vaadi sözleşmesinde cayma hakkı ve yükümlülükleri düzenlenmiş ise de; Devre tatil sözleşmesinin tüketici ile karşı taraf arasında imzalanmasından itibaren tüketici on gün içinde hiçbir gerekçe göstermeksizin cayma hakkına sahiptir. Bu halde cayma hakkını kullanan tüketici aleyhine herhangi bir cezai şart veya başka bir tazminat ya da ödeme kararlaştırılamaz. Tüketicinin bu hakkı mutlaktır. Kanun koyucu devre tatil sözleşmelerinde, sözleşmenin kurulduğu safhada cayma hakkı öngörmek suretiyle tüketiciyi korumaya çalışmıştır. Sözleşmenin karşı tarafı olan sağlayıcı on günlük cayma süresi dolmadan sözleşme konusu mal veya hizmet karşılığında tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını talep edemez. Aynı şekilde borçlanmayı sağlayan herhangi bir belge de isteyemez....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile yaptığı 15.11.1998 tarihli devre tatil sözleşmesi gereğince, 2002 yılına kadar tatil hakkını kullandığını, ancak 2002 yılından itibaren davalının sözleşme gereğince edimlerini yerine getirmemeye başladığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile, 40 yıl süreli sözleşme nedeniyle ödenen 15000 DM’den 9 yıllık kullanım bedeli düşüldükten sonra kalan 11625 DM’den, şimdilik 2500 YTL’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

      TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/05/2018 NUMARASI : 2017/338 ESAS 2018/450 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İstanbul 7. Tüketici Mahkemesinin 08/05/2018 tarihli ve 2017/338 E. 2018/450 K. sayılı dosyasında verilen karar; davacı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketle imzalanan 10/01/2016 tarihli 'Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nin 6502 sayılı yasının 50.maddesi şartlarına aykırı düzenlendiğinden ayıplı sözleşmenin feshi ile 9.400,00 TL satış sözleşmesi bedelininen yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/81 2020/281 DAVA KONUSU : Alacak (Abone Sözleşmesi Kaynaklı) KARAR : Açılan davada Adana 3. Tüketici Mahkemesi ve Adana 7....

      Ek olarak 7392 sayılı Kanun ile 6502 sayılı Kanun’un devre tatil sözleşmelerine ilişkin hükümlerinde önemli değişikler yapılmış ve 1 Nisan 2022 tarihi itibarıyla, bu tarihten sonra yapı ruhsatı alan taşınmazlar için; ön ödemeli (inşaatı devam eden) devre tatil satışı yapılması ve Kat Mülkiyeti Kanunu'na uygun olarak kurulan devre mülk hakkı veren sözleşmeler dışında, tüketicilerle tapu devrine dayalı devre tatil hakkı sunan sözleşme kurulması yasaklanmış, devre mülk sözleşmesi dışındaki devre tatil sözleşmelerinin (şahsi hak sağlayan sözleşmeler) en fazla on yıllık süre için kurulabileceği düzenleme altına alınmıştır. 31....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2022 NUMARASI : 2021/36 E - 2022/434 K DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan|Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin devremülk tanıtımı amacıyla davalı tesislerine gittiğini, inceleme imkanı olmadan psikolojik baskı ve yüksek müzik altında 24.12.2011 tarihli, 10.850,00 TL bedelli, ETT0107 nolu sözleşme düzenlendiğini, daha sonra 14.02.2015 tarihli, 16.975,00 TL bedelli ETT0107A nolu ve 22.05.2015 tarihli, 20.375,00 TL bedelli, sehven ETT0107AA nolu olarak belirtilen, gerçekte aynı bedelle ETT0107A nolu yeni sözleşmeler düzenlendiğini, davalı tarafa 20.375,00 TL ödeme yapıldığını, davacıya yer teslimi yapılmadığını, tatil hizmetinden faydalanmadığını bildirerek sözleşmeler...

        Taraflar resmi senetten ayrı olarak hakkın nasıl kullanılacağı, taşınmazın kullanım ve yönetimine ilişkin devre mülk sözleşmesi düzenleyip, beyanlar hanesine derc ettirirler. Böyle bir sözleşme olmadığında devre mülk tesis edilmez (İ.Yılmaz Arslan, s. 242). Bu nedenle devre mülk bir ayni olan irtifak hakkı verirken sağlayıcı ile tüketici arasında yapılan devre tatil sözleşmesi şahsi hak verir (İ.Yılmaz Arslan, s.243). Bu nedenle dava konusu devre mülk sözleşmesi geçersiz olduğu için sözleşmede kararlaştırılan cezai şart ve ferileri ile kira kaybı istenemez. Her ne kadar Dairemizin bozma ilamında geçersiz sözleşme nedeniyle cezai şart vs. taleplerde bulunamayacağı gerekçesine dayanılsa da yukarıda açıklanan gerekçelerle Dairemizin bozma ilamı usul ve yasaya uygun olduğundan dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

          Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 20/09/2020 tarihli kararla; "(...) davaya konu icra takibi dayanağı bonoların TKHK'nın 6/A maddesi 3. fıkrasına uygun olarak düzenlenip geçerli oldukları halde, nama yazılı olarak düzenlenen bonoların ciro yolu ile davalı bankaya devredildiği, davalı bankanın yetkili hamil olamayacağı, (...) davacı ile davalı OBB şirketi arasında devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmesinden kaynaklı bir ilişkinin kabulü gerektiği, (...) davacının davalı şirkete vermiş olduğu kambiyo evrakının Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği'nin 9....

          Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılarla 12.8.2010 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak tanıtımlarda belirtilen şartları taşımadığını anlayınca 16.8.2010 tarihinde cayma bildiriminde bulunduğunu ileri sürerek, yapılan sözleşmenin feshine, sözleşme nedeniyle ... olduğu 9.684 TL.nin dava tarihinden itibaren işleyen faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesin istemiştir. Davalılar duruşma gününü bildirir usulüne uygun tebliğe rağmen duruşmaya gelmemişler, cevap da vermemişlerdir. Mahkemece, erken açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu