GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....
Tüketici ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre tatil sözleşmesinin feshi nedeniyle, ödenen bedelin tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir. ... Tüketici Mahkemesince, Yargıtay Hukuk Dairesi 17.01.2012 tarih 2011/15055 E. - 2012/354 K. sayılı ilâmında yer alan "Somut uyuşmazlıkta tasarruf ve geleceğini garanti altına almak amacıyla 5 adet bağımsız bölüm satın alan kişi tüketici kabul edilemez." şeklindeki karar metnini gerekçe göstererek, 7 adet devre tatil satın alan davacının da bu işleminin bir tüketici işlemi sayılamayacağı, dolayısıyla uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamına girmeyeceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ......
Hukuk Dairesince, taraflar arasındaki sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu ve sözleşmeye konu taşınmazın ise davacı adına 03/09/2015 tarihinde tapuya tescil edildiği, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi halinde aynı zamanda tapu iptal ve tescil de gerekeceğinden davacı talep etmese de bu yönde karar verilmesi gerektiği, bu durumda taşınmazın aynına ilişkin olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin HMK m.12 gereği kesin yetkili olduğu, kesin yetki hususunun mahkemece resen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiği, somut olayda dava konusu taşınmazı ... ... ilçesinde olduğundan ... Asliye Hukuk Mahkemesi (tüketici mahkemesi sıfatıyla) ihtilafa bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle İstinaf Başvurusunun KABULÜ ile ... 4. TÜKETİCİ MAHKEMESİ'nin 15/06/2017 Tarih, 2017/75 Esas, 2017/227 Karar sayılı Mahkeme KARARININ KALDIRILMASINA, dosyanın yetkili ve görevli ......
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/04/2021 NUMARASI : 2019/13 ESAS - 2021/191 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Mahkemece, davanın kabulü ile 31.05.2009 tarihli “Pay satış vaadi sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin feshine, bu sözleşme gereğince davacının davalı tarafa ödediği toplam 14.950,00 TL peşinat ve % 10 tazminat olan 1.495,00 TL olmak üzere toplam 16.445,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, devre mülk satım sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve ödenen bedelin iadesine ilişkin olup, taraflar arasında yapılan devre mülk pay satış vaadi sözleşmesinin 1. maddesinde satıcı, sözleşmenin imzalanmasından itibaren 36 ay sonunda alıcının borcunun da bitmesi şartıyla anılan devre mülk payının devri için satış işlemi başlatmayı taahhüt etmiş, 3. maddesinde...
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 16.07.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Ayrıca davalı sağlayıcı, cayma bildirimi belgesini sözleşme tarihinde davacıya vermiştir. Devre Tatil sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6.maddesi gereğince devre tatil sözleşmelerinde cayma süresi on gündür. Bu süre hizmet ediminin tüketiciye ifa edildiği tarihte işlemeye başlayacaktır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2022 NUMARASI : 2016/1327 ESAS, 2022/533 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : KARAR GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Yukarıda esas ve karar numarası yazılı Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yolu başvurusu yapılmış olmakla HMK.nun 352/1. maddesi gereğince yapılan ön inceleme sonunda; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil terditli olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili 23/08/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle Proje üzerinden Gayrimenkul Satış Vaadi ve Alacağın Temliki Sözleşmesinin FESHİ ile ödenen bedelin ve rayiç kira alacağının tazmini olarak davasını ıslah ettiği, 18/12/2022 tarihli duruşmada da ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketici davacının devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı, davalı ile aralarında 18/01/2015 tarihinde hisse devrini içeren devre mülk sözleşmesi aktedildiğini, sözleşme şartlarının yerine getirilmediğini, bu sebeple sözleşmenin iptali ile ödenen bedelin iadesini talep etmiştir....
Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin sözleşmenin tarafı olmadığını, hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, mahkeme tarafından da bu durumun kabul edilmesine rağmen müvekkilinin yargılama giderinden sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek müvekkili aleyhine kurulan hüküm yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 6502 sayılı Kanun'un 50. maddesinde devre tatil sözleşmeleri ve sözleşmenin usul ve esasları tüketicinin yasal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre, devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkanı veren sözleşmelerdir. Tüketici, 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir....
Somut olayda, taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinden cayma hakkı kullanıldığından bahisle ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı ve yetki itirazında da bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan Adana 3. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Adana 3. Tüketici Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....