Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü'nde bulunan 102 ada 125 parsel 79.671,80 m2 yüzölçümlü taşınmazın, 2003 yılında yapılan kadastro sırasında ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra 23.07.2004 tarihinde satışla ... 09.12.2004 tarihinde de yapılan satışla davacı şirket adına tescil edildiği, ... köy tüzel kişiliğince tapu maliki şirkete karşı açılan tapu iptali ve tescil davası sonucu ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/257E.-2006/312 K. sayılı ilamı ile 102 ada 125 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasına karar verildiği, hükmün temyiz incelemesinden geçerek 23/02/2007 tarihinde kesinleştiği, davacının 23.03.2007 tarihinde eldeki tazminat istemli bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; leasing yatırımına dayalı faiz istemi yönünden feragat nedeniyle reddi ile inşaat -makina montaj ve demontaj- elektrik bedeline hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    konu olup yapımcıya devredilen tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, mümkün olmaması halinde arsa bedeli ve menfi zararların bedeli olarak fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 10.000,00....

      Dava dilekçesinin içeriği, iddianın ileri sürülüş biçimi ve tüm dosya kapsamından davacıların maliki oldukları ve taraflar arasında imzalanan 10/11/2017 tarihli düzenleme şeklinde beyan, kabul ve taahhütname gereğince mülkiyeti davalıya devredilen dava konusu taşınmazın davalı şirketin sözleşme ile üstlendiği edimlerini ve yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı T3 adına tapuya tescili istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı Kamil Mehmet taraflar arasında imzalanan taahhütname gereğince taşınmazı davalı şirkete tapudan devreden eski tapu maliki olup mülkiyet hakkına dayalı olarak maliki olduğu taşınmazın davalı şirketten iadesini talep etmekte olup davacının şahsi hakka dayalı talebi söz konusu değildir. Davacı Kamil Mehmet davalı şirketten önceki tapu maliki olup mülkiyet hakkına dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunmaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, taşınmaz satış vaadi ve barter sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte tahsili, bu mümkün olmadığı taktirde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Mahkememize tevzi edilen; ----- görevsizlik kararı ile ----sayılı dosyasına kaydının yapıldığı, ---- sayılı görevsizlik kararı verilerek dosyanın ---- gönderildiği, ----- Kararı ile yargı yeri olarak mahkememiz belirlenmiş olmakla dava mahkememizin ---- kaydı yapılmıştır. Davacı vekilince sunulan 10/10/2023 tarihli dilekçe ile; dava konusu taşınmazın müvekkiline devrinin yapıldığını bu nedenle davadan feragat ettiklerini, bu yönde karar verilmesini talep etmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, taşınmaz satış vaadi ve barter sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte tahsili, bu mümkün olmadığı taktirde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Mahkememize tevzi edilen; ----- görevsizlik kararı ile ----sayılı dosyasına kaydının yapıldığı, ---- sayılı görevsizlik kararı verilerek dosyanın ---- gönderildiği, ----- Kararı ile yargı yeri olarak mahkememiz belirlenmiş olmakla dava mahkememizin ---- kaydı yapılmıştır. Davacı vekilince sunulan 10/10/2023 tarihli dilekçe ile; dava konusu taşınmazın müvekkiline devrinin yapıldığını bu nedenle davadan feragat ettiklerini, bu yönde karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.07.2009 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 26.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            DELİLLER : Tapu kaydı, keşif, tanık beyanları, bilirkişi raporları, delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, geçersiz trampa sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Tapulu taşınmazların satışı TMK'nun 706, BK'nun 213 (6098 sayılı TBK'nun 237.), 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince, resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir mülkiyet hakkı bahşetmez. TMK'nun 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp bir geçerlilik şekil şartıdır. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan trampa sözleşmelerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz. Ne var ki, şekil koşuluna uygun olmadığı için geçersiz olan sözleşmenin fiilen hayata geçirildiği, tarafların edimlerini yerine getirdiğinin anlaşıldığı durumlarda bu sözleşmelerin geçersizliğinin ileri sürülememesi gerekir....

            Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022 nci maddesinin birinci fıkrasında ise “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” hükmü düzenlenmiştir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.02.2011, 08.03.2012, 08.03.2012 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa alacak, muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne dair verilen 30.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraflarca istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde taşınmazın rayiç değerinin tazmini, birleştirilen 2012/350 Esas sayılı dava satış vaadi sözleşmesine dayalı tazminat birleştirilen 2012/351 Esas sayılı dava ise, muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Dava, trampa yolu ile kamulaştırmaya dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 5.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu