Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; tarafların kusur durumlarının belirlenmemiş olması, alacak ve alacak miktarının sabit olmadığı anlaşılmakla ihtiyati haciz şartları oluşmadığından davacı vekilinin, davalı ...'a ait taşınmaza ihtiyati haciz konulması talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava dilekçesine ekli belgelerden, davacıların desteği sürücünün davalıya trafik sigortalı aracı kullanırken meydana gelen trafik kazası sonucu öldüğü, bu olayla ilgili ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/2462 esasında kayıtlı soruşturma dosyası ile şüpheli ... hakkında soruşturma başlatıldığı, savcılık dosyasına sunulan bilirkişi raporundan kaldırımdan taşacak şekilde yola yük asansörü kurduran, yola taşacak şekilde inşaatın önüne tuğla ve inşaat demiri istifleyen inşaat sahibi şüpheli ...'...
Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; davacı vekilinin kastının ihtiyati haciz talebi olduğu, dosyada bulunan yaralanmaya ilişkin raporlar, trafik kazası tespit tutanağı ve diğer belgelerin, alacağın varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacının davalılar ... ve ...'a karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....
Hukuk Dairesi, 24/05/2016 gün ve 2016/4517-6851 E.K. sayılı ilamı) Tüm bu anlatılanlar ve açıklamalar ışığında, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, davanın niteliği, talep konusu meblağ nazara alınarak dava trafik kazası sebebiyle tazminat talebine dayalı olduğundan miktarı tartışmalı da olsa muaccel bulunması karşısında, ihtiyati haciz kararı verilmesi için tam bir ispat aranmasının, davacının ileride telafisi mümkün olmayan zararına yol açabileceği düşünülerek gerek görüldüğü takdirde ihtiyati haciz kararı verilmesi için teminat da istenebileceği nazara alınarak 2004 sayılı İİK'nın 257.maddesindeki ihtiyati haciz koşulları bulunması nedeniyle ihtiyati haciz isteminin kabulü yerine mahkemece aksi düşünce ve yetersiz gerekçe ile yazılı biçimde ihtiyat-i haciz talebinin reddine karar verilmesi doğru değildir....
İlk derece mahkemesince 10/10/2022 tarihli ara kararıyla; davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; dosyaya sunulan kanıtlara göre müvekkili davacının para alacağını tahsil etmesinde güçlük yaşamaması, ileride hak kaybına uğramaması için ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini belirterek ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355 inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Talep, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasında, ihtiyati haciz talebinin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta davacı, davalının %100 kusuruyla neden olduğunu ileri sürdüğü trafik kazasından ötürü uğradığı aracından yoksun kalmasından kaynaklanan zararının giderilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce, HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle açılmış maddi ve manevi tazminat talebinden ibarettir. İlk derece mahkemesince davacıların ihtiyati haciz talepleri, davalı Ali İhsan Eroğlu yönünden manevi tazminat talepleri üzerinden (300.000,00- TL) teminat karşılığında kabul edilmiş olup, davalı Ali İhsan Eroğlu tarafından ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiştir. Mahkemece taraflar duruşmaya davet edilerek ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın reddine karar verilmiş, davalı Ali İhsan Eroğlu vekili tarafından ihtiyati hacze itirazın reddine dair ara karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. İhtiyati haciz müessesesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir....
ın malvarlıkları üzerine ihtiyati haciz konulmasına dair karar verildiğini ancak belirsiz alacak olarak açtıkları ve bu aşamada 500 TL değerindeki maddi tazminat talepleri açısından verilen kararın miktar itibariyle müvekkillerinin haklarını yeterince korumadığını ve yasayla güdülen amacın ortaya konulmadığının aşikar olduğunu, manevi tazminat taleplerine ilişkin ihtiyati haciz taleplerinin ise tamamen reddine karar verildiğini, Dava konusu trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davası olduğunu, ceza yargılaması sonucu sanığın cezalandırılmasına karar verildiği hususlarının dikkate alındığında müvekkillerinin maddi ve manevi tazminat haklarının varlığı davanın bu aşamasında dahi sabit olduğunu beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; 11/11/2021 tarihli tensip tutanağının (13) nolu ara kararı ile yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden (belgelerin kanaat verici niteliği olmadığından) bahisle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. İstinaf eden davacı vekili; trafik kazası ile ilgili C. Savcılığınca alınan bilirkişi raporuna göre davalı sürücünün kazada tam kusurlu oluşu, davacının olayda yaralanarak hastanede tedavi görmesi, davalının ikrarı ve ceza soruşturmasındaki mevcut deliller gözetildiğinde eldeki davada yaklaşık ispat koşulunun oluştuğundan bahisle, kararın kaldırılarak ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmesini istemiştir. Talep, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli davada geçici hukuki koruma istemine ilişkindir. Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK'nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür....
Somut dosyada, trafik kazası tespit tutanağı ile Değişik İş dosyası üzerinden aldırılan hasar bilirkişi raporu mevcut olup ihtiyati haciz talep eden davacı tarafından dava konusu yapılan maddi tazminat alacağını teminen ihtiyati haciz talep edilmiş mahkemece %15 teminat karşılığında talebin kabulüne karar verilmiştir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Dosyada bulunan kaza tespit tutanağı, hasara ilişkin bilirkişi raporuna göre davacının maddi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Haksız fiil tarihi itibarıyla davacının maddi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. Ayrıca alacağın kesin olarak kanıtlanması gerekmez....
Mahkemece; 27/09/2021 tarihli ara karar ile, tedbir konulması talep edilen ... plakalı araç ile davalının taşınmaz malları üzerine tedbir konulması talebinin HMK 389/1 maddesi uyarınca reddine, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden yasal koşulları oluşmayan ihtiyati haciz talebinin de reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekilinin süresinde sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; davada ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şartlarının oluştuğundan bahisle ara kararın kaldırılması ve taleplerinin kabulüne karar verilmesini istediği görülmüştür. Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK'nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE Uyuşmazlık; trafik kazası sonucu araçta meydana gelen değer kaybı ve hasar bedeline yönelik maddi tazminat davasında, davalı adına kayıtlı olan ve kazaya karışan 34 XX 538 plaka sayılı aracın kaydına ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şerhi konulmasına ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır. Duruşma açılmasını gerektiren sebepler bulunmadığından HMK'nın 353 ve 355 maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler dosya üzerinden yürütülmüştür....