Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur." denilmektedir. Dosya içeriğinden, davalılar arasında T5i alımına dair sözleşmeler imzalandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi mevcut olup davalılar, davacının işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğundan, mahkemenin bu yöne ilişkin hükmü usul ve yasaya uygundur. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 39. maddesine göre, toplu iş sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanır. Toplu iş sözleşmesinden, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanır....
Maddesinde aynı iş kolunda birden çok iş yerine sahip bulunan işverenin bunların tümü için tek bir toplu iş sözleşmesi yapmasının zorunlu kılındığı ve işletme toplu iş sözleşmesinin kapsamına girmesine gereken iş yerleri için ayrı ayrı iş yeri toplu iş sözleşmesi yapılması imkanı tanınmadığının bildirildiği, yine Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikasının başvurusu üzerine Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğünün 02/03/2020 tarihli cevabi yazısında; 6356 sayılı kanunun 39. Maddesi gereğince ... Para Lojistik ve Özel Güvenlik Hizmetleri Anonim Şirketi bünyesinde savunma ve güvenlik iş kolunda faaliyet gösteren iş yerlerinde çalışan işçilerin sendikalarına üye olarak ve dayanışma aidatı ödeyerek 01/07/2019-31/12/2020 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceğinin bildirildiği görülmüştür. 18/04/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda 6356 sayılı kanunun toplu iş sözleşmesinden yararlanma başlıklı 39....
Sendikası arasında imzalanmış toplu iş sözleşmesi olmadığı, Irlıganlı Belediyesinin kapatılması ile Pamukkale Belediyesinde çalışmasını sürdürdüğü, davacının açıklanan toplu iş sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının akdi ikramiye, teşvik primi ve giyim yardımı talepleri reddedilmiştir. Dosya içeriğinden; davacı işçiye ait 31.03.2014 tarihinde ... Belediye Başkanlığından işe girişine ilişkin işe giriş bildirgesinin verildiği ancak işe giriş tarihi itibariyle hizmet döküm cetvelinde sigorta primlerinin davalı ... tarafından yatırıldığı, davacının çalışmalarının 14.10.2014 tarihine kadar davalı ... Belediyesinden bildirildiği görülmektedir. Yukarıda belirtildiği üzere, mahkemece ... Belediyesi ile ... Sendikası arasında toplu iş sözleşmesi imzalandığı ancak davacının Irlıganlı Belediyesinde çalıştığı ve adı geçen belediye ile toplu iş sözleşmesi imzalanmadığı gerekçesiyle toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacaklarının reddine karar verilmiştir....
Zira 6356 sayılı Kanun'un m. 38/1 inci maddesinde, işyeri devri halinde devralınan işyerinde yürürlükteki toplu iş sözleşmesinden doğan hak ve borçların, yeni bir toplu iş sözleşmesi yapılıncaya kadar toplu iş sözleşmesi hükmü olarak devam edeceği düzenlenmiştir. Davacı yüklenici ile davalı kurum arasında yapılan hizmet sözleşmesi ile davacı yüklenici bir işi kendi işçileri ile yapmayı üstlenmiştir. Çalışan işçiler davacı işçileridir. Davalı işverenin iş hukukuna göre işçiye karşı sorumlu olmasına ilişkin hükümlerin taraflar arasındaki sözleşme ilişkisine yansıtılması mümkün değildir. İşçinin davalı işveren ile bir ilişkisi bulunmadığından sözleşmede aksine bir hüküm bulunmaması halinde davacı yüklenici işçinin tüm sosyal ve maddi haklarından sorumludur. Bununla beraber toplu iş sözleşmelerinin yukarıda anlatılan kamu düzenine ilişkin olmasının bir sonucu olarak sözleşmede aksine hüküm olsa dahi toplu iş sözleşmesi işvereni de bağlar....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/08/2019 NUMARASI : 2018/146 ESAS - 2019/320 KARAR DAVA KONUSU : İş (Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Edaya İlişkin) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin Söğütlü Belediyesi'nde çalışmaktayken T5 üyesi olduklarını, Belediyenin kapatılmasından önce Belediye bünyesinde uygulanmakta olan 01/03/2012- 25/02/2013 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden sonra 01/03/2013- 29/02/2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin imzalamak istediğini ancak onay mercii olan T3 şartları sağlamadığı gerekçesi ile 16/04/2013 tarih 123 sayılı yazıları ile sözleşmenin onaylanmadığını belirttiğini, bu nedenle Akçaabat 1....
nin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden faydalanıp faydalanamayacağı, hangi tarihe kadar faydalanabileceği konusundadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39. maddesi, "Toplu iş sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanır....
Yasal bir hakkın Toplu İş Sözleşmesinde tekrar edilmiş olması bu konuda yeterli değildir. Diğer yandan, alacağın bir kısmının yasadan bir kısmının ise Toplu İş Sözleşmesinden doğması halinde, kural olarak yasadan ve Toplu İş Sözleşmesinden doğan miktarlar ayrı ayrı belirlenmeli ve Yasadan kaynaklanan için yasal faize, Toplu İş Sözleşmesi sebebiyle ödenmesi gereken miktar yönünden ise işletme kredisi faizine karar verilmelidir. Somut olayda, mahkemece TİS'den kaynaklanan alacakları yönünden alacakların doğum tarihleri Toplu İş Sözleşmesinden belirlenip hüküm yerinde gösterilmeksizin "TİS'in .. maddesinde belirlenen ödeme tarihinden itibaren.." faize hükmedilmesi infazda güçlük yaratacağından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 14/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının bu alacaklarının ödeme tarihleri toplu iş sözleşmesinin ilgili maddelerinde açıkça belirtilmiş olup her ay için hak kazandığı miktarlar ayrı ayrı tespit edilerek buna göre uygulanacak faizin başlangıç tarihi açıkça belirtilerek hüküm kurulmalıdır. Öte yandan davacının sendikaya üyeliği 23.09.2011 tarihinde işverene bildirilmiştir. 01.03.2011-28.02.2013 dönemine ilişkin toplu iş sözleşmesi 17.10.2011 tarihinde imzalanmıştır. Davacı toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde sendika üyesi olduğundan 01.03.2011 tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinden faydalanmaya hak kazanmıştır. Toplu iş sözleşmesinin geçici 3. maddesinde “Toplu iş sözleşmesinin yürürlük başlangıç tarihi ile imza tarihi arasında oluşacak ücret ve diğer ödemelere ilişkin farklar kurumun bütçe imkanları göz önüne alınarak gecikmeden ödenecektir.” hükmü yer almaktadır....
Davacının bu alacaklarının ödeme tarihleri toplu iş sözleşmesinin ilgili maddelerinde açıkça belirtilmiş olup her ay için hak kazandığı miktarlar ayrı ayrı tespit edilerek buna göre uygulanacak faizin başlangıç tarihi açıkça belirtilerek hüküm kurulmalıdır. Öte yandan davacının sendikaya üyeliği 23.09.2011 tarihinde işverene bildirilmiştir. 01.03.2011-28.02.2013 dönemine ilişkin toplu iş sözleşmesi 17.10.2011 tarihinde imzalanmıştır. Davacı toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde sendika üyesi olduğundan 01.03.2011 tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinden faydalanmaya hak kazanmıştır. Toplu iş sözleşmesinin geçici 3. maddesinde “Toplu iş sözleşmesinin yürürlük başlangıç tarihi ile imza tarihi arasında oluşacak ücret ve diğer ödemelere ilişkin farklar kurumun bütçe imkanları göz önüne alınarak gecikmeden ödenecektir.” hükmü yer almaktadır. Bu durumda 01.03.2011-17.10.2011 dönemine ilişkin olan işçilik alacakları yönünden faizin başlangıç tarihi dava ve ıslah tarihi olmalıdır....
Davacının bu alacaklarının ödeme tarihleri toplu iş sözleşmesinin ilgili maddelerinde açıkça belirtilmiş olup her ay için hak kazandığı miktarlar ayrı ayrı tespit edilerek buna göre uygulanacak faizin başlangıç tarihi açıkça belirtilerek hüküm kurulmalıdır. Öte yandan davacının sendikaya üyeliği 23.09.2011 tarihinde işverene bildirilmiştir. 01.03.2011-28.02.2013 dönemine ilişkin toplu iş sözleşmesi 17.10.2011 tarihinde imzalanmıştır. Davacı toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde sendika üyesi olduğundan 01.03.2011 tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinden faydalanmaya hak kazanmıştır. Toplu iş sözleşmesinin geçici 3. maddesinde “Toplu iş sözleşmesinin yürürlük başlangıç tarihi ile imza tarihi arasında oluşacak ücret ve diğer ödemelere ilişkin farklar kurumun bütçe imkanları göz önüne alınarak gecikmeden ödenecektir.” hükmü yer almaktadır. Bu durumda 01.03.2011-17.10.2011 dönemine ilişkin olan işçilik alacakları yönünden faizin başlangıç tarihi dava ve ıslah tarihi olmalıdır....