Sübjektif koşul olan iyiniyetin kanıtlanamaması halinde diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesine gerek olmadığından davacının Türk Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince açmış bulunduğu tapu iptali ve tescil davasının reddedilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 722. maddesinde bir kimsenin başkasının arazisi üzerine yapı inşa etmesinden bahsedilmekte olup Dairemizin yerleşik uygulamasına göre de kat ilavesi suretiyle yapılan inşaatlar nedeniyle temliken tescil talebinde bulunulamaz. Davacının tazminat talebine gelince; Bilindiği üzere başkasının taşınmazına temelli ve kalıcı nitelikte yapı inşa edilmesi durumunda, Türk Medeni Kanununun 684. ve 718. maddelerinin hükümleri gereğince yapı üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline geleceğinden ana taşınmazın mülkiyetine tabi olur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 21.3.2006 gün ve 2006/1773-3211 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanılarak açılmış temliken tescil istemine ilişkindir Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce, özetle “ Medeni Kanunun 724. maddesi gerçek kişiler tarafından bir başka kişiye ait arsa üzerine iyi niyetle yapı yapanın hakkını düzenlemektedir. Medeni kanunun “ III Arazideki Yapılar ” temel başlığı ile başlayan 722 ve devamı maddeleri ve özellikle 722 maddesi “ bir kimse ” sözcüğü ile başlamakta olup bundan murat gerçek kişilerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK.nun 722 ve takip eden maddeleri uyarınca harici senetle alındığı iddiası ile muhik tazminat karşılığı 3075 parsele ait tapu kaydının iptali ile temliken davacı adına tesciline olmadığı takdirde satış bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği tahsiline ilişkin bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.12.2004 gününde verilen dilekçe ile Medeni Kanunun 722-725 maddeleri gereğince temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; konusu kalmayan davada karar vermeye yer olmadığına, bu nedenle davanın reddine dair verilen 23.3.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili davalı ... vekili ve davalı ... ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 18.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi'nin 2017/2719 Esas, 2020/8667 Karar sayılı ilamı) Somut olayda; davacı tarafça davalıların dava konusu zeytinlik niteliğindeki taşınmaza haksız olarak el atıp inşaat yaptıkları hususunun ileri sürülerek elatmanın önlenmesi ve kal talebinde bulunulduğu, davacı tarafça davanın reddine karar verilmesinin ve temliken tescil taleplerinin kabulüne karar verilmesinin savunma yoluyla ileri sürüldüğü, mahkemece TMK.nın 722 ve devamı maddeleri kapsamındaki temliken tescil talebi yönünden usulüne uygun açılmış bir dava olmadığı gerekçesiyle bu talebin değerlendirmeye alınmadığı hususunun belirtilerek el atma ve kal talebi yönünden davanın kabulüne yönelik kararın verildiği, davalılar vekili tarafından kararın istinafa taşındığı görülmektedir....
Bilirkişi raporunda temliken tescil istemine konu iki katlı ev ... renkli olarak işaretlenmiştir. Türk Medeni Kanunun 684 ve 718.maddeleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüz'ü) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Ancak, Yasa koyucu somut olaydaki taşınmazın durumunu genel hükümlere bırakmamış, bu konumdaki taşınmaz maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişkiyi Türk Medeni Kanunun 722, 723 ve 724. maddelerinde özel olarak düzenlemiştir. Konunun bu kapsamda değerlendirilmesi gerekecektir. Yapı sahibinin Türk Medeni Kanununun 724.maddesinden yararlanarak temliken tescil talebinde bulunması veya arazi sahibinden tazminat talep edebilmesi için bu hakkını yapının yapıldığı tarihteki arazi sahibi kimse ona karşı ileri sürmesi gerekir. Çünkü, temliken tescil veya tazminat talepleri yapının yapıldığı tarihteki arazi maliki kimse ona karşı ilerisi sürülebilecek bir kişisel haktır....
İstinaf Sebepleri Davacı istinaf dilekçesinde özetle; kendisine ait kısmın 162 ada 2 parsel sayılı taşınmaz içine kaydedildiğini toplulaştırma çalışması ile öğrendiğini, MK'nın 722. maddesi gereğince dava konusu bölüm üzerindeki kayısı bedeli ile zemin bedelinin ayrı ayrı hesap edilerek işlem yapılması gerektiğini, davanın TMK'nın 713/1. ve 2. maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil davası olduğunu ileri sürerek istinaf isteminde bulunmuştur. C....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.03.2008 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil veya irtifak hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, temliken tescil koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 157 ada 1 sayılı parselden ifraz sonucu oluşan dava konusu 5 sayılı parselin ... Belediyesi adına, 6 sayılı parselin ise ... Belediyesi ve ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır....
yönünden dikkate alınamayacağı, bu nedenle temliken tescil hususunda araştırma yapmaya ve hüküm kurmaya gerek görülmediği, belirtilmiş olmakla bu dosyada davacıların usulüne uygun harcı yatırılmak sureti ile TMK 722- 725 gereğince temliken tescil talebine ilişkin açılmış dava bulunmadığı, bilindiği ve 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 303. maddesinde düzenlendiği üzere maddi anlamda kesin hükümden söz edilebilmesi; diğer bir anlatımla yeni açılan bir davaya karşı o davanın daha önce kesin hükme bağlanmış olduğunun söylenebilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir....
Davacı-karşı davalı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 249 parsel sayılı taşınmaza davalının sera, ağaç ve yapı malzemeleri ile müdahale ettiğini beyan ederek müdahalenin men’ine, ağaçlar, sera ve yapı malzemelerinin kaldırılmasına ve 1.000 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar-karşı davacılar, davanın reddini savunarak, karşı davada Türk Medeni Kanununun 724. ve 725. maddeleri uyarınca taşan kısımda davalılar lehine irtifak hakkı kurulmasına veya taşan kısmın davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmişlerdir. Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir. TMK’nın 684 ve 718. maddeleri hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....