Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki TMKnın 1007.madesine dayanan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 8. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/414 E. - 2018/243 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacı ... tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R - Dava,TMKnın 1007.madesine dayanan tazminat istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesince HMK'nun 353/1-b-1maddesi gereği esastan reddine dair verilen karar, davacı ......
Maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK'nın 371. maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 29/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesince ilk derece mahkmesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMKnın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HMK'nın 302/5. ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, temyiz isteminin duruşmalı yapılması nedeni ile Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 2037,00....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353/(1), b, 2 maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, davacıya ait taşınmazın kıyı çizgisi içinde kaldığından dolayı tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK.'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekilince istinaf edilmiştir. Fethiye 1....
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMKnun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMKun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 07.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Anayasa Mahkemesi'nin 2014/6672 başvuru nolu 25/07/2017 tarihli, 29/09/2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Yaşar Çoban kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 tarihli 2009/4- 383 E. - 2009/517 K. sayılı kararı nazara alındığında; Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK 1007. maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı süresi dolanlar açısından makul süre içinde TMKnın 1007. maddesi dayanarak dava açılmalıdır. Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin güncel uygulamalarına göre makul süre 1 yıl olarak kabul edilmektedir....
-KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; TMKnın 713/2. maddesinden kaynaklanan iptal-tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarih ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 16/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......
DAVA: Tapunun mahkeme kararıyla iptali sebebiyle 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat talebine ilişkindir....
Anayasa Mahkemesi'nin 2014/6672 başvuru nolu 25/07/2017 tarihli, 29/09/2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Yaşar Çoban kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 tarihli 2009/4- 383 E. - 2009/517 K. sayılı kararı nazara alındığında; Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK 1007. maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, ne var ki HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı süresi dolanlar açısından dava açılmasının mümkün kılacak makul süre içinde TMKnın 1007. maddesi dayanarak dava açılmalıdır. Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin güncel uygulamalarına göre makul süre 1 yıl olarak kabul edilmektedir....
Bilindiği üzere HMKnun hukuki dinlenme hakkı başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Hukuki dinlenilme hakkının gereği olarak, taraflar duruşmaya çağrılmadan hüküm verilememesi, Anayasanın 36. maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının da en önemli unsurudur. Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasasının 36. maddesi ile 6100 Sayılı HMKnun 27. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, mahkemece davalı taraf, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmedikçe hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır....