Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPUSUZ TAŞINMAZ TESCİLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; kadastrodan önceki kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksak sebeplerine dayalı olarak TMK.' nun 713/1, 3402 sayılı kanunun 17.ve 14.maddeleri gereğince açılan tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 06.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, mahkemece, (ikinci karada) davanın kabulü ile 16883 parselde bulunan 110 m² yüzölçümlü taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı kayyım vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, Kanun'un açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanun'un açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK’nin 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir....

      Mahkemece, tespit öncesi kazanmayı sağlayan zilyetlik yönünden 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, tespit sonrası neden yönünden kadastro tutanağının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar kazanmayı sağlayan 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK.nun 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kural olarak, tapulu birtaşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK.nun 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir....

        Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK'nun 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir. Anılan maddede, "Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya yirmi yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir....

          İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, terditli olarak öncelikle harici satış nedenine ve TMK'nin 713/1 ve 2. fıkraları gereğince açılan ölüm ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil talebine, mahkemece yerinde görülmemesi durumunda harici satış bedeline dayalı alacak talebine ilişkindir. 1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2.Davacının TMK’nin 713/2. maddesine dayanan tapu iptal ve tescil talebine gelince; Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir....

            Kasabası'nda bulunan, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdikleri 12.000 m² yüzölçümlü tapusuz taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu ileri sürerek, taşınmazın adlarına tescilini istemişlerdir. 2....

              ın payları yönüyle, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve tapu kaydının oluşmasından sonra kazanmayı sağlayan zilyetlik ile TMK'nın 713/.... fıkrasında yer alan "maliki ... yıl önce ölmüş..." hukuki sebebine dayalı olarak TMK'nın 713/... ve .... fıkraları gereğince tapunun hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş olup davanın esası mahkemece kabul edildiği gibi “malikin kim olduğunun anlaşılamaması” değil ölüm nedenine dayalıdır. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, Kanun'un açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanun'un açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK'nın 713/.... maddesindeki düzenlemelerdir....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 05.07.1971 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 12.05.1992 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise, 1963 yılında yapılıp sonuçları 03.03.1967 - 01.04.1967 tarihleri arasında ilân edilip kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir....

                  Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde, yargılama aşamalarındaki beyanlarında, davada TMK'nun 713/2. maddesindeki hangi nedene dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunduğu açıkça belirtilmemiş, Mahkeme gerekçesinde de TMK’nun 713/2. maddesinde yazılı üç sebepten hangisine göre talebin değerlendirildiği ve hüküm kurulduğu anlaşılamamıştır. Gerekçede üç sebepten de bahsedilmektedir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanun'un açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK'nun 713/2 maddesindeki düzenlemelerdir....

                    Davacı vekili, ıslah dilekçesiyle davasını öncelikle TMK 713/2 maddesindeki olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik hukuksal nedeni ile tapu iptali ve tescil, yerinde görülmemesi halinde TMK 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil, bu isteklerinin de yerinde görülmemesi halinde sebepsiz zenginleşme ve TMK 'nun 722-723. maddeleri gereğince iyi niyetle yapılan masrafların tazmini isteminde bulunmuş ise de, Mahkemece, dayanılan hukuki sebeplerden haricen satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuki nedenine değer verilerek davanın reddi cihetine gidilmiş, ıslah ile belirtilen hukuki nedenler yönünden değerlendirme yapılmamıştır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

                      UYAP Entegrasyonu