Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yerel Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu dava konu taşınmazın tapu maliki olarak adı geçen ... . kim olduğunun belli olmaması davacı tarafın dava konusu taşınmazı fasılasız ve aralıksız üç kuşaktır kullandığı dolayısı ile TMK 713 maddesindeki kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili arafından temyiz edilmiştir. Dava TMK 713/2 maddesinde yazılı tapu kaydında kim olduğu bilinemeyen hukuki sebebine ve olağanüstü zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir....

    maddesinde imar ve ihya için öngörülen tüm olumlu koşulların davacı yararına gerçekleşmesi halinde böyle bir yerin kazanmayı sağlayan zilyetlik ve imar-ihya yoluyla edinilmesi mümkündür.09.11.2009 tarihli keşifte taşınmaz başında dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar taşınmazın 25 yıldan beri davacının zilyetliğinde olduğunu açıklamış ancak öncesi taşlık olan taşınmazın imar-ihyasına ilişkin açıklamada bulunmamışlardır....

      Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, muristen intikal ve paylaşım hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu parselin dosya arasında bulunan tapu kaydının edinme sebebindeki açıklamaya göre, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kadastro çalışmaları sırasında kadastro dışı bırakılan yerin 9.2.2005 tarihinde 2866 sayılı parselle Hazine adına tapuya bağlandığı anlaşılmaktadır. Taşınmazın hangi tarihte yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakıldığı Kadastro Müdürlüğünden sorulmamıştır....

        Dava, TMK.nun 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK.nun 713/2 maddesindeki düzenlemelerdir. Anılan maddede, “aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya 20 yıl önce ölmüş, ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir” denilmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 13.12.2013 gün ve 48/585 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ........ vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, eklemeli zilyetlik ve TMK 713/2. maddesi uyarınca dava konusu 1265 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı....... ve kayyım vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, tapuda malik olarak görünen "..."ın soy ismi ve baba adının olmadığı, ...'ı tanıyan bilen olmadığı ve davacının davasını ispat ettiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, süresi içerisinde davalı ..... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir....

            Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK'nin 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir. Bilindiği üzere ve kural olarak TMK'nin 713/2. maddesinde aynen “...aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir...” hükmünü içermektedir....

              Bölge E harfi ile gösterilen toplam yüzölçümü 15.722,55 m² olan taşınmazın Karaöz mahallesinde 124 adanın son parsel numarası verilmek sureti ile herbir davacıya 1/3 hisse olacak şekilde davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, 2- 03/11/2018 tarihli teknik bilirkişi rapurunda 1. Bölge A,B,C,D,F harfleri ile gösterilen taşınmazlar yönünden davanın reddine, C harfi ile gösterilen 1393,52 m² lik taşınmazın taşlık çalılık vasfı ile ve D harfi ile gösterilen 909,06 m²lik şantiye alanın taşlık vasfı ile hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm hazine vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı Hazine vekili davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını, A, B, F ile ilgili kısımlar yönünden hazine lehine tescil hükmü kurulmadığını belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, TMK 713/1 gereği zilyetlik yoluyla tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma yeterli değildir....

              Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik ve muristen intikal hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir. Davacı başlangıçta davasını 28.11.2008 tarihinde Kastamonu Kadastro Mahkemesinde açmış, dava konusu yapılan taşınmazın paftasında yol olarak gösterilmesi ve bu tür taşınmazlar bakımından Kadastro Mahkemesinin görevli bulunmaması nedeniyle anılan mahkemenin 5.2.2009 tarih ve 2008/300 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararıyla dava dilekçesinin görev yönünden reddine; dosyanın görevli ve yetkili Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Dava dosyası HUMK. nun 193. maddesinde belirtilen 10 günlük hak düşürücü süresi içinde görevli mahkemeye aktarıldığı belirlenmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır....

                Dava konusu 264 ada 8 parsel, 9359 sayılı vergi kaydına dayalı olarak 15.09.1934 tarihinde 1’er pay ...evlatları ...,..., ... ile zevcesi ... kızı ... adına tespit ve tescil edilmiş, ..., ... ve ... payları 10.04.1981 tarihinde satış yoluyla davacı Y.. K.. adına tescil edilmiştir Dava, TMK.nun 713/2 maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, kayıt malikinin en az 50 yıl önce öldüğünü, mirasçı bırakmadığını ve taşınmazın zilyedinin bulunmadığını ileri sürerek istekte bulunmuş, mahkemece kayıt maliki ... kızı ...’nın ölüm tarihi ve kim olduğunun belirlenemediği, taşınmazın 20 yıldan fazla süredir davacı tarafından kullanıldığı, tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli değildir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir....

                  Maddesinde düzenlenen "gaiplik olağanüstü zamanaşımı" hukuki sebebine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK'nun 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir. Anılan maddede, “aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir” hükmüne yer verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu