"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, temliken tescil (TMK.724.maddesi uyarınca) istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Davacı vekili, 22.01.2010 tarihli ıslah dilekçesinde, satın aldığı taşınmaz üzerine bina yaptığını ve ağaç diktiğini, taşınmazı uzun yıllar kullandığını, bina değerinin arsa değerinden açıkça yüksek olduğunu, TMK. nun 650 ve 774.maddeleri uyarınca temliken tescil isteme hakkının doğduğunu açıklayarak pay oranı belirlenerek tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istediğine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesinin Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olması icap eder....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.07.2008 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 19.04.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av.... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Davalı, tecavüz bulunduğunun tespiti halinde temliken tescil talebi bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 724. maddesine dayalı haksız yapılanma sebebiyle temliken tescil isteklerinin müstakil bir davaya konu olması gerektiği halde, Türk Medeni Kanunu'nun 725. maddesinden kaynaklanan taşkın yapı müstakilen temliken tescil davasına konu edilebileceği gibi taşkın inşaatı yapan kişiye karşı açılan elatmanın önlenmesi davasında savunma yoluyla da talepte bulunulması olanaklıdır. Eldeki dosyada, davalı savunma yoluyla temliken tescile ilişkin talebini bildirmiş olmasına karşın, mahkemece bu istek üzerinde durulmamış, koşulların oluşup oluşmadığının belirlenmesi için araştırma ve inceleme yapılmamış ve taleple ilgili olumlu veya olumsuz bir karar oluşturulmamış olması yerinde değildir....
Köyü Tüzel Kişiliği adına tapulama sureti ile tescil edildiğini taşınmazın köy üzerinde iken 07.08.1974 köy karar defterinin satışa ilişkin kararı gereğince 12.08.1974 tarihinde davacıya davalı köy tarafından satılıp bedeli tahsil edilerek taşınmazın teslim edildiğini, davacı tarafından 2 katlı ev kuraklık ve depo yapıldığını 30 yıldır malik sıfatıyla zilyet olduğunu belirterek TMK 724 maddesi gereğince temliken tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı Belediye vekili öncelikle 3402 sayılı kanunun 12/3 maddesine göre 10 yıllık hak düşürücü süre yönünden ayrıca 6360 sayılı yasanın geçici 1/3 maddesi gereğince taşınmazın belediye adına devredildiğini davacının sözleşmesinin resmi şekle aykırı olduğu TMK 724 maddesinin şartlarının bulunmadığı nedenleri ile davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 05.06.2015 tarihinde yapılan keşifte dinlenen tanık beyanları ile toplanan tüm delillerden; Davacının dava konusu taşınmazı maliki ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.06.2003 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, kademeli istek ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; temliken tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulüne dair verilen 12.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... davalı vekili ile diğer davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalılara ait 580 parsel sayılı taşınmaza iyi niyetle bina yaptığını ileri sürerek Medeni Kanunun 724. maddesi uyarınca temliken tescil, kademeli istek ise binaların rayiç değerinin , kötü niyetli kabul edilmesi halinde ise binaların asgari levazım değerinin tahsilini istemiştir. Davalılar, davacının binayı kötü niyetle yaptığını savunarak davanın reddini istemişlerdir....
Karşı davada Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanılarak temliken tescil talep edilmiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil davasının kabulüne, temliken tescil istemine ilişkin karşı davanın ise, reddine karar verilmiştir. Hükmü, asıl davanın davalısı ve karşı davacı temyiz etmiştir. Uyuşmazlık konusu taşınmaz tapuda 1227 parsel sayısıyla davacı ve karşı davalılar adına kayıtlıdır. Türk Medeni Kanununun 683. maddesi hükmünce bir taşınmaza malik olan kimse kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine de sahiptir. Malik malına haksız elatan kimselerin önlenmesini dava edebileceğinden, mülkiyet hakkına dayalı istem ile ecrimisil isteminin yazılı olduğu şekilde kabulünde yanılgı yoktur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/347 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Temliken Tescil) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ; Müvekkilinin halihazırda ikamet ettiği arsayı davalılardan 1990 yılında satın aldığını, üzerine bina inşa ettiğini, yaklaşık 30 yıldır binada nizasız ikamet ettiğini, mülkiyeti kendisine ait olmayan arsaya iyiniyetle yaptığı taşınmazın değerinin arsanın değerinden çok fazla olduğundan TMK 724 maddesi gereğince dava konusu 23 parselin adına temliken tesciline karar verilmesini, temliken tescil talebinin kabul görmemesi halinde TMK'nun 723. Maddesi uyarınca yapı bedelinin tespiti ile müvekkiline tazminat olarak ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Öte yandan Türk Medeni Kanunu'nun 725. maddesinde yer alan taşkın yapılarla ilgili düzenlemede koşullarının varlığı ve gerçekleşmesi halinde temliken tescil isteğinin karşılanacağı kabul edilmiştir. Somut olayda davacının İzmir Dikili İlçesi, Bademli Mahallesi 2383 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğu, davalının ise bitişik 2382 sayılı taşınmazın maliki olduğu, yapılan ölçüm ve kontrollerde davalının taşınmazının kendi sınırları dışına çıkarak yaklaşık 40 metrekarelik kısımda tecavüz ettiğinin anlaşıldığı ileri sürülerek elatmanın önlenmesi istemiyle dava açıldığı, davalının yargılamalar sırasında sunduğu dilekçesi ile TMK 724. Maddesi kapsamında temliken tescil isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, TMK’nun 724 ve 729. maddelerine dayalı olarak temliken tescil 25.10.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile ikinci kademede TMK’nun 723. maddesi gereğince taşınmaz üzerindeki muhdesatların bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsili isteminde bulunmuştur. Davalı, 5542 parsel numaralı taşınmazı 1952 yılında satın aldığını, taşınmaz üzerindeki tüm muhdesatların bedellerinin kendisince karşılandığını, İstanbul’da yaşaması nedeniyle davacı oğlunun sadece çalışan işçilerin başında bulunduğunu, 11.04.2006 tarihli sözleşmeden de dava konusu taşınmaz ve üzerindeki evin kendisine ait olduğunun her iki tarafın imzaları ile kabul edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, temliken tescil isteminin reddine, muhdesat bedeline ilişkin istemin kabulü ile 100.180,77 TL’nin ıslah tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir....