Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.02.2007 ve 14.04.2009 gününde verilen dilekçeler ile Medeni Kanunun 724. maddesi gereğince temliken tescil, değilse tazminat, birleştirilen davada müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak ve tazminat davası birleştirilerek yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil davasının reddine, birleştirilen müdahalenin önlenmesi davasının kabulüne, birleştirilen tazminat davasının kabulüne dair verilen 25.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kendi malzemesi ile başkasının arazisine daimi nitelikli betonarme ev, besihane, samanlık gibi yapıların inşası nedeniyle Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine...

    Davadaki istem yukarıda vurgulandığı üzere kadastrodan önceki nedenlere dayalı bir istemdir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesine göre, tutanaklarda belirtilen haklara sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. Yasada öngörülen bu süre hak düşürücü süre olduğundan hakim tarafından re’sen gözetilmesi gerekir. Kısaca ifade etmek gerekirse ... mirasçıları tarafından Türk Medeni Kanununu 724. maddesine dayanılarak açılan temliken tescil davalarının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesi uyarınca reddi gerekmektedir. Mahkemece, değinilen yönü gözardı edilerek istemin kabulü doğru değildir....

      dan haricen satın aldığı, satış bedelini ödemediği, bu yerin mülkiyetinin ileride kendisine geçirileceği inancı ile üzerine temelli ve kalıcı bina yaptığı, bina bedelinin zemin bedelinden fazla olduğu ve böylece davacı lehine temliken tescili için Türk Medeni Kanunun 724 ve 5.7.944 tarih ve 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtilen koşulların oluştuğu, bu durumu davalı ile satıcısı Hacer'in başlanğıçtan beri bildikleri dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durum mahkemenin de kabulündedir. Ancak ne var ki Türk Medeni Kanunun 724 ncü maddesi gereği lehine temliken tescil koşulları oluşan davacının, adına tescil kararı verilebilmesi için aynı yasa hükmünce uygun bir zemin bedeli ödemesi gerekmektedir. Mahkemece tescile karar verilirken bu husus gözardı edilerek davalı lehine uygun zemin bedeline hükmedilmemesi yasaya uygun olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil K A R A R Taraflar arasındaki asıl uyuşmazlık, 4721 sayılı TMK'nun 724 ve devamı maddelerine dayalı temliken tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 30.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır; Türk Medeni Kanununun 724. Maddesi hükmünden açıkça anlaşıldığı üzere, taşınmaz mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin Türk Medeni Kanununun 3. maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur. Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır....

            Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 03/04/2015 tarih ve 2014/11878 Esas - 2015/3626 Karar sayılı ilamı ) 4721 sayılı TMK'nin 729. maddesine göre, bir kimse başkasının fidanını kendi arazisine ya da kendisinin veya bir üçüncü kişinin fidanını başkasının arazisine dikerse, başkasının malzemesini kullanarak yapılan yapılara veya taşınır yapılara ilişkin hükümler bunlar hakkında da uygulanır. Bilindiği üzere, haksız inşaat (TMK mad.724) ve taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK mad.725) müstakil dava yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal uygulamada, gerekse öğretide benimsenen kuraldır. (Yargıtay 8....

            Malzeme sahibinin TMK’nın 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. TMK'nın 724. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşınmaz mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin TMK'nın 3. maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur. Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.01.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, dava kabul edilmiş, 2125 ada 133 parselden bilirkişi krokisinde A, B, C ve D harfleri ile gösterilen 219.35 metrekare taşınmaz bölümünün ifrazen davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... ... ... ve davalı ... temyiz etmiştir....

                Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 683.maddesine dayalı elatmanın önlenmesi ve ıslah yolu ile kal (yıkım) taleplerine ilişkindir. Birleştirilen davada malzeme sahibi davacı, Türk Medeni Kanununun 729. maddesine dayanarak temliken tescil isteminde bulunmuştur. Mahkemece elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, kal ve birleştirilen davadaki taleplerin ise reddine karar verilmiştir. Hükmü taraflar temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 683.maddesi hükmünce eşyaya malik olan kimse malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı haksız elatmanın önlenmesini dava edebileceğinden, 374 parselin mülkiyet hakkı sahibi davacının, çap kapsamında kaldığı saptanan birleştirilen davanın konusu taşınmaz bölümüne yönelik davalının haksız elatmasının önlenmesine dair isteminin kabulüne karar verilmesinde yasaya aykırılık yoktur....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.04.2010 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.....2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, TMK’nın 724. maddesine dayalı temliken tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, temliken tescil koşullarının gerçekleşmediği ve ifrazı istenen kısımdaki binanın davalı tarafından yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. ......

                    UYAP Entegrasyonu