Somut olaya gelince; ..Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/432 Esas sayılı dosyasında aynı taşınmaza ilişkin olarak davacı tarafından davalıya karşı “haricen satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil" davası açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece görülmekte olan dava ise TMK'nın 724. maddesine dayalı temliken tescil isteğine ilişkindir. Her iki davada dayanılan hukuki nedenler farklı olduğundan mahkemece işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken dava şartlarından olan derdestlik nedeniyle davanın usulden reddi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....
Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı (temliken tescil) tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde çekişme konusu taşınmaz üzerine yapılan binanın değerinin tazminat olarak tahsili birleşen dava ise elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,19.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Davacı tarafından davalı aleyhine aynı yer 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/1371 esasında Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı temliken tescil davası açıldığı, açılan davanın reddolunduğu, hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği görülmektedir. Davacı kooperatif eldeki davada ellerine yeni bazı deliller geçtiğinden söz ederek aynı kanuni sebebe dayanarak istemde bulunmuştur. Davacının varlığını iddia ettiği deliller davalının hükme müessir olabilecek hile ile kullanılmasına engel olduğu delillerden değildir. Esasen ilk davanın açıldığı zamanda dahi var olan ve o davanın yargılama sırasında mahkemeye sunulması olanaklı veya temyiz sebebi yapılarak Yargıtay’a bildirilecek delillerdir. Kısaca, orta yerde HUMK’nun 445.maddesinde sıralanan yargılamanın iadesi nedenleri yoktur....
Hukuk Dairesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.08.2016 tarihinde verilen dilekçeyle Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 12.04.2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir.... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, yerel mahkemece 01.06.2018 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş olup bu ek kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüyle, ek kararın kaldırılmasına, temyiz dilekçesinin reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü....
Somut olayda; davacı dilekçesinde arazinin mülkiyetinin tamamının ya da yeterli kısmının TMK'nın 724. maddesi gereğince ve yakın akraba olan davalılar arasındaki muvazaalı devir nedeniyle temliken tescilini kabul edilmediği takdirde inşa edilen yapılar bedelinin tahsilini istemiştir. Mahkemece davacının 06.10.2003 tarihli harici satış ve teslim sözleşmesine göre iyiniyetli ve davalıların yakın akraba olduğu ancak, temliken tescil davasına konu taşınmazın ifraz edilemeyeceği nedeniyle davacının temliken tescil davasının reddine, terditli olarak açtığı tazminat davasının kabulüne, malzeme bedeli 232.053,71 TL'nin davalılardan yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir....
Dava dilekçesinde yapılan açıklamalar ve özellikle, davacı tarafça emsal olarak gösterilen, Dairemizce verilen 12.09.2012 tarihli, 2012/9122 Esas, 2012/10016 sayılı Karar değerlendirildiğinde, davacının talebinin satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil değil, haricen düzenlenen adi yazılı satış sözleşmesi ve zilyetlik, iyiniyet iddiasıyla TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil olduğu anlaşılmaktadır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Mahkemece, davada dayanılan sözleşmenin şekle aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yukarıda yapılan tespitler ve açıklamalara göre dava, TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkin olduğundan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.01.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.09.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tespitinden önceki nedenlere dayalı olarak açılan davalarda 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanması gerekir....
Mahkemece, davacının TMK'nun 724. maddesi gereğince açmış bulunduğu temliken tescil davası, temliken tescilin şartları oluşmadığı gerekçesiyle reddedilmiş, davacının ikinci kademedeki tazminat isteği hüküm altına alınmıştır. Hükmü, taraflar temyiz etmiştir. 1-Davacı derneğin dava konusu taşınmazda müstakil bina inşa edilmemiş olması ve temliken tescil davalarında pay tesciline karar verilemeyeceği hususları dikkate alındığında, temliken tescil isteminin reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu durumda davacının TMK'nun 723/1 maddesi gereğince uygun bir tazminat talep etme hakkı mevcuttur....
Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi için, malzeme sahibinin iyiniyetli; yapı kıymetinin taşınmazın değerinden açıkça fazla olması ve yapıyı yapanın (malzeme sahibinin), taşınmaz malikine uygun bir bedel ödemesi koşullarının bulunması gerekir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tespit K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 20.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....