Davada TMK'nun 724.maddesine dayalı temliken tapu iptali ve tescil isteminde bulunulduğu, temliken tescil istemine konu davalının maliki bulunduğu 3647 parsel sayılı taşınmazın 13.03.1995 tarihinde satış edinme sebebine istinaden tapuya tescil edildiği, davacının maliki bulunduğu taşınmazın ise 08/08/2001 tarihinde paylaşma sebebi ile adına tapuya kaydedildiği, tarafların maliki bulunduğu taşınmazların bu tarihlerden önce çapa bağlandığı, davacı vekilinin dava dilekçesindeki ikrar ve beyanı ile ahır niteliğindeki taşkın binanın yaklaşık 10 yıl önce inşa edildiği anlaşılmaktadır. Davacı yaklaşık 10 yıl önce çapa bağlı taşınmaz üzerinde ahır niteliğinde bina yaptığını iddia etmiş ve ileri sürmüştür. Çapa bağlı taşınmazlarda iyiniyet iddiası ileri sürülemeyeceğinden ve çaplı taşınmazlarda iyiniyet iddiası dinlenmeyeceğinden temliken tescilin subjektif unsuru olan iyiniyet unsuru dava konusu somut olayda gerçekleşmemiştir....
nun 724.maddesine dayalı yöntemine uygun açılmış bir dava bulunmadığı gözetilerek temliken tescil isteğinin reddi doğru olduğuna göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 2.820.60.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.12.1993 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, birleşen davada davacı aleyhine 28.12.1991 tarihinde verilen dilekçeyle müdahalenin men'i istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 09.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi birleşen davanın davacıları (davalılar) tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, davacı hakkında çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi istemiyle dava açtıklarını belirterek, o dava ile eldeki davanın birleştirilmesini talep etmişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.03.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal, karşı davada ise temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 14.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve temliken tescil isteğine ilişkindir. Davacı-karşı davalı, ... ili... Köyü 2081 parsel sayılı taşınmazına davalının müdahalede bulunduğunu belirterek müdahalenin men'ine karar verilmesi istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 09.06.2011 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteğine ilişkindir....
Dava, TMK 724. maddesine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. TMK’nın 684 ve 718. maddeleri hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Ancak, yasa koyucu somut olaydaki taşınmazların durumunu genel hükümlere bırakmamış, bu konumdaki taşınmazların maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişkiyi TMK’nın 722, 723. ve 724. maddelerinde özel olarak düzenlemiştir. Uyuşmazlığın bu kapsamda değerlendirilmesi gerekecektir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde malzeme sahibinin iyiniyetli olması yanında diğer bazı koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir....
Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Malzeme sahibinin TMK’nun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi için, öncelikli koşul iyiniyettir....
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; Mahkemece, asıl dava ile istenen çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal isteminin reddine; karşı dava yolu ile istenen temliken tescil talebinin kabulüne karar verilmiş ise de karar isabetli değildir. Asıl davada davacı vekili davalının taşınmaza vaki elatmasının önlenmesini ve binaların yıkımını; davalı-karşı davacı vekili ise asıl davanın reddini ve karşı dava yolu ile TMK’nın 724. maddesine dayanarak temliken tescil talebinde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı vekili, dava konusu taşınmazın bir kısmı üzerinde müvekkilinin evi olduğunu ileri sürerek temliken tescil isteminde bulunmuş ise de dava konusu davacı-karşı davalı ... adına kayıtlı 439 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 01.08.1969 tarihinde kesinleşerek taşınmazın çapa bağlandığı, taşınmaz üzerindeki taşkın binanın davalı-karşı davacı tarafından kendi beyanına göre 1985 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.05.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen davada tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 21.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar- birleştirilen davada davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen davada ise TMK 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Eldeki davada, yetkili mercii olan Belediye 13.12.2004 tarihli yanıtında, taşınmazın 1500 m2’den az olmamak kaydıyla ifraz olanağı bulunduğunu belirttiğinden oysa temliken tescil davasına konu taşınmaz bölümü 1500 m2’den az olduğundan Türk Medeni Kanunu’nun 724. maddesine dayalı temliken tescil davasının kabulüne olanak yoktur. O yüzden davacının mülkiyet aktarım istemine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; İmar uygulaması sonucu 4096 ada 1 parsel sayısını alan ve 16.05.1994 tarihinde ihdasen çapa bağlanarak Hazine adına tescil edilmek suretiyle davalı ve birleşen davanın davacısı ... adına 15.12.1997 tarihinde tescil edilen taşınmazın çap kaydı içerisinde 16.05.2003 günlü krokide ahır ve iki katlı kagir ev olarak işaretlenen yapılar bulunmaktadır. Hiç şüphesiz Türk Medeni Kanununun 684 ve 718. maddeleri gereğince yapı üzerinde bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmüm cüzü) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....