Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Sağ Eşe İntifa Hakkı Tesisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm Türk Medeni Kanununun 652. maddesine dayalı aile konutunda miras payına mahsuben sağ kalan eşe intifa hakkı tanınmasına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.03.2013 (Pzt.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ:Aile Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, oybirliğiyle karar verildi.09.10.2012 (Salı)...

      Rızaya dayalı miras taksimi olmaz ise, sağ kalan eş, haklarını kullanmak için her zaman diğer mirasçılara karşı ayrı bir dava da açabilir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dava konusu taşınmazın aile konutu niteliği, sağ kalan eş açısından, taşınmazın maliki olan eşin ölümünden sonra da devam etmektedir. Yasanın amacı, sağ kalan eşin eski yaşantısını devam ettirmesini sağlamaktır. Dolayısıyla, Türk Medeni Kanunu'nun 194, 240 ve 652. maddelerindeki açık düzenlemelere göre, malik eşin ölümüyle aile konutuna sağlanan korumanın sona erdiğinden söz edilemez. Eldeki davada, ipotek, evlilik devam ederken, 10.07.2009 tarihinde tesis edilmiştir. Aile konutunun maliki olan davacının eşinin, yargılamanın devamı sırasında öldüğü anlaşılmaktadır. İpotekle ilgili işlem sırasında evlilik devam ettiğinden, TMK.nun 194/1. maddesi gereğince, malik olmayan eşin, ipotek tesisine açık rızasının alınması zorunluydu....

        Zira, evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eş mirasçı konumundadır. Diğer durumlarda ise eşler birbirine mirasçı olamazlar. Bu sebeple, evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eşin miras hakları devam etmekte, ayrıca Türk Medeni Kanunu'nun 240 ve 652. maddesinde aile konutuyla ilgili kendisine tanınan yasal hakları bulunmaktadır. Sağ kalan eşin, bu düzenlemelerde yer alan haklarını diğer mirasçılara karşı kullanabilmesi için ayrıca bir dava açması zorunlu olmayabilir. Çünkü, sağ kalan eş ve diğer mirasçılar, dava açılmadan, yasal düzenlemeye uygun şekilde mirası taksim edebilirler.... dayalı miras taksimi olmaz ise sağ kalan eş, haklarını kullanmak için her zaman diğer mirasçılara karşı ayrı bir dava da açabilir. Bu yüzden, dava konusu taşınmazın aile konutu niteliği, sağ kalan eş açısından, eşinin ölümünden sonra da devam etmektedir. Yasanın amacı sağ kalan eşin eski yaşantısını devam ettirmesini sağlamaktır....

        GEREKÇE: Dava, TMK'nun 652.maddesi gereğince miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınması istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nun 652. maddesine göre; eşlerden birisinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir. Medeni Kanunumuz bu düzenleme ile eşlerin birlikte yaşadıkları konut ve kullandıkları bu eşyalar ile ilgili olarak sağ kalan eşe mal rejimi hükümleri dışında mirastan bir takım haklar tanımıştır....

        Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle 1.11.2004 olan dava tarihinin karar başlığında 24.07.2008 olarak yazılmasının maddi hataya dayanmasına, mahallinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına, Türk Medeni Kanununun 652. maddesine dayalı aile konutunun özgülenmesi talebi hakkında tefrik kararı verilmesine göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 60.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.06.2009...

          Davalı T10 vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza yönelik müvekkilinin aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi davasını açtığını, yargılama neticesinde aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesine karar verildiğini, akabinde kararın kesinleşerek dava konusu taşınmazın müvekkili adına mülkiyet hakkı tanınmasına karar verildiğini, hal böyle iken iş bu davanın konusuz kaldığını ve mahkemenin harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda hatalı karar verdiğini, söz konusu bu harç ve giderlerin davacılar üzerinde bırakılması gerekirken hatalı olarak dava taraflarına hisse oranlarına göre ödenmesine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek mahkemenin kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER:Dava;Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/647 Esas - 2021/427 Karar sayılı dosyası, harita plan örneği, imar planı, tapu kaydı, tapu kütüğü sureti, resmi senet örneği ve tüm dosya kapsamı....

          Davalı T10 vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza yönelik müvekkilinin aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi davasını açtığını, yargılama neticesinde aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesine karar verildiğini, akabinde kararın kesinleşerek dava konusu taşınmazın müvekkili adına mülkiyet hakkı tanınmasına karar verildiğini, hal böyle iken iş bu davanın konusuz kaldığını ve mahkemenin harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda hatalı karar verdiğini, söz konusu bu harç ve giderlerin davacılar üzerinde bırakılması gerekirken hatalı olarak dava taraflarına hisse oranlarına göre ödenmesine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek mahkemenin kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER:Dava;Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/647 Esas - 2021/427 Karar sayılı dosyası, harita plan örneği, imar planı, tapu kaydı, tapu kütüğü sureti, resmi senet örneği ve tüm dosya kapsamı....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutunun Sağ Eşe Özgülenmesi Taraflar arasındaki aile konutunun sağ eşe özgülenmesi davasının yapılan muhakemesi sırasında tedbir istenmesi üzerine, bu tedbir talebinin mahkemece reddedilmesine dair 08.10.2012 tarihli kararın temyizen incelenmesi, tedbir isteyen (davacı) tarafından temyiz edilmekle, tedbire ilişkin evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü....

            Mahkemece, TMK'nın 178. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma alacağının bir yıllık zamanaşımının geçtiği gerekçesiyle reddine, 39 nolu ba-ğımsız bölümde murise ait 1/2 pay üzerinde mülkiyet hakkının tanınması ve davacıya özgülenmesi isteği; TMK'nın 652. maddesi kapsamında kalan aile konutu ve ev eşyasının sağ kalan eşe özgülenmesine yönelik olup, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamında kaldığı gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu gerekçelerine katılma olanağı bulunmamaktadır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir (TMK m. 222/son). Herkes iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür (TMK m. 6, 222/1)....

              UYAP Entegrasyonu