Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanununun 698. maddesi ile “Hukukî bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. Paylaşmayı isteme hakkı, hukukî bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir. ” hükmü bulunmaktadır. Dava tarihi itibariyle TMK.698/2 maddesindeki 10 yıllık süre dolmadığından ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....

Davalı T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; paylı mülkiyette paydaşların her birinin yasal önalım hakkı olduğunu, hisserdarlardan birinin hissesini satma kararı verdiğinden durumu öncelikle diğer hissedar olan müvekkiline bildirmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazda fiyat konusunda anlaşmazlık yaşanması durumunda emlakçı bilirkişiler vasıtasıyla bedeli belirlenip tapuda satışının yapılabileceğini savunarak satışın paydaşlar arasında yapılmasına karar verilmesini istemiştir....

Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz. Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Paydaşlar arasında anlaşma olmaması halinde hakim kendiliğinden bazı taşınmazları bir kısım paydaşlara, kalanı ise diğer paydaşlara verilmesi şekilde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez..." (Yargıtay 14 H.D. 11.02.2019 tarih 2016/4353 Esas, 2019/1131 Karar) Ortaklığın giderilmesinin istenemeyeceği haller, Türk Medeni Kanunu’nun 698. maddesinde düzenlenmiştir. Maddede “Hukukî bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. Paylaşmayı isteme hakkı, hukukî bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir....

Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz. Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Paydaşlar arasında anlaşma olmaması halinde hakim kendiliğinden bazı taşınmazları bir kısım paydaşlara, kalanı ise diğer paydaşlara verilmesi şekilde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez..." (Yargıtay 14 H.D. 11.02.2019 tarih 2016/4353 Esas, 2019/1131 Karar) Ortaklığın giderilmesinin istenemeyeceği haller, Türk Medeni Kanunu’nun 698. maddesinde düzenlenmiştir. Maddede; “Hukukî bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. Paylaşmayı isteme hakkı, hukukî bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir....

Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz. Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Paydaşlar arasında anlaşma olmaması halinde hakim kendiliğinden bazı taşınmazları bir kısım paydaşlara, kalanı ise diğer paydaşlara verilmesi şekilde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez..." (Yargıtay 14 H.D. 11.02.2019 tarih 2016/4353 Esas, 2019/1131 Karar) Ortaklığın giderilmesinin istenemeyeceği haller, Türk Medeni Kanunu’nun 698. maddesinde düzenlenmiştir. Maddede; “Hukukî bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. Paylaşmayı isteme hakkı, hukukî bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir....

Sözleşmenin imzalandığı tarihte inşaatın yapılacağı arsanın tapuda malikleri adına paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Davada arsa payı inşaat yapım sözleşmesi ile satış vaadi sözleşmesinin iptâli ve tapu iptâli ile tescil istendiğinden dava, paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemi niteliğindedir. TMK'nun 692/I.maddesine göre paylı mülkiyette olağanüstü yönetim işleri ve önemli tasarrufların aksi oybirliği ile kararlaştırılmış olmadıkça, bütün paydaşların muvafakatıyla yapılması gerekir. Somut olayda sözleşmenin tarafı ve paydaşlardan Nazife Baysungur, davada taraf olmadığından davacılara bu paydaşın davaya muvafakatını veya davaya katılmasını sağlamak üzere süre verilip taraf teşkili tamamlandıktan sonra davanın sonuçlandırılması gerekirken bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış kararın bozulması uygun bulunmuştur....

    Dava, paylı taşınmazda oluşan yararlanma hakkına öteki paydaşın elatmasının önlenmesi istemiyle açılmıştır. Kuşkusuz, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşların payına elatmalarının önlenmesini her zaman isteyebilir. Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Somut olayda, uyuşmazlık konusu taşınmaz davacının murisi ... ve davalı ... adlarına paylı mülkiyete tabi olarak kayıtlıdır. Davacının dava konusu taşınmazda hiçbir yer kullanmadığı, davalı ve tanık beyanları ile sabittir. O halde davacının yasal payına elatmanın önlenmesine karar vermek gerekir iken bu yön gözardı edilerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....

      b) Davalının pazar yerlerinin tahsis bedeline ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece söz konusu pazar yerleri yönünden tahsis değerlerinin 4.000-TL ve 2.500-TL olduğu görüşünden hareketle bu değerlerin yarısı oranında katılma alacağına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki; İncilipınardaki pazar yerinin davalıya 29.05.2006-29.05.2016 tarihleri arasında 10 yıl süreyle tahsis edildiği, tahsis bedelinin 4.000-TL olduğu, ... pazaryerinin davalıya 21.03.2011-21.03.2016 tarihleri arasında 5 yıl süreyle tahsis edildiği, tahsis bedelinin 2.500-TL olduğu bildirilmiştir. Pazar yerleri ile ilgili tahsis ücretlerinin ......

        SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2018/412 E 2020/1044 K DAVA KONUSU : Ortaklığın Giderilmesi (Paylı Mülkiyette) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacılar tarafından sunulan 05/048/2018 havale tarihli dilekçesi ile, Çorum ili Merkez ilçesi Tepecik Mah. Milönü Mevkii 790 ada 3 parselde kayıtlı dairenin davalılar ile paylı mülkiyette bulunduğunu, iş bu gayri daire niteliğindeki gayri menkulün satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Çorum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 15/10/2020 tarih 2018/412 Esas, 2020/1044 Karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T12 vekili istinaf dilekçesinde özetle; satışın sadece paydaşlar arasında yapılmasını istediklerini, bu konuda karar verilmediğini beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir....

        Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişmeli taşınmazın paylı mülkiyet üzere davacı, davalılar ve dava dışı kişiler adına kayıtlı olduğu, davacının 25 nolu özel parselin sahibi olduğu, davalıların ise 24 nolu özel parselin maliki oldukları, davalı ...’nin (bayii) satıcısı olan ... tarafından 05.06.2007 tarihinde ... .Sulh Hukuk Mahkemesine 24 nolu özel parsele 25 nolu özel parselin sahibi olan davacı tarafından yapılan müdahalenin tespiti isteği ile başvuruda bulunulduğu, harita mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan raporda 24 nolu özel parselin 15 m2 lik kısmının 25 numaralı özel parselde kaldığının belirtildiği anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan, payına vaki elatmanın önlenmesini her zaman isteyebilir....

          UYAP Entegrasyonu