Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eş tarafından kendisinin haberi ve izni olmadan üzerinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş (TMK m. 194), mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın tapuda "Arsa" vasfıyla ve davalı eş adına kayıtlı olduğu, dosya arasındaki kıymet takdir raporunda kısmi bodrumlu mesken olarak kullanılan bina, ahır, samanlık ve kesimhaneden oluştuğu anlaşılmaktadır. Dava aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğuna göre, öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesi gerekir....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın; dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eş tarafından kendisinin haberi ve izni olmadan üzerinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş (TMK m.194), mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın tapuda "arsa" vasfıyla kayıtlı olduğu, dosya içindeki beyanlara ve keşif raporuna göre taşınmaz üzerinde 3 katlı bina olduğu, en ust katın inşaat halinde, diğer 2 katın içeriden merdivenle bağlantılı şekilde olduğu ve bu taşınmazda aile konutu olarak kullanılan bağımsız bölüm bulunduğu anlaşılmaktadır....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/699 ESAS DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın eş, aile konutu olduğunu ileri sürdüğü taşınmaza, davalı eşi tarafından diğer davalı banka lehine ipotek konulduğunu, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince ipotek işlemi için rızasının alınmadığını belirterek, dava konusu taşınmaz üzerine davalı banka lehine konulan ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tespit edilen değeri olan 40.407.83 TL. üzerinden nispi harç alınmıştır. İpotek bedeli 3.000.000.00 TL'dir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, davalı koca adına kayıtlı olan taşınmazın aile konutu olduğunu, açık rızası olmaksızın diğer davalı tarım kredi kooperatifi lehine taşınmazın tapu kaydı üzerinde ipotek tesis edildiğini beyanla Türk Medeni Kanununun 194/1 maddesi gereğince davalı kooperatif lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Dava değeri 22.128.00 TL olarak belirtilmiş, nisbi harç bu bedel üzerinden alınmıştır. İpotek bedeli 100.000.00 TL'dir. İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nispi harca tabi olup, davanın değeri ipotek miktarı olduğundan, bu bedel üzerinden nisbi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu md.30-32)....

          DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, davalı erkek eş adına kayıtlı olan taşınmazın aile konutu olduğunu, açık rızası olmaksızın diğer davalı banka lehine taşınmazın tapu kaydı üzerinde ipotek tesis edildiğini beyanla Türk Medeni Kanununun 194/1 maddesi gereğince davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Dava değeri 10.000,00 TL olarak belirtilmiş, nispi harç bu bedel üzerinden alınmıştır. İpotek bedeli 300.000,00 TL'dir. İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nispi harca tabi olup, davanın değeri ipotek miktarı olduğundan, bu bedel üzerinden nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu md.30-32)....

            Mahkemece; "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava TMK 194. maddesi gereğince tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir. Dava dilekçesi ile davaya konu Gümüşhane ili, Kelkit ilçesi, Bahçelievler mahallesi, 551 ada 25 parselde kayıtlı, C Blok, 10 bağımsız bölüm numaralı meskenin Davalı T5 tarafından davalı banka lehine ipotek ettirildiği, davalı bankanın bu işleme dayanarak taşınmazı kendi adına tescil ettirdiği, tescilin TMK 194 maddesi uyarınca yolsuz olduğu, davacının bu hususa muvafakat vermediği beyan edilerek davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile Davalı T5 adına tescili, aksi halde taşınmazın güncel değerinin hesaplanarak davacıya verilmesi talep edilmiştir. Mahkememizce yapılan yargılamanın 22/06/2022 tarihli celsesinde ise davacı vekili "Dava açıldığı sırada tapunun bankada olup olmadığı bilinmediğinden mümkün olması halinde tapu iptali, olmaması halinde ise belirlenecek bedelin hüküm altına alınmasını talep etmiştik. Dava sürecince taşınmazın bankaca 3....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı şirket tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı şirketin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, davalılardan kadın eş adına kayıtlı olan taşınmazın aile konutu olduğunu, açık rızası olmaksızın diğer davalı şirket lehine taşınmazın tapu kaydına ipotek tesis edildiğini beyanla, Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesi gereğince, davalı şirket lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece davacının adli yardım talebi kabul edilmiş, yargılama sonunda davanın kabulüne ve taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....

              Hukuki varlığı sona ermiş olan bir ipoteğin ise kaldırılması talep olunamayacağı gibi, cebri ihale ihaleye dayanan mülkiyet aktarımları da Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi kapsamında bulunmamaktadır. Bu madde, hak sahibi eşin, aile konutuyla ilgili iradi tasarruflarını diğer eşin açık rızasına bağlamış olup, cebri ihale bu hükmün dışındadır. Bu itibarla davanın reddi, açıklanan sebeple sonucu bakımından doğru bulunmuş, davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile yukarıda açıklanan sebeple sonucu bakımından usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                Bu durumda, davanın kabulü ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilecek yerde, yetersiz gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Hükmün açıkladığım nedenlerle bozulması gerektiğini düşünüyor ve değerli çoğunluk görüşüne katılmıyorum. KARŞI OY YAZISI Davalı banka, dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığı yönünde bir itirazda bulunmamıştır. Davalı banka davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, ayrıca davalı müvekkilinin iyi niyetli olduğunu bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu konusunda bir çekişme olmadığına göre, davalı eşin yaptığı ipotek işleminin, hukuka uygun bir işlem olabilmesi için Türk Medeni Kanunun 194/1. maddesi gereğince diğer eşin (davacı eşin) açık rızasının alınması gerekir. Oysa dosyada davacı eşin açık rızasının değil, örtülü rızasının bile alınmadığı, bulunmadığı sabittir....

                  UYAP Entegrasyonu