Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde ve 13.04.2021 tarihli dilekçesinde davalı kadın yararına tedbir nafakası talep etmiş, ancak mahkemece davalı kadının tedbir nafakası (TMK md. 169) talebi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir. Yerel mahkeme tarafından kadının tedbir nafakası istemi hakkında olumlu veyahut olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir. Açıklanan bu sebeplerle; esası ve sair istinaf talepleri incelenmeden kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın ile ortak çocuk ... yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

    Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

      Böylece erkeğin TMK 166/son maddesine dayalı boşanma davası yanında kadının da TMK 166/1.maddesine dayalı davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken kadının karşı davasının reddine karar verilmesinin yerinde olmayıp bu husustaki istinaf başvurusunun yerinde olduğu kanaatine varılmıştır. 2- )4721 sayılı TMK 169 ncu maddesine göre" Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır", Aynı yasanın 175 nci maddesine göre"...Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir....

      Bundan ayrı, davalı kadın cevap dilekçesinde ya da yargılama aşamasında tedbir nafakası isteğinde bulunmamış ise de; istinaf dilekçesinde nafaka yönünden mahkemece herhangi bir karar verilmediğini belirtmiş olup, boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK md. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek bağımsız hükmedilen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrür etmemek üzere dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, bu hususta olumlu olumsuz karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür....

      Evliliğin bu hale gelmesinde davalının eve dön çağrısına rağmen gelmemesi nedeniyle kusurlu olduğu dolayısıyla evlilik birliğinin, davacıdan ortak hayatı sürdürmesi beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olduğu" gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların TMK nun 164. Maddesine göre boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin davalı anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakasına, davacı erkek yararına 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kadın, hükmün tamamı yönünden kararı istinaf etmiştir. GEREKÇE : Dava, terk (TMK m.164) hukuksal sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'ilerine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararı davalı kadın tarafından tamamına yönelik olarak istinaf edilmiştir....

      GEREKÇE : Asıl ve karşı dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma (TMK madde 166/1) ve fer'ilerine ilişkin olup, tarflarca süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. Her ne kadar gerekçeli kararda "tarafların TMK'nun 166/3.maddesine göre boşanmalarına" şeklinde yazılmış ise de, bunun maddi hatadan kaynaklandığının anlaşılmasına göre kararın bu yönden eleştirilmesine karar verilmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi ve nafakaların reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bent dışındaki sair itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m.185/3), malların yönetimine (TMK m.223,242,244,262,263,264,267,215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m.169)....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

          Bu durumda mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ispatlanmadığından, davanın reddine karar verilecek yerde yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. 2- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmalarına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m.223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanunu'nun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şeklide karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

            UYAP Entegrasyonu