Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 1007. maddesinde düzenlenen objektif (kusursuz) sorumluluk halinin, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 41. ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğu ile ilgisi bulunmadığından, aynı Kanunun 72. maddesindeki (818 sayılı Yasanın 66. maddesi) zamanaşımı kurallarının uygulanma imkanı olmadığı gibi, TMK.'nun 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için de, ayrıca zamanaşımı süresi belirlenmemiştir. Bu itibarla, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146. maddesindeki (818 sayılı Yasanın 125. maddesi) 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması esastır. Bu nedenle, işbu davanın 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan bölümünün tapusunun iptal edilmesi nedeniyle bu kısım için TMK. nun 1007. maddesine dayalı tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan bölümünün tapusunun iptal edilmesi nedeniyle bu kısım için TMK. nun 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi yönünden temyiz edilmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil (Olmadığı Takdirde ) TMK 1007. Maddesine Dayalı Tazminat İLK DERECE MAHKEMESİ : .... Asliye Hukuk Mahkemesi DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 06.10.2021 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak genel mahkemede açılan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde TMK'nin 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        nun 1007. maddesinde düzenlenen objektif (kusursuz) sorumluluk halinin, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 41. ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğu ile ilgisi bulunmadığından, aynı Kanunun 72. maddesindeki (818 sayılı Yasanın 66. maddesi) zamanaşımı kurallarının uygulanma imkanı olmadığı gibi, TMK.'nun 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için de, ayrıca zamanaşımı süresi belirlenmemiştir. Bu itibarla, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146. maddesindeki (818 sayılı Yasanın 125. maddesi) 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması esastır. Bu nedenle, işbu davanın 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

          nun 1007. maddesinde düzenlenen objektif (kusursuz) sorumluluk halinin, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 41. ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğu ile ilgisi bulunmadığından, aynı Kanunun 72. maddesindeki (818 sayılı Yasanın 66. maddesi) zamanaşımı kurallarının uygulanma imkanı olmadığı gibi, TMK.'nun 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için de, ayrıca zamanaşımı süresi belirlenmemiştir. Bu itibarla, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146. maddesindeki (818 sayılı Yasanın 125. maddesi) 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması esastır. Bu nedenle, işbu davanın 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

            Davacı vekili 14/05/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 2.000,00- ₺ olan talebini 63.333,73- ₺ arttırarak müddeabihi 65.333,73- ₺'ye iblağ ederek davasını ıslah etmiş ve toplamda 65.333,73- ₺ maddi tazminatın TMK 1007. Maddesi uyarınca tazminini talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazında bulunduklarını, davanın Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiğini, MK 1007. maddesinde yer alan sorumluluk şartlarının bulunmadığını, zararın giderilmesi için başka bir olanak mevcut olduğu müddetçe bu davanın açılamayacağını, davacının taşınmazı satın aldığı önceki malikten, uğradığını iddia ettiği zararını tazmin etme imkanı bulunduğunu, dava konusu tazminat talebinin zamanaşımına da uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            İlk derece mahkemesinin, istinafa konu ikinci kararı ile de; davacının, TMK'nın 1007. maddesine dayalı maddi tazminat isteminin reddine; davacının, TBK'nın 77 ve devamı maddelerine dayanan maddi tazminat isteminin ise kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir. Tapuda malik olmayan, harici satışa dayalı olarak satın aldığı yer hakkında, TMK'nun 1007. maddesine dayalı olarak, tazminat davası açılamaz. Yargıtay uygulamaları da bu yöndedir. (Yargıtay 5. H.D'nin 2022/11140 E. - 2022/18703 K.; 2022/5819 E. - 2022/13749 K.). Bu doğrultuda, dairemiz istinaf incelemesi yapılan ilk derece mahkemesinin ilk kararında ve istinafa konu ikinci kararında belirtilen gerekçelerle, TMK'nun 1007. maddesine dayalı tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

            İcra Müdürlüğü’nün 2008/16853 esas sayılı dosyasında dava dışı ...’in borcundan dolayı isim benzerliğine bağlı olarak dava dışı dosya alacaklısına ihale edildiğini ve akabinde tapu memurlarının kusuruna dayalı adına haksız şekilde tescil edildiğini beyan ederek, İİK 5. maddesine ve TMK 1007. maddesine dayalı olarak şimdilik 30.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş; ıslah ile maddi tazminat talebini 133.074,00 TL’ye yükseltmiştir Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki TMK' nun 1007. maddesine dayalı tazminat davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 17.04.2012 günü temyiz eden davacı vekili ile aleyhine temyiz olunan davalı idare Vek.Av....'in yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R – Dava, TMK.nun 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dosyanın Yargıtay'a geliş tarihi itibariyle Yargıtaydaki inceleme yeri 4. Hukuk Dairesidir....

                Dairemizin kaldırma kararından sonra ilk derece mahkemesince kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat yönünden, idarenin açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının kesinleşmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş, yargılama aşamasında bu kez davacı TMK 1007.maddesi doğrultusunda T7 aleyhine tazminat davası açmış olup, işbu dosyayla birleştirilen TMK'nın 1007 maddesine dayalı tazminat davasının kabulüne karar verilmiş, verilen karar yalnızca T7 tarafından istinaf edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu