Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Madde kapsamında yapılan düzeltme işlemine davacının itiraz etmediğini, bu sebeple tazminat hakkı doğmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Değerlendirme ve Gerekçe : Açılan dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. Dava konusu edilen taşınmazın davacı tarafından 1.081 m2 olarak 13/10/2016 tarihinde satın alındığı, Kadastro Kanunu 41. Maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemi ile yüzölçümünün 951,90 m2 olarak tashih edildiği anlaşılmaktadır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının TMK 2. md. kapsamında iyi niyetli olmadığını, taşınmazda orman şerhi olduğunu, zamanaşımı süresinin dolduğunu, tapu iptal işleminin kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayandığını, husumet yokluğu sebebiyle red kararı verilmesi gerektiğini, taşınmazın orman vasfı sebebiyle arazi olarak değerlendirilemeyeceğini, kapitalizasyon faiz oranının, objektif değer artış oranının hatalı uygulandığını, davaya kusuruyla sebebiyet vermeyen davalı idare aleyhine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesinin yanlış olduğunu, bu türden davaların belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Değerlendirme ve Gerekçe : Açılan dava TMK 1007. Maddede düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. Yalova 2....

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı müvekkillerine Kaytazdere Köyü, Kariye Civarı, 31 cilt, sahife 193 , sıra 144 ve devamı, Temmuz 306 tarihli tapunun yerinin tespitini, yerinin tespit edilememesi halinde müvekkillerine dava tarihinden itibaren faiziyle tazminat verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekilinin talepleri incelendiğinde; öncelikle muhacir komisyonu tarafından verilen tapunun zeminde yerinin tespiti, bu talebin karşılanmaması halinde Devletin tapu sicilinin tutulmasından ötürü sorumluluğu (TMK 1007 md.) nedeniyle tazminat talepleri olduğu tespit edilecektir. Bu husus 6100 sayılı HMK'da 111. Maddede düzenlenen terditli dava hallerindendir. Davacının asli talebi olan tapu senedinin zeminde tespiti, tapusuna karşılık yer verilmediği takdirde artık Devletin tapu sicilinin tutulmasından ötürü sorumluluğu gereği (TMK 1007 md.) tazminat talebidir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava 4721 sayılı Tük Medenî Kanununun 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder." hükmü yer almakta olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu sicil müdürü ya da memurun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulması nedeniyle, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu Devletin memuruna rücuu halinde, iç ilişkide etkili olmaktadır. Tapu sicilinin tutulması görevini üstlenen Devlet, bu sicile tanınan güvenden ötürü, hak durumuna aykırı kayıtlardan doğan tehlikeyi de üstlenmiş olmaktadır....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kıyı Kenar Çizgisi İçinde Kalması Nedeniyle Tapu İptal Ve Tescil TMK 1007 Uyarınca Tazminat K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 4721 sayılı TMK'nin 1007. Maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    bir maddi hata olduğunu, 6300.00 m2 den 3159.99 m2 ye düşürüldüğünü, bunun sonucunda mülkiyet hakkında 3140.01 m2 lik azalma meydana geldiğini, zararın hazine tarafından tazmin edilmesi gerektiğini belirterek müvekkilinin uğradığı mülkiyet hakkındaki 3140.01 m2 lik zarardan TMK nın 1007.maddesi uyarınca hazinenin sorumlu olduğunu şimdilik 5000 TL maddi tazminat bedelinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden hesaplanacak faizi ile müvekkiline ödenmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir....

    Değerlendirme ve Gerekçe : Açılan dava TMK 1007. Maddede düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen 19/12/2017 tarihli kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine Dairemizde yapılan istinaf incelemesi neticesinde 2018/509 Esas 2018/810 Karar sayılı ilamı ile kaldırılmasına karar verildiği, kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılama neticesinde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/21 E. 2016/108 K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından davalılar T2 ve T1 aleyhlerine tapu iptal ve tescil-meni müdahale davası açıldığı, davanın kısmen kabulü ile Yalova İli, Altınova İlçesi, Ahmediye Köyü, 32 parsel sayılı taşınmazın 3147,20 m2'lik kısmın ifraz edilerek orman vasfıyla hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 30/05/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle : Mahkeme kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu, TMK 1007. Maddenin bu davaya uygulanamayacağını, bilirkişi raporunda " Özel orman" olan 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerine tabi olan taşınmazın herhangi bir bilimsel veriye dayanmadan varsayımlar üzerinden değerlendirme yapıldığını, bu davada müvekkili idarenin sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava, TMK m.1007'de düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/03/2017 tarihli 2014/25 esas, 2017/111 karar ile davacıların adına kayıtlı taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritasına göre orman sınırları içinde kaldığından bahisle tapu kaydının iptaline karar verilmesi karşısında davacının uğradığı maddi zararın tazmini gerekmektedir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK 1007.maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasıdır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmiştir. Hükmü, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilinin, davacı tarafın zararının bulunmadığına ve tazminat isteme hakkı olmadığına ilişkin istinaf sebebinin incelenmesinde: 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun “Sorumluluk” kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi; “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder. Devletin sorumluluğuna ilişkin davalar, tapu sicilinin bulunduğu yer mahkemesinde görülür.” hükmünü içermektedir. Burada Devlete yüklenen sorumluluk kusursuz sorumluluktur....

    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesinden ve kamulaştırmasız el atma isteminden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur" hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu müdür ya da memurunun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulmasında; kişilerin mal varlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu devletin sorumluluğu için önem taşımamakta; sadece, Devletin memuruna rücuu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır. Davanın açıklanan niteliğine göre; TMK 1007. maddeye göre açılan tazminat davasında, davalı olarak Hazinenin taraf gösterilmesi gerekirken, dava Kadastro Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılmıştır....

      UYAP Entegrasyonu