Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olmasını sağlamaz. Başka ifade ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....

    Ticaret şirketleri organları aracılığıyla idare ve temsil edildiğinden, ticari mümessil tayin etme yetkisi de organlarına aittir. Ticaret şirketlerinde idare ve temsil yetkisine sahip organlar, her ticaret şirketinin türüne göre değişiklik gösterir. Ancak şu hususu belirtmek gerekir ki, ticaret şirketlerinin tümünde ticari mümessil şirket ana sözleşmesiyle de tayin edilebilir. Mülga 6762 sayılı TTK 539/II (6102 sayılı TTK 616/1-b) ve 545. (6102 sayılı TTK 631/1) maddelerine göre, limitet şirketlerde, şirket sözleşmesinde aksine hüküm olmadıkça, ticari mümessil tayinine genel kurul yetkilidir. Buradan anlaşılacağı üzere, ticari mümessil doğrudan şirket sözleşmesiyle tayin edilebileceği gibi, şirket sözleşmesinde kararlaştırılması şartıyla bu yetkinin şirketi idare ve temsile yetkili müdürlere bırakılması da mümkündür. İşletme sahibinin, ticari mümessil dışında, duruma göre başka yardımcılardan da yararlanması mümkündür....

      Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır. Tacirler arasındaki huzurdaki ticari davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Bu açıklamalar ekseninde değerlendirme yapıldığında; davacı ile davalı tarafın birer ticaret şirketi olduğu, tacir sıfatını taşıdıkları, uyuşmazlığın iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığı, her iki tarafın da ticari defter tutmak zorunda olduğu anlaşılmıştır. Her iki taraf da tacir olduğundan ticari defter içerikleri delil vasfı taşımaktadır....

        Tic Ltd Şti'nin satış yolu ile devrine ait devir bedelinin ödenmediği hususunda toplandığı, davalının ise incelenen İTO kayıtlarından da anlaşıldığı üzere ticari kaydının bulunduğu, bu nedenle uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleriyle ilgili olduğu ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Türk Ticaret Kanununun 3. maddesinde, "Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir" düzenlenmesi getirilmiştir....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının ticari şirket olduğu ve 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici sayılamayacağı, 6102 sayılı TTK'nun 3. maddesi ile ''bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir'', 4.maddesi ile ''Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K....

            Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....

              Somut olayda; davacı ile sigortalısı ticari şirket olduğu gibi, davalının da ticari şirket olduğu ve uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi nedeniyle ticari dava niteliğinde olan uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun 21. ve 22. Maddeleri gereğince ... Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                nin ortağı ve temsile yetkili şirket müdürü olduğu, davalı ...'nın ise ....................'nin ortağı ve temsile yetkili şirket müdürü olduğu, davacı ayrıca 16.01.2013 tarihli dilekçede belirttiği gibi, söz konusu gayrimenkulün şirket adına alındığını ve ödemelerin de şirket kaynakları ile diğer şirkete yapıldığını ileri sürerek, her iki şirketin de ticari defter kayıt ve belgelerine dayandığı anlaşılmakla, her ne kadar icra takibi kişiler arsında yapılmış ise de, davacı ve davalının yetkili şirket müdürü olup, aralarındaki uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, ticari ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlığın asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ............ Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.03.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle;Tüm delillerin -------------------, her türlü hukuki --------nihai karar tamamıyla mahkemeye ait olmak üzere, dosyasına sunulu belgeler ile davacı şirketin ve davalı şirketin ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; Davacı şirket tarafından ibraz edilen ---------------göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, davacı şirketin defterlerinin kayıt nizamı bakımından --------- uygun olduğu, davacı şirket lehine delil kabiliyetinin bulunduğu, davalı şirketin inceleme gününde defter ve dayanak ibraz etmemesi üzerine; davalı şirket defter ve dayanak incelemesi yapılamadığını, davacı şirketin ticari defter ve dayanaklarına göre; taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, bu ticari ilişkinin, davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlarının bulunduğu, ticari ilişkinin 20/04/2017 tarihinde başladığı, davacı şirketin davalı şirket ile ilgili olan ticari münasebet kayıtlarını ayrıca-...

                    Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.Somut olayda, davacı ... Ltd....

                      UYAP Entegrasyonu