Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

San ve tic AŞ'nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 155169-0 sicil numarasında kayıtlı olup, yönetim kurulu üyelerinin ... ..., ... ..., ... ... olduğu, şirketin yetkililerinin münferiden ... ... ve ... ..., genel müdür ... olduğu, davacıların, davalı şirket sermayesinin%48,6'sını temsil etmekte olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacılar ile davalı şirketin diğer ortakları arasında oluşan ailevi uyuşmazlık ve şirketin uzun yıllardır gayrifaal olduğu belirtilerek, şirketin fesih ve tasfiyesine, fesih ve tasfiyenin uygun görülmemesi halinde davacıların davalı şirketten çıkmasına ve çıkma payı ödenmesi noktasında toplandığı tespit edilmiştir. 6102 sayılı TTKnun 531.maddesinde "Haklı sebeplerin varlığında, sermayenin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahipleri, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden şirketin feshine karar verilmesini isteyebilirler....

    ödenmesini bu mümkün olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; bilirkişi kurulunun 10/10/2017 tarihli raporunda tespit edilen davalı şirketin kurulduğu 2006 yılından itibaren devamlı zarar ettiği, sadece 2014 yılında 42.035,00 TL kâr ettiği, 2015 yılında ise yeniden 497.000,00 TL zarar ettiği, bir başka deyişle davalı şirketin belirli bir ticari faaliyetinin olmadığı, dolayısıyla mevcut öz varlığı ile yapılması gereken kârlılık işlevini yerine getirmediğinin tespit edildiğini, anılan şirketin başlangıçta davacı Holding'e bir kâr sağlamak amacıyla kurulduğu, mevcut 20.000.000,00 TL'lik kayıtlı ve ödenmiş sermayesine rağmen yıllar itibariyle her hangi bir kâr elde edilemediği, dolayısıyla davacı Holding'e kâr sağlama amacının yerine getirilemediğinin anlaşıldığını, bu durumda çok büyük bir sermaye ile kurulan bir şirketin sürekli zarar etmesi ve ortaklara hiç kar dağıtılamaması, öte yandan anılan şirketin duran varlıklarından olan arazi ve arsalarının 2012 yılında 2.686.208,00 TL iken, 2013 yılında büyük ölçüde...

      Durumun meydana gelmesinde çıkacak olan ortağın kusurunun bulunup bulunmadığı da çıkma hakkının kullanılması açısından önemli değildir. Haklı sebep TTK'da tam olarak tanımlanmamış olsa da, bazı haller haklı sebep olarak sayılmıştır. Örneğin TTK m. 245/1'de belirtildiği üzere: bir ortağın, şirketin yönetim işlerinde veya hesaplarının çıkarılmasında şirkete ihanet etmiş olması, bir ortağın kendisine düşen asli görevleri ve borçları yerine getirmemesi, bir ortağın kişisel menfaatleri uğruna şirketin ticaret unvanını veya mallarını kötüye kullanması, bir ortağın, uğradığı sürekli bir hastalık veya diğer bir sebepten dolayı, üstüne aldığı şirketin işlerini yapmak için gerekli olan yeteneği ve ehliyetini kaybetmesi, gibi hâller haklı sebeplerdendir. Kanunda sayılan bu haller örnek niteliğindedir. Her somut olayda haklı sebep bulunup bulunmadığı çıkma hakkını kullanan ortağın kişisel özellikleri ve şirketin yapısı da göz önünde bulundurulmak üzere ayrı ayrı incelenir....

        nın yeniden atandığı, 29.06.2016 tarihli ortaklar kurulu kararı ile şirketin süresinin 30 yıldan 59 yıla çıkarıldığı tespit edilmiştir. Şirketin sermayesi ve ortaklık yapısı: Şirketin sermayesinin 20.000 TL olduğu ve tamamının ortaklarca ödendiği tespit edilmiştir. Tarafların ortağı olduğu davalı şirketin incelenen yasal ticari defter kayıtlarına göre, 2019 yılı aktif toplamının, 2.411.735,72 TL, borçlarının, 1.414.962,71 TL olduğu, öz kaynaklarının ise 996.773,01 TL olduğu ve şirketin 2019 yılında borca batık olmadığı, şirketin sermayesinin özkaynaklar içerisinde korunduğu tespit edilmiştir. Davalı şirketin 2020 yılı aktif toplamının, 7.429.371,32 TL, borçlarının, 6.483.563,15 TL olduğu, öz kaynaklarının ise 945.808,17TL olduğu ve şirketin 2020 yılında borca batık olmadığı, şirketin sermayesinin özkaynaklar içerisinde korunduğu tespit edilmiştir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/1095 Esas KARAR NO:2021/501 DAVA:Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ:22/10/2019 KARAR TARİHİ:07/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkilinin 20/07/2010 yılında kurulan ve ... ... ... .../ ...sicil numarasına kayıtlı ... ......

            Dava, ortaklıktan çıkma davasıdır. Taraflar arasındaki ihtilafın, davacıların, davalı şirket ortaklığından çıkma taleplerinin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Davalı ... Hizmetleri Limited Şirketi, İstanbul Ticaret Sicili Memurluğu’nda ... sicil numarasıyla kayıtlı olup, 02/10/2014 tarihinde tescil edilerek kurulmuştur ve şirketin kuruluş aşamasındaki sermayesinin 50.000-TL. olup, ortaklar arasındaki dağılımına göre; ... 25.000-TL., ... 12.500-TL. ve ... 12.500-TL., sermaye payına sahip olduğu görüldü....

              Maddesi gereği fesih ve tasfiyesine, tasfiyeyi gerekleştirecek tasfiye memuru atanmasına, bunun mümkün olmaması halinde TTK 638 ve devamı maddelerindeki düzenlemeler ışığında davacı olarak ortaklıktan çıkarılmasına ve çıkma payının tespiti ile dava tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, tedbir kararı verilerek dava sonuçlanıncaya kadar şirketi yönetmesi bakımından şirket kayyım atanmasını dava ve talep ettiği, bu nedenle ...ATM'nin ... esasında dava açtıklarını her iki davanın tarafları, konusu aynı olduğundan birleştirilmesini talep etmiştir. SAVUNMA : Tensiben karar verildiğinden dava dilekçesi tebliğe çıkarılmamıştır. YARGILAMA GEREKÇE : Dava, davalı şirketin fesih ve tasfiyesi olmaz ise ortaklıktan çıkma ve çıkma payının tespiti davasıdır. ...Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

                Davacının aracını teslim aldıktan sonra aracına takılan sağ farın orijinal olmadığını "çıkma far" takıldığını belirterek orjinal parça takılması konusunda anlaşıldığını ve farın orjinali ile değiştirilmesini talep ettiği fakat buna ilişkin dosya kapsamında delil bulunmadığı, "çıkma far"ın aracın teknik ve sürüş özelliklerini, yakıt sarfiyatını ve benzer özelliklerini etkileyen bir durum olmadığı, davalı şirketin araç bayiisi olmadığı buna ilişkin orjinal parça takma yükümlülüğü bulunduğunu davacının ispatla mükellef olduğu sadece çıkma far nedeniyle aracın değerinin azalmayacağı,araç tamir hizmetinin ayıplı yapıldığı iddiasının davacı tarafından yasal delillerle kanıtlanamamasına nitekim orjinal parçalarla tamir işini yapılacağına yönelik taraflar arasında anlaşma olduğunun davacı tarafından ispatlanamadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 18/10/2021 KARAR TARİHİ : 19/10/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 19/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinden özetle, müvekkili şirket 1994 yılından beri faaliyet gösterdiğini, davalı müvekkil şirketin 320.000 Payından 52.000 Payına sahibi olduğunu, Son döneme kadar bir aile şirketi olarak sorunsuz olarak devam ettiğini ancak davalı son dönemde gerçek dışı iddialar ile ortaklıktan ayrılmak istemiş, afaki miktarlarda ayrılma akçesi talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu