Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar davalı tarafça davalı şirketin finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketleri kanunu kapsamında bir şirket olmadığı ve borç para vermesinin yasal olmadığı yönünde beyanda bulunulmuş ise de, davacı şirket lehine düzenlenen ipotek senetlerinde, dava dışı şirketin tüm ticari ilişkinin teminatı olduğunun kabul edildiği, davacı şirket ile dava dışı şirket arasındaki ticari ilişkinin niteliğinin ve tartışılmasını gerektirir herhangi bir çekince ve ihtirazi kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır....

    Her ne kadar davalı tarafça davalı şirketin finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketleri kanunu kapsamında bir şirket olmadığı ve borç para vermesinin yasal olmadığı yönünde beyanda bulunulmuş ise de, davacı şirket lehine düzenlenen ipotek senetlerinde, dava dışı şirketin tüm ticari ilişkinin teminatı olduğunun kabul edildiği, davacı şirket ile dava dışı şirket arasındaki ticari ilişkinin niteliğinin ve tartışılmasını gerektirir herhangi bir çekince ve ihtirazi kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır....

      a karşı canlarına, mallarına ve hürriyetlerine ilişkin uygulamış olduğu tehditler ile müvekkilin yeğeni ... şirketlerin iç muhasebesini tutmakta iken ayrıca şirketlerin yönetimini de ele geçirerek şirket yönetimiyle birlikte şirketlerin çalıştığı mali müşavirliği de değiştirmiş, dolayısıyla şirketleri bütünüyle kontrolü altına aldığı, bu doğrultuda mali müşavir ...'tan ticari defter ve belgelerin gönderilmesi talep edilmiş, ... da söz konusu ticari defter ve evrakları müvekkil şirket ... ticari işletmesinin ilgili süreçteki ticaret merkezi olan ... Mah. .... Sok. No:......

        Yine aynı kararda "Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez." şeklinde ticari davaların ve ticari işlerin ayrımına vurgu yapılmıştır. Somut olayda taraflar arasında uzun süreli araç kiralama sözleşmesi bulunmaktadır. Takip ve dava konusu alacak ise, işbu sözleşme uyarınca kira bedellerine ilişkindir. Taraflar her ne kadar tacir sıfatını haiz olsa da uyuşmazlık konusunun kira sözleşmesinden doğması sebebiyle HMK md. 4 uyarınca görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemeleridir. ... Bam .... HD'nin 2020/2014 Esas ve 2023/......

          Maddeleri gereğince mutlak ticari dava sayılmaktadır. ..." gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir. İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesince ise; "... dava konusu olayda şirkete, şirket pay sahibine ve şirket alacaklılarına karşı verilen bir zararın iddia edilmediği, nitekim davacı vekilinin mahkememiz duruşmasında alınan beyanında da davadaki talebin şirket ile ilgisi olmadığının açıkça ifade edildiği, dava dilekçesindeki iddiaya göre, davacının davalıya ...bank hesabı kartını verdiği, davalının bu kartın kendisine verilme sebebine aykırı olarak kullandığı, bu sebeple davadaki iddianın, vekaletin kötüye kullanılması hukuksal nedenine ilişkin alacak istemine ilişkin olduğu..." gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir.6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır....

            Mahkememiz dosyası üzerinden bilirkişi ... tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle: gerek icra dosyası, gerekse dava dosyası içeriği, davacı şirketin ticari defterleri ve belgeler üzerinde yaptığı inceleme ve değerlendirme sonucunda, davacı şirkete ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK hükümlerine göre usulüne uygun yapıldığı, dolayısı ile sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre, takip tarihi olan 06.09.2021 tarihi itibariyle davalı şirketten 12.745,84 TL alacağının bulunduğu, davacı şirket tarafından düzenlenen faturaya davalı şirket tarafından yasal süre içerisinde itiraz edilmediği, dolayısıyla faturayı kabul etmiş sayılacağı, 12.12.2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalı şirket ticari defterlerine göre, davacı şirkete takip tarihi itibariyle 12.745,84 TL borcunun bulunduğu, davacı şirket tarafından düzenlenen faturanın ticari defter kayıtlarında...

              tanzim edildiğini, tüm bu ticari ilişki kapsamında davalı yanında müvekkili şirket nezdinde cari hesabı 97.947,55-TL borç bakiyesi verdiğini, davalı aleyhine İzmir ......

                Yukarıda belirtilen kanun maddeleri ve yerleşik içtihatlar ışığında somut olaya gelindiğinde; davanın menfi tespit davası olduğu, dava dilekçesindeki anlatımda, davacı tarafça davacının davalı şirket ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığı, davacının oğlu ile davalı şirket arasında alışveriş yapıldığı belirtilmiş, her ne kadar davalı tarafça davacının ---- firmasının yetkilisi gibi hareket ettiği savunulmuş ise de; ---- -- gelen müzekkere cevabına göre davacı gerçek kişinin ortağı veya yetkilisi olduğu herhangi bir ticari şirket olmadığı, dolayısıyla davacının tacir olmadığı, davacının oğlunun davalı taraf ile ticari ilişki içinde bulunması hususunun ticari temsilcilik anlamında davacı gerçek kişiyi bağlayıcı bir durum olmadığı, kaldı ki bu hususun genel mahkemede yapılacak irdeleme sonucunda aydınlatılabileceği, dava türü bakımından TTK'da sayılan mutlak ve nispi ticari davanın şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin İstanbul Anadolu...

                  Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK'nun 222. maddesinde " (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (....)...

                    TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı şirket temsilcisi dava dilekçesinde özetle; 11.03.2019 tarihinde şirkete ait eşyalarla birlikte kilitli depoda muhafaza edilen şirketin ticari defterlerinin çalındığını, hırsızlık sonucu şirkete ait 2008 yılı ila 2017 yıllarına ilişkin tüm ticari defterler, faturalar ve belgelerin zayi olduğunu ileri sürerek, TTK'nın 82/7 maddesi gereğince anılan yıllara ait tüm ticari defterler, faturalar ve belgeler için zayi belgesi verilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu