WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU: TEMYİZ Dava, kadastro sonucu tescil edilen taşınmazlar hakkında sınır ve yüzölçümünün düzeltilmesine ilişkin olmayıp dosya kapsamına ve dava dilekçesi içeriğine göre; 37 ada 76 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyan hanesinde yer alan “Yüzölçümü hatalıdır” şeklinde yazılı şerhin terkini istemine yönelik olduğuna, bu haliyle de davanın tespitten "sonraki" sebebe dayalı olarak şerhe yönelik açılmış olduğu anlaşılmış olduğuna göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 14....

    Dava; kadastrodan önceki hukuki sebeplere ve T.M.K’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14.maddesinde yazılı bulunan mülkiyet aktarımına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kadastro Kanunu 12.maddesindeki hak düşürücü süre geçmeden kadastrodan önceki hukuki sebebe dayalı açılan davada, dava öncelikle tapu malikine kayıt maliki ya da malikleri ölü ise mirasçılarına karşı açılmalıdır. Kayıt malikinin mirasçı bırakmadan ölmüş olması halinde TMK’nın 501. maddesi uyarınca son mirasçı sıfatıyla dava ...’ye yöneltilerek açılır veya daha sonra bu durumun anlaşılması halinde anılan madde gereğince dava, ...’ye yöneltilir....

      Ne var ki, dava konusu parsel 22.12.1962 tarihinde kadastro (tapulama) yoluyla tapuya tescil edildiği için tespitten önceki miras payının devrine ilişkin dava yönünden hak düşürücü süre gerçekleşmiş olmakladır. Mahkemece, tespitten önceki sebep bakımından davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmaktadır. Miras payının tespitten sonra devri meselesine gelince; az önce de açıklandığı üzere davacı vekilinin dayandığı belge miras payının devri sözleşmesi niteliğinde değildir. Kaldı ki, bu belge miras payının devrine ilişkin sözleşme niteliğinde kabul edilse bile, dava konusu parsel paylı mülkiyet esasına göre taraflar adına tapuya tescil edilmiştir. Paylı mülkiyet şeklinde tapuda kayıtlı bulunan bir yerin satış ve devrinin resmi şekilde yapılması gerekir. Başka bir anlatımla tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın devri Tapu Sicil Müdürlüğü önünde resmi şekilde yapılmadığı sürece geçerli bir sonuç doğurmaz....

        Anılan Kanunun 12/3 maddesi gereğince "bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki sebeplere dayanılarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." Belirtmek gerekir ki, 10 yıllık süre içerisinde açılacak davada davacının mutlaka kadastro tespitinden önceki hukuki sebeplere dayanması zorunludur. Diğer bir anlatımla, davacı kadastrodan önceki bir hakka dayanmalıdır. Somut olaya gelince, dava konusu taşınmaza ait kadastro tespit tutanağının 11.10.1963 tarihinde düzenlendiği, Hazinenin itirazı üzerine hükmen 08.11.1988 tarihinde taraflar adına tescile karar verildiği, davacıların ise tespitten sonra düzenlendiği anlaşılan 16.05.1977 tarihli taksim sözleşmesi ve 19.01.1981 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak bu davayı açtıkları anlaşılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl dava kadastrodan önceki hukuki sebebe dayalı alacak, birleşen dava ise aynı sebebe dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 12.02.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,21.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tespitten önceki hukuki sebeplere dayalı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:13.04.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro öncesi nedenlere dayanılarak açılan kadastro çalışmalarında davalılar adına oluşan tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un...

              ın tespitten önce 1969 yılında öldüğüne göre dava sebebinin kadastro tespitinden önce olduğunun kabulü gerektiği, davacının tespitten sonra 2004 yılında açtığı nüfus kaydı düzeltim davası sonucunda babasının tek mirasçısı olarak belirlenmesinin eldeki davanın tespitten önceki sebebe dayalı olarak açıldığı sonucunu değiştirmeyeceği, hal böyle olunca; kadastro tespitinin kesinleştiği 1985 yılından davanın açıldığı 25.04.2014 tarihine kadar 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü süre geçtiği gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu ve bu gerekçeye göre de karar tarihine göre yürürlükte bulunan AAÜT'nin 7/2. maddesi uyarınca kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine maktu vekalet ücreti tayin ve takdiri gerekirken nispi olarak hesaplanmış avukatlık ücretine hükmedilmesi dahi isabetsiz ise de bu husus, yargılamanın yeniden yapılmasını gerekli kılmadığından; hükmün 4. paragrafının hüküm...

                olarak dava konusu taşınmazı iktisap eden müvekkilinin haberinin dahi olmadığı kadastro işlemi sonucu taşınmazın davalılar adına tescili işleminin yolsuz tescil olup tapu kayıtlarının bu doğrultuda düzeltilmesi gerektiğini, dava konusu olayda satış senedinden bahsedildiği ve bu senedin noterde yapıldığı gözetildiğinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının hukuki niteliğinin değerlendirilmeden karar verildiğini beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, kadastro sonucu kesinleşen ve tespitten önceki zilyetliğe dayalı tapu iptali ile tescil istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 8.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Dava, tespitten önceki sebeplere dayalı olarak açılan kadastro neticesi oluşan tapu kaydının iptali ile su kaynağının/arkının haritasında gösterilmesi istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu