Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş, davacıya toplu sözleşmesi hükümleri gereği iyileştirme ve ücret zamları uygulandıktan sonra oluşan farkların ödendiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, alınan bilirkişi raporuna göre yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı ... Bakanlığı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ... Bakanlığının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Maddi olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 9. maddesine göre “Toplu sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanırlar....

    Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş, davacıya toplu sözleşmesi hükümleri gereği iyileştirme ve ücret zamları uygulandıktan sonra oluşan farkların ödendiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, alınan bilirkişi raporuna göre yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ... Bakanlığının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Maddi olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 9. maddesine göre “Toplu sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanırlar....

      - 2 - Davalı Cevabının Özeti: Davalı bakanlık vekili; davanın idareye kayıt yaptırılmaksızın açılmış olduğunu, yetki tespit yazısı 04.01.2012 tarihli olmakla 19.01.2012 tarihinde açılan davanın altı günlük süre içinde açılmamış olduğunu, müvekkili Bakanlığın yaptığı tespit doğru olup, işyerinde çalışan 116 işçiden 32 işçinin davacı sendika üyesi olduğunu, muvazaalı işçiler ve işveren vekillerinin yer almadığını, davacı sendikanın 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun aradığı çoğunluğa sahip olmadığını beyanla haksız davanın reddini savunmuştur....

        C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece yapılan yargılamada ön inceleme aşamasında, 4857 sayılı yasanın 4/1-a maddesi uyarınca deniz ve hava taşıma işlerinde çalışanlar hakkında bu kanun hükümlerinin uygulanmayacağı düzenlemesi bulunduğundan borçlar kanunu genel hükümlerinin davacı açısından uygulanması gerektiği, ayrıca hava taşıma faaliyeti yapılan işyerinde sendika örgütlenmesi sonucu Toplu İş Sözleşmesi imzalanarak uçucu personelin güvencesi hükümlerinden yararlanacağı belirtilmiş ve üye sendika üyesi işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın 2822 sayılı toplu sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 66. maddesi uyarınca mahkemesinin görevli olacağı açık ise de sunulan Toplu İş Sözleşmesinin dava tarihi itibariyle yürürlükte olmadığı, dolayısıyla mahkemesinin görevli olmadığı, her ne kadar karar verildiğinde 01.01.2011 yürürlük tarihli Toplu İş Sözleşmesi imzalanmış ve aynı hükme yer verilmiş ise de dava tarihinde bu olgunun gerçekleşmediği, görevin kamu düzeninden...

          Aynı Kanun'un 61. maddesinde, “İşyerinde uygulanan toplu sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur. Bu aidat dışında sendikaya ödenmek üzere bir kesintinin yapılması toplu sözleşmesi ile kararlaştırılamaz....

            veya toplu sözleşmesi bulunmayan hallerde Borçlar Kanunu hükümleri doğrultusunda (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerindeki hükümlere paralel olarak sona ermiş olmak....

              E) Gerekçe: 4857 sayılı İş Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca “deniz ve hava taşıma işlerinde çalışanlar” hakkında bu kanun hükümleri uygulanmaz. Deniz taşıma işlerinde çalışanlar 854 sayılı Deniz İş Kanununa tabidir. Ancak hava taşıma işlerinde çalışanlar için özel bir düzenleme yapılmadığından Borçlar Kanunu genel hükümleri uygulanmaktadır. Ancak, hava taşıma faaliyeti yapılan işyerinde sendika örgütlenmesi sonucu Toplu İş Sözleşmesi bağıtlanmış ise, üye sendika üyesi işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın 07.11.2012 tarihinden önce 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 66. maddesi, 07.11.2012 tarihinde ise bu tarihte yürürlüğe giren 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş İlişkileri Kanunu’nun 79. maddesi uyarınca mahkemesinde görülmesi gerekir. Keza fesih tarihinde yürürlükte olan 2822 sayılı kanunun 2, daha sonra kabul edilen 5356 sayılı kanunun 33....

                Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Taraflar arasında, işyerinde yürürlükte bulunan toplu sözleşmesinden kaynaklanan alacakların ödenip ödenmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Maddi olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nun 9 uncu maddesinde toplu sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına üye olanların toplu sözleşmesinden yararlanabileceği kurala bağlanmıştır....

                  İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti: İlk Derece Mahkemesi, İş Teftiş Kurulu’nun yaptığı değerlendirmeler sonucunda, işyerinde teftiş tarihi itibariyle çalışan işçi sayısının 62 olarak tespit edildiği, bu işçilerden bir kısmının sözleşmelerinin 12.10.2015 ve 14.10.2015 tarihinde, diğer bir kısmının ise 19.10.2015 tarihi itibariyle feshedildiği, 19.10.2015 tarihinde sözleşmesi feshedilen işçilerin işten ayrılış bildirgesinde ‘işveren tarafından işçinin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranış nedeniyle fesih’ nedeninin (kod 29) bildirildiği, işverenin 19.10.2015 tarihinde feshi gerçekleştirmeden önce, 16.10.2015 tarihinde işçilere noter kanalıyla ihtarname keşide ederek, 15.10.2015 tarihinden bu yana sürdürdükleri kanun dışı grev ve direnişe son vererek, işbaşı yapmalarını ihtar ettiği, daha sonra sözleşmelerinin 6356 sayılı Sendikalar Kanunu ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 58,60,70/1 maddeleriyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/1-(g) ve (h) maddesi uyarınca haklı sebeple tazminatsız...

                    Yasada sözü edilen faizin uygulanabilmesi için işçilik alacağının toplu sözleşmesinden doğmuş olması gerekir. Yasal bir hakkın toplu sözleşmesinde tekrar edilmiş olması bu konuda yeterli değildir. Dairemizce, 6772 sayılı Yasada öngörülen ilave tediye alacağının toplu sözleşmesinde tekrar edilmiş olması durumunda, sözü edilen alacağın yasadan kaynaklandığı sonucuna varılmış ve yasal faiz yürütülmesi gerektiği kabul edilmiştir (Yargıtay 9.HD. 23.6.2009 gün 2009/4996 E, 2009/17848 K. ). Diğer yandan, alacağın bir kısmının yasadan bir kısmının ise toplu sözleşmesinden doğması halinde, kural olarak yasadan ve toplu sözleşmesinden doğan miktarlar ayrı ayrı belirlenmeli ve yasadan kaynaklanan için yasal faize, toplu sözleşmesi sebebiyle ödenmesi gereken miktar yönünden ise işletme kredisi faizine karar verilmelidir. Somut olayda, davacının talep ettiği yakacak yardımı alacağı toplu sözleşmesinden kaynaklanmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu