Hukuk Dairesi 2016/5328 E. , 2019/1086 K."İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Kurumca tahakkuk ettirilen sosyal güvenlik destek primi borcunun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın konusu, yaşlılık aylığı alırken başlayan kendi nam ve hesabına bağımsız faaliyetten dolayı tahakkuk ettirilen sosyal güvenlik destek priminin iptalinin gerekip gerekmeyeceğine ilişkindir. Bazı hallerde dava devam ederken, dava açılmasından sonra meydana gelen bir nedenle dava konusu ortadan kalkabilir. Davanın konusuz kalması halinde, artık dava hakkında yargılama yapılmasına ve hüküm verilmesine gerek kalmaz....
Hukuk Dairesi 2022/3993 E. , 2022/4362 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVALILAR : 1-) SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI DAVA TÜRÜ : TESPİT Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarih, 2022/1 sayılı kararı uyarınca yeniden düzenlenen iş bölümüne göre; Sosyal güvenlik mevzuatı kapsamında kurum aleyhine açılan alacak ve tespit davaları verilen hükümlerin temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesine aittir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun anılan kararına göre, inceleme konusu karar, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu kararı uyarınca belirgin şekilde Dairemizin işbölümü alanı içine girmemekte, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre dosyanın YARGITAY 10....
Türkiye-Fransa arasında aktedilen Sosyal Güvenlik Sözleşmesinde, Türk sosyal güvenlik mevzuatına tabi olmadan önce, Fransa sosyal güvenlik rejimine tabi olunması halinde, Fransa sosyal güvenlik rejimine tabi olunan tarihin, Türkiye’de Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına ilk defa tabi olduğu tarih olarak kabul edileceği yönünde açık hüküm bulunurken; söz konusu Uluslararası sözleşmede, yurtdışında geçirilen çalışma sürelerinin, akit ülke mevzuatına göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilmesi aşamasında, hangi sigortalılık niteliğine göre borçlanılabileceği konusunda açık ve özel bir düzenleme de yer almamaktadır. Somut olayda; dosya içerisinde tercümesi ile birlikte yer alan 23.04.2014 günlü ........
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 03.04.2013 tarihinde açılmış olan eldeki davada, mahkemece verilen ilk karar, Dairemizin 08.02.2016 günlü ilamı ile özetle uyuşmazlığın, yaşlılık aylığından yapılan sosyal güvenlik destek pirimi kesintisinden kaynaklanmakta olduğu ve davacı hakkında davalı Kurumca yapılan aylık hesaplama ve intibak hükümleri çerçevesinde, aylığında hata olmadığı, ne var ki sosyal güvenlik destek primlerine ilişkin yasal düzenlemelerin de, yürürlükte bulundukları dönem içerisinde yasal oranlarla belirlenmekte olup, davacının yaşlılık aylığından yapılan sosyal güvenlik destek primi kesintilerinin, kesintilerin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan yasal hükümler esas alınarak belirlenmesi gerektiği, başka bir deyişle, 6645 sayılı Kanun ile getirilen %10 sosyal...
Davacı, davalı işverene ait işyerinde 29.03.2005-20.04.2005 ve 01.04.2006-20.06.2006 tarihleri arasında yönetici olarak çalıştığının tespitini talep etmiş, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, dosya kapsamından davacının 15.03.2004 tarihinden itibaren ..... emekli aylığı aldığı anlaşılmaktadır. 506 sayılı Kanunun 3/II-C maddesine göre, Kanunla kurulu sosyal güvenlik kurumlarından malullük veya emekli aylığı almakta olanlar 506 sayılı Kanuna tabi bir işte çalışmak istedikleri taktirde, aynı Kanunun 78. maddesine göre tespit edilen prime esas kazançları üzerinden 63. madde hükmüne göre sosyal güvenlik destek primi ödemeleri gerekir....
Sözü edilen sosyal sigortalılık, kişinin Anayasa’da ifadesini bulan temel sosyal haklardan olan sosyal güvenlik hakkına ilişkindir. Nitekim, Anayasa’nın 12. maddesine göre, herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Anayasa’nın 60. maddesinde ise, “herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, sosyal güvenlik hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı dokunulmaz ve feragat edilemez bir hak olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 6. maddesinde de, bu ilke aynen benimsenerek, çalışanların işe alınmalarıyla kendiliğinden sigortalı olduğu, bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamayacağı ve vazgeçilemeyeceği, sözleşmelere sosyal sigorta yardım ve yükümlerini azaltmak veya başkasına devretmek yolunda hükümler konulamayacağı belirtilmiştir....
Hukuk Dairesi 2014/25092 E. , 2015/22024 K."İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, 31.01.2007 tarihinden itibaren sosyal güvenlik destek primi tahakkuku ve buna bağlı yaşlılık aylığından yapılan kesinti işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Kuruma başvuruda geçirilecek süre zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.” hükmü 3. fıkra olarak eklenerek 5510 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan davalarda (hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç) dava açılmadan önce Kuruma başvuru zorunlu hale getirilmiştir. 25.10.2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu, 5521 sayılı Kanunu yürürlükten kaldırarak onun yerini almıştır. 7036 sayılı Kanunun 4. maddesinde de "...31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına başvurulması zorunludur....
(b) bendine tabi sigortalılara ilgili yılın Ocak ayında ödenen en yüksek yaşlılık aylığından alınabilecek sosyal güvenlik destek priminden fazla olamayacağı, sosyal güvenlik destek primine tabi olanların primlerinin, aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil edileceği hüküm altına alındıktan sonra Geçici 14. maddesinde, bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten önce iştirakçi veya sigortalı olanların, vazife malûllük, malûllük ve yaşlılık veya emekli aylığı bağlananlar ve bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından bu Kanun'la yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edileceği, ancak, bu Kanun'un 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlardan, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından alınacak belgelerle doğrulamak kaydıyla faaliyette bulunulmadığına ilişkin süreler hariç olmak üzere çalışılan süreleri için, sosyal güvenlik destek...
Uygulamada uzun vadeli sigortalı kolları için açılsa da davanın açılacağı sigorta dalları bakımından herhangi bir ayrım yapılmamaktadır(SÖZER, Ali Nazım: Türk Sosyal Sigortalar Hukuku, 3. Bası, ... 2017 s: 478-479). 6. Yurt dışı işyerinde çalışan işçinin sosyal güvenlik hakkı: 6.1.Sosyal Güvenlik Hakkının niteliği: Anayasa’nın 60. Maddesi uyarınca “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar”. Belirtmek gerekir ki; Sosyal devlet olmanın bir gereği ve sonucu, sosyal güvenlik hakkının tüm bireylere sağlanması ve güvence altına alınmasıdır. Sosyal güvenlik hakkı vazgeçilmez bir anayasal haktır ve kamu düzenindendir. 6.2.Sosyal devlet; bireylere belirli bir sosyal güvenlik hakkı ve asgari gelir düzeyi öngören, sağlık ve refah hizmetlerinden serbestçe yararlanma ve belirli bir yaşa kadar eğitim olanağı sunan, bir takım sosyal riskleri önleyici tedbirler alan devlet anlayışıdır....