Vakfı’na ait 1172 H. (1758 M.) tarihli vakfiyede galle, kız erkek ayrımı yapılmadan batın şartı (ön kuşakta sağ vakıf evladı varsa sonraki kuşakta bulunan evladın hak sahibi olmaması kuralı) ile evlada bırakıldığına göre, mahkemece geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen ...’nün cevap dilekçesi ekinde bulunan galle alan evlat listesinde adı geçen vakıf evlatlarının nüfus kayıtları dikkate alınarak bir soy ağacı çıkartılıp davacının bulunduğu kuşağın (batının) tam olarak belirlenmesinden sonra üst batında sağ evlat bulunup bulunmadığının denetime elverişli bilirkişi raporuyla tespit edilip, üst batında sağ evladın bulunması halinde yalnızca vakıf evladı, bulunmadığı takdirde ise galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yetersiz araştırma ve eksik inceleme sonucu davanın kabulü doğru görülmemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının vefat eden eşine ait taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ile olmazsa oturma hakkı tanınması istemine ilişkindir. ...Aile Mahkemesince, davanın taşınmazın sağ kalan eşe özgülenmesi istemine ilişkin olması nedeniyle Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi (HSYK kararı ile değişmekle ... Sulh Hukuk Mahkemesi) ise istemin, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti istemini de içerdiği gerekçesiyle tespit istemini 16/02/2012 tarihli celsede tefrik ederek, mahkemenin yukarıdaki esasına kaydettikten sonra, taşınmazın aile konutu olup olmadığının tespiti konusunda karar verilmesi gerektiği, bu konuda görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Galleye Müstehak Evlat Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava dilekçesinde, davacının mazbut vakıflar arasında yer alan 1172 H. tarihli ... oğlu ... ... Vakfı 'nın galleye müstehak evladı olduğunun tespiti istenmiştir. Davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacının mazbut vakıf olan 1172 H. tarihli ...oğlu .. ... Vakfı 'nın galleye müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir....
kolluk görevlileri tarafından saat 23.50'de yapılan inceleme sonucu düzenlenen araç tespit tutanağında araçta herhangi bir hasarın olmadığının ve araçta sürtünme ve çökme izine rastlanmadığının belirtildiği, kovuşturma aşamasında Mahkeme tarafından yapılan keşif sonucu düzenlenen 09.03.2016 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; olay yeri inceleme tarafından olay sonrası çekilen fotoğraflara göre motosikletin sol ve sağ tarafında bulunan ayak koyma pedallarının kapalı olduğunun, motosiklette genel itibariyle sanığın aracına ait renk görülmediğinin, keşif sırasında motosikletin arka yolcu için kullanılan pedalının yerden yüksekliğinin 44 cm olduğunun, otomobilin sağ kapısındaki çökme izinin bulunduğu yerin yerden yüksekliğinin 59-63 cm olduğunun, ölenin ağırlığı da dikkate alındığında sağ araç kapısındaki iz ile motosikletin sol pedalı yüksekliğinin birbiri ile aynı ölçülere gelmediğinin, aracın sağ ön kapı üzerindeki çökmenin dokunma ile olmasının mümkün olmadığının, zira fizik kuralı gereği...
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının davalı işyerinde 9.8.2001 tarihinde ayakta çalışırken tavandan sağ kalçasına taş düşmesi neticesinde yaralandığı, olaydan sonra davalı işveren tarafından düzenlenen vizite kağıtlarında olayın iş kazası olduğunun kayıt altına alındığı ve dinlenen tanık beyanları ile de olayın davalı işyerinde çalışırken meydana geldiğinin ifade edildiği, 11.2.2005 tarihli Kurum müfettişlerince düzenlenen raporda ise, kazanın işçinin işini yaparken gerçekleşmiş olmasına rağmen kazalının fıtık olması nedeni ile, rahatsızlığın meydana gelen olay neticesinde mi yoksa işçinin bünyesinden mi kaynaklandığının doktor marifeti ile tespit edilmesi gerektiği, 506 sayılı Yasa'nın 10. maddesi uyarınca yapılacak bir işlem olmadığı yönünde görüş bildirildiği, mahkemece üç kişilik bilirkişi heyetinden alınan 3.12.2006 tarihli rapor ile davacının işyerinde işini yapmak isterken meydana gelen olayın iş kazası olduğunun tespiti yönünde görüş bildirildiği, 15.9.2010 tarihli Adli Tıp...
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/12/2014 NUMARASI : 2013/729-2014/691 Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – 1-Davalılar murisine ait veraset ilamında mirasçılar arasında yer alan Şaban Ofluoğlu'nun sağ olup olmadığı araştırılarak sağ ise kendisine, ölü olduğunun tespiti halinde ise veraset ilamı taraflardan alındıktan sonra tespit edilecek mirasçılarına gerekçeli karar ile temyiz dilekçesi tebliğ edilip temyiz süreleri de beklendikten, 2-Davalı mahkemenin gerekçeli kararı ile davacı idarenin temyiz dilekçesi...
in sağ olup olmadığının araştırılması, b) Sağ olduğunun anlaşılması halinde tebligata elverişli mernis adresinin Dairemize bildirilmesi, c) Ölü olduğunun anlaşılması halinde ise ölüm kaydının düşülmesinin sağlanarak mirasçılarının ve bu mirasçıların mernis adreslerinin tespiti ile Dairemize bildirilmesi, 3- (1) ve (2) nolu kararlar yerine getirilerek Dairemizce duruşma günü tebliği için taraf sayısınca gerekli olan tebligat giderinin mahkemenizce tespiti ile bu tebligat giderini ve dosyanın Yargıtay'a gönderilmesi için giderin gider hesabına yatırılması aksi takdirde HUMK 438.maddesi gereğince mürafaa talebinin dikkate alınmayarak temyiz incelemesi yapılacağının da davacı vekilinin tebliği ve bütün bunlardan sonra dosyanın Dairemize gönderilmesi için mahallinde geri çevrilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
Dava konusu olayın; iş yerinde bulunduğu sırada ve işin görülmesi sırasında meydana geldiği ve olay sonrası düzenlenen 26.12.2002 tarihli hastane rapora göre davacıda sağ el ve sağ ayak uyluk medialinde ... yanığına bağlı akatris dokusu tespit edilmiş olması nedeni 506 sayılı Yasanın 11 maddesinde düzenlenen sigortalıyı bedence ve ruhca arızaya uğratan olay koşulu gerçekleşmiş olması nedeni ile sözkonusu arızanın tedavi süresinin uzun yada kısa oluşuna ve sigortalıda sürekli iş göremezlik durumu oluşturup oluşturmadığına bakılmaksızın olayın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcıın istek halinde davacıya iadesine, 07.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Vakıflarda tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespit edilebilmesi için, öncelikle vakfeden ile soybağının kanıtlanması, sonra da vakfiyede öngörülen koşulların gerçekleşmesi gerekir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelere göre davacı ...'ın ... vakfının evladı ve kesinleşen yargı kararı ile de babasının, adı geçen vakfın tevliyete ehil vakıf evladı olduğu anlaşılmaktadır....
Birleşen dava yönünden yapılan temyiz incelemesinde, Dava, tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 3. maddesine göre mülhak vakıf, mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş olan yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilmiş ve bu kişiler tarafından yönetilen vakıflardır. Tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilebilmesi için öncelikle vakfeden ile soybağının ispatlanması sonra da vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir. Tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti mahkemeye, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 6. maddesi gereğince atama (tevcih) ise davalı idareye ait bir görevdir. Dava konusu ......