Anayasası'nın kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını düzenleyen 135. maddesinde, "...Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla konulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir......
Anayasası'nın kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını düzenleyen 135. maddesinde, "...Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla konulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir......
Odalar ile Birliğin teşkili, bunların yurt içindeki ve yurt dışındaki faaliyetleri, organları, organların görevleri, toplantıları, karar alış usulleri, gelirleri, giderleri, seçimi, seçilme yeterlilikleri, seçimlerin yapılış usulü, fesih, tasfiye ve iptale ilişkin hususlar, mesleki sicil, hizmet bedellerinin ve aidatların tespiti, disiplin cezaları ile infaz ediliş usulleri, odalar ve Birlik ile ilgili diğer iş ve işlemlere ilişkin yönetmelik hazırlanır, Sağlık Bakanlığının uygun görüşü alındıktan sonra Resmî Gazete’de yayımlanır."...
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 16/06/2020 tarih ve E:2015/1269, K:2020/2018 sayılı kararıyla; dava konusu düzenlemenin, yalnızca oda üyelerine yönelik bir düzenleme olmadığı doğrudan davacının kendi üyesi oda, birlik ve federasyonlara uygulanma olanağı bulunması nedeniyle dava konusu Yönetmeliğin iptalini istemekte menfaatinin bulunduğu sonucuna varılmış, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 12. maddesinin 1. fıkrası, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (m) bendi, 23. maddesinin 1. fıkrası ile 4. fıkrasının (d) bendi, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu'nun 3. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi, 7. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi, 8. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu'nun 9. maddesinde yer alan kurallar aktarılarak, Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin incelenmesinden; dava konusu Yönetmeliğin dayanağı olan 5684 sayılı Kanun'da, sigorta...
İNCELEME VE GEREKÇE: İLGİLİ MEVZUAT: 1982 Anayasası'nın "Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları" başlıklı 135. maddesinin 1. fıkrasında, "Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir." düzenlemesine yer verilmiştir. 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun "Odalar, nitelikleri ve faaliyet sınırı" başlıklı 14. maddesinin 1. fıkrasında; "Serbest muhasebeci mali müşavirler ve yeminli mali müşavirlerin odaları ayrı ayrı kurulur....
ve yerlerine yenilerinin seçtirileceği kurala bağlanmıştır. 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun "Odalar, nitelikleri ve faaliyet sınırı" başlıklı 14. maddesinde ise serbest muhasebeci mali müşavirler ve yeminli mali müşavirler odalarının, bu Kanun'da yazılı esaslar uyarınca meslek mensuplarının ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, bu mesleklerin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve iş sahipleri ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlâkını korumak maksadıyla kurulan, tüzelkişiliğe sahip, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları oldukları ve odaların, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamayacakları düzenlenmiştir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) işaretli bendinde; idari davaların idari işlemler hakkında yetki, sebep, şekil, konu ve maksat yönlerinden...
Madde 135- Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir. Ülkemizde değişik meslek kollarında faaliyet gösteren çok sayıda kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu bulunmaktadır....
Anayasa Mahkemesi'nin 22/06/2021 tarih ve 31519 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 29/04/2021 tarih ve E: 2020/80, K: 2021/34 sayılı kararıyla, 1-Kanun’un Ek 1. maddesinin ikinci fıkrasının “Odalar ile Birliğin teşkili, bunların yurt içindeki ve yurt dışındaki faaliyetleri, organları, organların görevleri, toplantıları, karar alış usulleri, gelirleri, giderleri, seçimi, seçilme yeterlilikleri, seçimlerin yapılış usulü, fesih, tasfiye ve iptale ilişkin hususlar, mesleki sicil, hizmet bedellerinin ve aidatların tespiti, disiplin cezaları ile infaz ediliş usulleri, odalar ve Birlik ile ilgili diğer iş ve işlemlere ilişkin yönetmelik hazırlanır,…” düzenlemesi yönünden, Anayasa’nın 135. maddesinin birinci fıkrasına göre tüzel kişiliğin kanunla kurulabilmesinin, bunu öngören kanuni düzenleme yapılmasını gerekli kıldığı, nitekim 5193 sayılı Kanun’un ek 1. maddesinin birinci fıkrasında da bu Kanun’a tabi meslek mensuplarının Odalar ve Birlik olmak üzere kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarını...
Bunlardan hiyerarşi, merkezî yönetim içinde yer alan örgütler ve bunlara bağlı birimler arasındaki, idari vesayet ise merkezi yönetim ile yerinden yönetim kuruluşları arasındaki bütünleşmeyi sağlamaktadır. Meslek kuruluşları ve üst kuruluşları, üstlendikleri hizmetler itibarıyla Anayasamızda kamu kurumu niteliğinde birer kamu tüzel kişisi olarak yer almışlardır. Bu nitelikleri itibarıyla, idari teşkilat bütünü içerisinde kamu idareleri, kamu kurumları yanında meslek kuruluşları olarak ayrı bir kategoriyi oluşturmaktadırlar. Meslek kuruluşları da idari teşkilat bütünü içerisinde yer alan kurum ve kuruluşlar gibi Devletin gözetim ve denetimine tabidirler. Genel olarak kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları üzerindeki devlet denetiminin bir vesayet yetkisi olduğu kabul edilmektedir. Ancak, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında uygulanması gereken vesayet, Anayasa'nın 127. maddesinin beşinci fıkrasında öngörülen vesayet yetkisinden farklıdır....
Bölge Adliye Mahkemesince, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunun 54/4.maddesi uyarınca Esnaf ve Sanatkârlar meslek kuruluşlarının, başkan veya başkan vekili ile genel sekreterin müşterek atacakları imzalarının bağlayıcı olduğu, dava konusu resmi senette davalı banka lehine verilen ipotekte Odalar Birliği başkanının imzasının bulunmasına rağmen Odalar Birliği genel sekreterinin imzasının bulunmadığı gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne ilişkin verilen karar usul ve yasaya aykırı bulunarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/(1)-b-2.maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir. İşbu karara karşı, davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur. Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı olarak davacıya ait taşınmazlar üzerine davalı lehine konulan ipoteklerin kaldırılması istemine ilişkindir....