Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi’nin 04.07.2012 gün ve 2012/26237 sayılı kararında (2010/16997 Esas 2012/26237 Karar sayılı karar) yarısından fazlasına iştirak suretiyle kurulan kuruluş, kurum, ticaret ve sanayi odaları ve borsaları ile satın alınıp belediyelere bağlanan müesseselerin kanun kapsamına alındığı, 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanununun 4. maddesi ile odaların tanımının yapıldığı ve tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları olduklarının belirtildiği, şu halde TOBB'ne yapılan hisse devrine rağmen Birliğin ilave tediye ödemesi yapacak meslek kuruluşu olduğu ve ilave tediye ödemesi yapabilecek kuruluşların davalı şirketler toplam payının %50’nin üzerinde bulunduğu, bu nedenle devir öncesi ve sonrası ilave tediye yükümlülüğünün değişmeyeceği gerekçesiyle ilave tediye alacağı yönünden direnme kararı verilmiştir. Direnme kararını davalı şirket vekili temyiz etmiştir....

    kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu olduğuna ilişkin belirleme dışında görevlilerinin odanın para ve malları üzerinde işledikleri eylemleri sebebiyle kamu görevlisi gibi cezalandırılacağına ilişkin hüküm bulunmadığı, her ne kadar 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İle Odalar ve Borsalar Kanunu'nun 76. maddesinde "Odalar, borsalar ve Birliğin organ üyeleri ile personeli, görevlerini yerine getirirken görevleriyle ilgili suç teşkil eden fiil ve hareketlerinden, bu kuruluşların paralarıyla para hükmündeki evrak, senet ve sair varlıkları ile muhasebe ve muamelata ilişkin her çeşit defter ve evrak ile ilgili olarak işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi olarak cezalandırılırlar" denilmişse de; aynı Kanun'un 3. maddesinin (b) bendinde yapılan "oda" tanımında, bu ibareden ticaret ve sanayi odası, ticaret odası, sanayi odası ve deniz ticaret odasının anlaşılması gerektiğinin belirtildiği, dolayısıyla bu kapsam dışında kalan ve 6235 sayılı Kanun'a tabi olan İnşaat Mühendisleri...

      "; "Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları" başlıklı 135. maddesinin 1. fıkrasında, "Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzelkişilikleridir." hükümlerine yer verilmiştir. 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu'nun 2. maddesinde, "Birliğin kuruluş amacı ile yapamayacağı faaliyetler ve işler aşağıda gösterilmiştir....

        Anayasanın 135. maddesinde; kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarının, belli meslek mensuplarının müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında ve gizli oyla seçilen kamu tüzel kişileri oldukları belirtilmiş; 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 15/1-a bendinde ise, oda üye mevcudunun 100'ün altına düşmesinin fesih sebebi olduğu hükme bağlanmıştır....

          Anayasanın 135. maddesinde; kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarının, belli meslek mensuplarının müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında ve gizli oyla seçilen kamu tüzel kişileri oldukları belirtilmiş; 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 15/1-a bendinde ise, oda üye mevcudunun 100 ün altına düşmesinin fesih sebebi olduğu hükme bağlanmıştır....

            Davanın yasal dayanağı olan ve 01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Kanunun 24’üncü ve 25’inci maddelerinde kendi adına ve hesabına çalışanlar olarak nitelendirilen bağımsız çalışanlardan kanunla kurulu meslek kuruluşlarına yazılı olan gerçek kişiler, meslek kuruluşuna yazılarak çalışmaya başladıkları tarihten itibaren zorunlu sigortalı sayılmış iken, anılan maddelerde 2229 sayılı Kanun ile yapılan ve 04.05.1979 günü yürürlüğe giren değişiklik ile meslek kuruluş kaydı zorunluluğu kaldırılarak, kendi adına ve hesabına çalışma olgusu sigortalılık niteliğini kazanmak için yeterli kabul edilmiştir....

              Mahkemece; davacının Kurumdaki şahsi sicil dosyaları, oda kayıtları ve bu kayıtların tetkikine ilişkin Kurum evrakları ve vergi kaydı celbedildikten sonra, deliller hep birlikte değerlendirilerek, davacının talep ettiği dönemde 1479 sayılı Yasa kapsamında ... sigortalılığına ilişkin olarak Kurum işlemi veya kabulü açıklığa kavuşturulmalı, dava konusu uyuşmazlık hiçbir kuşku ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilmeli ve davacının kendi nam ve hesabına çalışmasına ilişkin 1479 sayılı Kanunun 26. maddesinde düzenlenen, “sosyal güvenliğin vazgeçilmez ve kaçınılamaz” kamusal yapısı gereği yöntemince ve re’sen araştırma yapılarak, zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesi gereken dönem, kuşku ve duraksamaya neden olmayacak şekilde tespit edilmeli, sigortalı kabul edilmesi gereken dönemler belirlendikten sonra, hasıl olacak sonuca göre de yaşlılık aylığı bağlama koşulları değerlendirilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya...

                belgelerden anlaşılacağı üzere, yevmiye ve yol ile diğer açıklamalarla toplamda 11.778,71TL davalıya ödeme yapıldığını, bu rakamın taraflarınca yapılan inceleme sonucunda tespit edildiğini, bu rakamın artma imkanın da olduğunu, bunlara ek maaş ve diğer ödemelere ilişkin evrak asıllarının müvekkilin meslek odasında olduğunu, yerinde hakkıyla inceleme yapıldığında gerçek bir tespit yapılabileceğini belirterek Ankara 18....

                kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir....

                  Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelikte milli park, tabiat parkı, tabiat anıtı, tabiatı koruma alanı ve sulak alanların tescil, onay ve ilanı ile tabiat varlığı, doğal sit alanı ve özel çevre koruma bölgelerinin tespit, tescil, onay, değişiklik ve ilanına dair usul ve esasların belirlendiği; dava konusu Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin iptali istenilen düzenlemeleriyle, anılan Yönetmelikte bazı değişiklikler yapıldığı; iptali istenilen bu düzenlemelerin, davacı Barolar Birliğinin tüzel kişiliğinin hak ve menfaatlerini doğrudan etkilemediği gibi, avukatlık mesleğine yönelik herhangi bir düzenleme de getirmediği; 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 76. ve 95. maddelerinde barolara verilen "hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak" görevinin ise barolara avukatlık mesleği ile ilgili meşru, güncel ve...

                    UYAP Entegrasyonu