Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında zimmet suçundan kamu davası açıldığı, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu'nun 58. maddesi gereğince esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları üzerinde ilgili bakanlığın gözetim ve denetim yetkisi olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK'nın 234/1-b maddesi gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için Ticaret Bakanlığının dava ve duruşmalardan haberdar edilmesi gerektiği, diğer yandan aynı Kanun'un 260/1. maddesine göre kamu davasından haberdar edilmemiş bulunup da katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olanların kanun yollarına başvurma haklarının bulunduğu gözetilerek hükmün bildirilmesinin gerektiği, ancak dosyada ilgili bakanlığın duruşmadan haberdar edildiğine ilişkin bilgi ve belgelere rastlanmadığının anlaşılması karşısında; evvela davanın...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında zimmet suçundan kamu davası açıldığı, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu'nun 58. maddesi gereğince esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları üzerinde ilgili bakanlığın gözetim ve denetim yetkisi olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK'nın 234/1-b maddesi gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için Ticaret Bakanlığının dava ve duruşmalardan haberdar edilmesi gerektiği, diğer yandan aynı Kanun'un 260/1. maddesine göre kamu davasından haberdar edilmemiş bulunup da katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olanların kanun yollarına başvurma haklarının bulunduğu gözetilerek hükmün bildirilmesinin gerektiği, ancak dosyada ilgili bakanlığın duruşmadan haberdar edildiğine ilişkin bilgi ve belgelere rastlanmadığının anlaşılması karşısında; evvela davanın...

      Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Türk Ticaret Kanun'un gerek 11.gerekse 15.maddesinde öngörülen sınırı belirleyen Bakanlar Kurulu kararı ise 21.07.2007 yürürlük tarihli, 207/12362 sayılı Bakanlar Kurulu kararı olup, söz konusu Bakanlar Kurulu kararı:"Esnaf ve sanatkâr ile tacir ve sanayicinin ayrımı MADDE 1 – (1) 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 63 üncü maddesi ile 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 12 nci ve 17 nci maddelerinin uygulaması bakımından;a) Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun tespit edeceği ve Resmî Gazete’de yayımlanacak esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunanlardan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun...

      Anlaşılacağı üzere, değişiklikten önce meslek odası bulunan meslek mensubundan bağlı olduğu meslek odasından ilgili işletmede çalıştığına ilişkin belge alınırken, yapılan değişiklik ile sadece meslek odasına kayıtlı olduğuna ilişkin belge isteneceği düzenlenmiştir. 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun 3. maddesinde, "gıda işletmecisi", kâr amaçlı olsun veya olmasın kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişiler tarafından gıdanın üretimi, işlenmesi ve dağıtımının herhangi bir aşamasında kontrolü altında yürütülen faaliyetlerin, mevzuat hükümlerine uygunluğundan sorumlu olan gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanmış; 22. maddesinde, gıda, gıda ile temas eden madde ve malzeme ve yem ile ilgili faaliyet gösteren işletmecilerin, kendi faaliyet alanının her aşamasında bu Kanun'da belirtilen şartları sağlamak ve bunu doğrulamakla yükümlü olduğu; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasını sağlamak için, gıda ve yem işletmecilerinin...

        maddesinin (c) bendinde, geçici olarak meslekten alıkoyma cezası alanların ceza süresi içinde Türkiye'nin hiçbir yerinde muayenehane açamayacakları, herhangi bir yolla mesleği uygulayamayacakları, resmi kurum ve kuruluşlarda mesleği yürütemeyecekleri hükmüne yer verilmiştir. Öte yandan Anayasanın Kamu Kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları hakkındaki 135. maddesinin 2. fıkrasında, kamu kuruluşlarında asli ve sürekli görevlerde çalışan meslek mensuplarının meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti olmadığı belirtilmiştir. Bu durumda olup da meslek kuruluşlarına üye olmayanlar hakkında meslek kuruluşlarının disiplin cezası verme yetkisinin söz konusu olmayacağı açıktır....

          Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Borsalar Kanunu'nun 10. ve 32. maddelerine istinaden adreslerinin ve durumlarının tespit edilememesi nedeniyle, odadaki üyelikleri askıya alınan ve Oda Yönetim Kurulu Kararı'nı takip eden yıl başından itibaren 2 yıl sonunda oda kaydı silinerek, sicil kaydı silinmek üzere müdürlüklere bildirilen şirketlerden olduğu gerekçesiyle, 6102 s. TTK'nin Geçici 7. maddesi gereğince Ticaret Sicil Müdürlüğü'nden terkin edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 5 yıllık hak düşürücü süre itirazında bulunulmuş ve terkin sebebi olarak 5174 s. Kanun'un 10 maddesine göre adreslerinin ve durumlarının tespit edilememesi nedeniyle, oda kaydının silinmiş olması gösterilmiş ise de; Yargıtay . HD’nin 22/03/2022 gün ve ... E. ......

            ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 20. maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler.” düzenlemesi ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı gereği davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 24 ve 25. maddeleridir. 01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Kanunun 24 ve 25. maddelerinde “...kendi adına ve hesabına çalışanlar olarak nitelendirilen bağımsız çalışanlardan kanunla kurulu meslek kuruluşlarına yazılı olan gerçek kişiler...”, “meslek kuruluşuna yazılarak çalışmaya başladıkları tarihten itibaren” zorunlu ...... sigortalısı sayılmışken, anılan...

              Hükmün, davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....

                Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosya kapsamı incelendiğinde, 2010 yılı Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin yapılan denetimde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen 27.04.2010 tarihli kapasite raporu dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucu eksik işçilik tahakkuk ettirildiği, bilirkişi raporu doğrultusunda mahkemece, süt toplayan işçilerin asgari işçilik hesabına tam olarak katılması ile belirtilen kapasite raporu nazarında, davacının aylık ortalama 14 işçi bildirmesi gerektiği, diğer taraftan benzer işyerlerinden yapılan bildirimlerde dikkate alındığında, kurum işleminin yerinde olmadığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de; söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır....

                  ile işletme hesabına göre defter tutan ve bu Kararın (a) bendinde belirtilenlerin dışında kalanların tacir ve sanayici sayılmaları ile ticaret siciline ve dolayısıyla Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin bünyesindeki odalara kaydedilmeleri kararlaştırılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu