Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereğince aracın sürücüsü ve işletenine rücu hakkının olduğunu, bu nedenle davanın anılan kişilere ihbar edilmesi gerektiğini, davacıların gerekli belgelerle başvurmadıklarını, davanın açılmasına neden olmadıklarını, ZMSS poliçesi limitlerine kadar sorumlu olduklarını, maluliyet oranının kaza sonucu oluşan arazlarla illiyetinin ispatlanması gerektiğini, meslekte kazanma gücü kaybının tespiti için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesine sevk edilmesi gerektiğini, davacının zararının aktüer incelemeyle tespitinin gerektiğini, TRH 2010 tablosu baz alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, dolaylı zararların dikkate alınmaması gerektiğini, davacının işgöremezlik ödeneği alıp almadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının kask takmaması nedeniyle kusur indirimi yapılması gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    Maddesi gereğince aracın sürücüsü ve işletenine rücu hakkının olduğunu, bu nedenle davanın anılan kişilere ihbar edilmesi gerektiğini, davacıların gerekli belgelerle başvurmadıklarını, davanın açılmasına neden olmadıklarını, ZMSS poliçesi limitlerine kadar sorumlu olduklarını, maluliyet oranının kaza sonucu oluşan arazlarla illiyetinin ispatlanması gerektiğini, meslekte kazanma gücü kaybının tespiti için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesine sevk edilmesi gerektiğini, davacının zararının aktüer incelemeyle tespitinin gerektiğini, TRH 2010 tablosu baz alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, dolaylı zararların dikkate alınmaması gerektiğini, davacının işgöremezlik ödeneği alıp almadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının kask takmaması nedeniyle kusur indirimi yapılması gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

      Davacının Ankara Kocatepe SSGM'nin raporu ile maluliyet oranı %14,2 olarak tespit edildiği, itiraz üzerine Yüksek Sağlık Kurulu tarafından 25/02/2019 tarihli raporla maluliyet oranının yine %14,2 olarak tespit edildiği ve kontrol muayenesinin gerekli olmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. Kazanın oluşumundaki kusur oranının belirlenmesi açısından konusunda uzman iş güvenliği uzmanı bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 12/11/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda davacının kusur oranının % 40 davalı T3'nin kusur oranının ise %60 olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasında kusur oranlarının tespiti hususu uyuşmazlık konusudur....

      işçinin ihlal ettiği yasa ve mevzuat hükümleri dikkate alındığında davacıya verilen kusur oranının yalnızca %5 olarak belirlenmesinin kabulünün mümkün olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2019/163- 2019/489 DAVA KONUSU : Tespit KARAR : Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı şirket vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3 tarafından Ankara 11. İş Mahkemesinde açılan davada T5 Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının 10/09/2018 tarih ve 308994/17/İR/17 sayılı raporuna itiraz ettiklerini, bu raporda belirtilen kusur oranlarını kabul etmediklerini, ilgili düzenlenen rapordaki müvekkili şirketin sorumluluğuna ve belirlenen kusur oranlarına itiraz ettiklerini beyanla tarafların kusur oranlarının tespit edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, ...İcra Müdürlüğü’nün ... Esas sayılı dosyasında, davalıya ait, sevk ve idaresindeki araca, müvekkilinin maliki olduğu aracın çarptığından bahisle toplam 12.229.24 TL tazminat alacağının tahsili için ödeme emri gönderildiğini, süresinde itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, hasar miktarı fahiş olup, kusur oranının değişme ihtimalinin bulunduğunu, ayrıca, davacının trafik sigortasından tahsil ettiği 5.000.00 TL’nı icra dosyasına bildirmediğini belirterek, davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

        Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 0,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 8.7.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....

          Büyükşehir Belediyesi olduğunu, belirli aralıklarla rögar kapaklarının müvekkili İdare tarafından kontrol edildiğini, müvekkilinin sorumluluklarını yerine getirdiğini, kusur oranlarının tespiti ile rögar kapağının müvekkiline ait olduğunun tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, değer kayıplı davanın reddine,hasar nedeniyle tazminat talepli davanın kabulüyle 3.600 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

            dan davacının maluliyet oranı konusunda heyet raporu alınmasını, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesi ve belirlenecek kusur oranına göre maddi tazminat miktarının tespiti gerektiğini, tazminat hesaplamasının hazine müsteşarlığına kayıtlı bir sigorta aktüeri tarafından yapılmasını, meydana gelen sakatlığın kalıcı hale gelip gelmediği de tespit edilmesi gerektiğini, kaza tarihinden itibaren avans faizi talebi yerinde olmadığını, davacıların dava tarihinden önce müvekkil sigorta şirketine başvuruda bulunmadığını temerrüdün söz konusu olmadığını, müvekkil şirketin dava konusu talepten sorumlu olduğu kanaatine varılması halinde müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceği kanaatinde olduklarını, haksız davanın reddini, aksi halde belirttikleri şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesini, kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf yükletilmesini talep etmiştir...

              Dava konusu trafik kazası nedeni ile tarafların kusur oranlarının tespiti ve tazmin edilebilecek miktarın hesaplanması amacı ile Kusur ve Aktüer bilirkişi marifeti ile bilirkişi raporu düzenlenilmesine karar verilmiş, bilirkişi heyetince sunulan 22/03/2022 tarihli raporda, ... plakalı araç sürücüsü ...'...

                UYAP Entegrasyonu