"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Demirköy Cumhuriyet Başsavcılığının 28.06.2010 gün 2010/2 sayılı davanamesinde, Şefika Özbey'in 05.11.1990 olan doğum tarihinin 01.07.1988 ve ... olan anne adının da Sülhiye Güler olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: ...'nın 28.06.2010 gün, 2010/2 sayılı davanamesinde, Şefika Özbey'in 05.11.1990 olan doğum tarihinin 01.07.1988 ve ... olan anne adının iptali ile Sülhiye Güler olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
'ın nüfus kayıtlarında "..." olan anne adının "..." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde; davacının, babası ... ... 'ın annesi ve aynı zamanda babaannesinin gerçekte ... olmasına rağmen nüfusa büyükbabası ...'ın diğer eşi ... olarak yazıldığını ileri sürerek, bu hatanın düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davaya katılanların beyanları ve dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın nüfus kütüğündeki anne kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğunu, Türk Medeni Kanununun 282. maddesine göre "çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kurulur" hükmü gereğince çocuğu doğuran kadının anne olduğunun tespiti istemi ile açılan dava soybağı değil, doğuran kadının tespitine ilişkin olduğunu, bu nedenle davanın nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1- a maddesine göre nüfus kaydının düzeltilmesi davalarının da asliye hukuk mahkemesinde açıldığını, yerel mahkemenin bunun aksini değerlendirdiğini, ancak bu ihtimalde dahi yapılması gerekenin dosyanın görevsizlik kararı ile Aile Mahkemesine gönderilmesi olduğunu, yine sundukları Yargıtay ilamında da açıkça karara bağlandığı üzere DNA testinin gelinen noktada zorluğu ve masraflı olacağı da dikkate alınarak pek çok kişi tarafından bilinen bu hususun tanık beyanı ile ispatı ile yetinilmesini, zorunlu...
NÜFUS KAYDININ DÜZELTİLMESİ DAVASINÜFUSTA BABA ADININ DÜZELTMESİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 27 ] 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 7 ] 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 14 ] 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 35 ] 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 38 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "nüfusta baba adının düzeltmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 3.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 11.03.2009 gün ve 2008/275 E.-2009/102 K. sayılı kararın incelenmesi davalı idare temsilcisi tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 21.01.2010 gün ve 2009/9994 -2010/363 sayılı ilamı ile; ("...Dava dilekçesinde, davacı vekili, davacının babasının "Y...." olan adının "Y.... K...." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulü yönünde karar verilmiştir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacıların murisi T27 ile Nuriye Önal'ın ana baba bir kardeş olduklarının tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı T22 vekili tarafından istinaf edilmiştir. Dava, nüfus kayıtları arasında kardeş bağı bulunmayan Hanife ile Nuriye'nin kardeş oldukları iddiasına dayalı olarak tespit istemine ilişkindir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının veya yokluğunun tespit davası yoluyla mahkemeden istenebileceği, Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesinin 2. fıkrasında ise, " nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kanıtla ispat edilir. " hükmü içermektedir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin dava da kamu düzeni ile yakından ilgilidir....
nın anne ve babası olan davalılar Remziye ve ... adına nüfusa kaydettirdiklerini, 2005 yılında nikah yaparak evlendiklerini belirterek, davalı Figen Yaşar'ın nüfus kayıtlarında hatalı olan anne ve baba adının düzeltilmesi istemiyle dava açmışlardır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 4. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun “Vesayet” başlıklı üçüncü kısımı hariç olmak üzere “Aile Hukuku” başlıklı İkinci Kitabından (m.118 ilâ 395 arası) kaynaklanan davalara bakmak görevi aile mahkemelerine aittir. Bu nedenle, TMK'nın “hısımlık” başlıklı 282 ilâ 363. maddeleri arasında yer alan soybağına ilişkin davalar, aile mahkemeleri tarafından çözümlenmelidir. Diğer taraftan, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi gereğince, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkin davalara bakmak görevi ise asliye hukuk mahkemelerine ait bulunmaktadır....
Görülüyor ki, bunların arasında malikin doğum tarihi ile ana adı yer almamıştır. Dolayısıyla, tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet, tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa, bu hatanın Tüzüğün 87.maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine, o maddedeki kurallar araştırılarak idarece düzeltilmesi gerekir. Böyle olunca, mahkemece doğum tarihi ve ana adının tapu kütüğüne yazılması isteminin kabulü doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK.nun 438/VII.maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Görüldüğü üzere; soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi “doğru” olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra “soybağının reddi davası” ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının “gerçek durumu” yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiğinden söz edilmesi gereklidir....
un nüfus kaydında "..." olan anne adının "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde müvekkilin anne baba bir kardeşi olarak kayıtlı bulunan davalı ...'in gerçek annesinin adının ... olduğunu ileri sürerek nüfus kaydında "..." olan anne adının "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davaya katılanların beyanları ve dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davanın kabulüne, davalının anne adının ... olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava 1970 doğumlu davalı ...'nin gerçeğe aykırı olarak nüfusa tescil edilen ana ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dava Asliye Hukuk Mahkemesinde Cumhuriyet Savcısı ve Nüfus Müdürlüğü temsilcisi huzurunda görülmüş ve mahkemece "nüfus kaydının düzeltilmesi davası" olarak nitelendirilerek kaydın iptaline karar verilmiştir. Bu haliyle temyiz incelemesi 18. Hukuk Dairesinin görev alanındadır. Ancak anılan Daire Başkanlığınca da görevsizlik kararı verilmiş olduğundan görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yüksek Başkanlar Kuruluna gönderilmesine karar verildi....