Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememizce yapılan değerlendirme ve dava dilekçesi içeriğine göre; menfi tespit davası ile iptali istenilen İstanbul Anadolu ------- İcra Dairesinin ---------- Esas sayılı dosyasına ilişkin itirazın iptali davasının, İstanbul Anadolu -----. Asliye Ticaret Mahkemesinin--------- Karar sayılı dosyası görüldüğü ve karar verildiği, iş bu davamızın itirazın iptali davasından sonra açılmış olduğu, itirazın iptali davasının genel hükümlere göre görülen bir dava olması sebebiyle takipte borçlu gösterilen tarafın takibe itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı olmadan bütün savunma sebeplerini itirazın iptali davasında ileri sürebildiği, bu nedenle itirazın iptali davası açıldıktan sonra aynı takip dosyasına ilişkin davacı tarafın menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı görülmekle, davanın HMK 114-1/h ve 115-1/3 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/162 Esas KARAR NO : 2023/553 DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 08/03/2023 KARAR TARİHİ : 05/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket görevlilerince yapılan kontrollerde, davalının kullanımındaki dava konusu tesisatta kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, yapılan tespit üzerine, EPDK mevzuatı ve yönetmelik hükümleri uyarınca kaçak tahakkuku tanzim edildiğini, davalı borçlu yanın, takip dayanağı faturayı ödememesi üzerine, aleyhine ... 34. İcra Müdürlüğünün ......

      Davacı tarafça daha sonra menfi tespit davası açılmıştır.Ancak bunun öncesinde yapılan takip nedeniyle itirazdan dolayı ... tarafından İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2023/264 E.sayılı dosya ile dosyamız davacısı aleyhine itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Davacının menfi tespit davasının elektriğin kesilmemesine dair ihtiyati tedbir kararı sonrası tedbirin kaldırılmaması için süresinde açıldığı gözetildiğinde ,itirazın iptali davası varsa da aynı tahakkuk nedeniyle tedbir sonrası menfi tespit davası açılmasında davacının hukuki yararının bulunduğu açıktır. Bu sebeple itirazın iptali davası mevcutken aynı tahakkuk açısından açılan menfi tespit davasında davacının hukuki yararının bulunmadığı neden gösterilerek davanın reddine karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunmamıştır. Her iki davanın birleştirilmesi hususunun da usul ekonomisi açısından değerlendirilmesi gerekir....

        Bununla birlikte ticari nitelikteki itirazın iptali davalarında alacaklının itirazın iptali davası açmadan önce arabuluculuğa başvurmasının dava şartı olup olmadığı konusunda da öğretide çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Prof. Dr....

          Esas sayılı dosya alacağı olup bu alacağın itirazın iptaline konu olduğundan hem bu menfi tespit davasının konusu ile hemde itirazın iptali dosyasının konusunun aynı olduğundan, davacının itirazın iptali davası açıldıktan sonra menfi tespit davası açmasında hukuki yararın yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

            Menfi tespit davasında hukuki yarara dair çerçeve içerisinde; menfi tespit davasının konusu olan borç/alacak hakkında başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine ikame edilen itirazın iptali davasının mevcut olduğu durumlarda, her iki davadaki maddi vakıaya ilişkin tespitlerin birbirlerine etkilerinin kapsamının belirlenmesi zorunludur. Ayrıca somut uyuşmazlığın niteliği gereğince aynı borç/alacak için ikame edilen ve sıfatları farklı olmakla birlikte tarafları aynı olan itirazın iptali davası ile menfi tespit davasının birbirlerine etkilerinin kapsamının belirlenmesi, her iki dava arasındaki hukuki ilişkinin ortaya konulması önem arz etmektedir. 26. İtirazın iptali davası ile menfi tespit davası arasında derdestlik anlamında bir ilişki bulunmamaktadır....

              Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, aynı konu ile ilgili derdest itirazın iptali davası olduğu, itirazın iptali davası açıldıktan sonra menfi tespit davası açılmasında davacının hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.  Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, -- icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir. İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır. İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/161 Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmaktadır. İtirazın iptali davasının devamında tarafların 07.02.2014 tarihli borç tasfiye protokolü düzenledikleri görülmektedir ve itirazın iptali davasının halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık için itirazın iptali davası açıldığında aynı konuda menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Davacı bu davada ileri sürdüğü tüm itirazlarını itirazın iptali davasında da ileri sürme hakkına sahiptir. Bu durumda davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK.'nun geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.'nun 5236 sayılı Kanun'un 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/son maddesi gereğince mahkeme kararının gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

                    İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, ------- icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır. İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz....

                      UYAP Entegrasyonu