Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; SGK Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından olayın kazası olduğunun tespit edildiği, Maluliyet Daire Başanlığı'nın 28.12.2006 ve Yüksek Sağlık Kurulu'nun 19.01.2007 tarihli kararlarında davacının sürekli göremezlik oranının % 0 olduğunun tespit edildiği, davacı tarafça açılan maluliyet tespiti davasında(Kartal 1. İş Mahkemesi'nin 2007/284 esas 2011/853 karar sayılı) Adli Tıp 3. İhtisas Dairesi'nin 30.10.2009 ve Adli Tıp Genel Kurulu'nun 28.04.2011 tarihli kararlarında sürekli göremezlik oranının % 9.3 olduğunun tespit edildiği, asıl davada 24.10.2005 tarihli dava dilekçesi ile 1.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, 30.01.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminatın 30.858,31 TL olarak artırıldığı, davalı vekilinin ıslah dilekçesine karşı 10.02.2014 tarihinde zamanaşımı defiinde bulunduğu, 28.01.2014 tarihli birleşen dava dilekçesi ile(İstanbul 10....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, geçirdiği kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozma üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, davacının geçirmiş olduğu beyin kanaması rahatsızlığının kazası olduğunun ve davacının bu kazası neticesi meydana gelen maluliyetin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, 19/03/2015 tarihli karar ile istemin reddine karar verilmiş, davacının temyizi üzerine Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'nin (kapatılan) 22/02/2016 tarihli ilamı ile işverenin davaya dahil edilmesi, kazasının tespiti ve kaza tarihi itibariyle sürekli göremezlik oranının tespiti yönlerinden bozmaya karar verilmiştir....

      Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; kazası nedeniyle göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği kurumca yapılan müfettiş soruşturması sonucunda olayın kazası olmadığı kabul edildiğinden davacıya her hangi bir gelir bağlanmadığı anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....

        İş kazası olduğunun veya olmadığının tespitinde zamanaşımı olmayacağı gözetilerek işin esasına girilerek karar verilmesi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, murisinin 10.08.2002 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacı murisinin davalıya ait işyerinde çöp toplama işinde çalışırken rahatsızlanması sonucu ölümü ile sonuçlanan olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, murisin ölümü ile çalışma arasında uygun illiyet bağı bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir....

          Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacılara kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yapmak, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

            Hal böyle olunca, Mahkemece, davaya konu kazanın ne şekilde meydana geldiği, iddia edilen arazlarla tedavi kayıtları irdelenerek yaralanmanın varlığı ve niteliği araştırılmalı, kazası olup olmadığı açıklığa kavuşturularak, 506 sayılı Kanunun 11/A maddesinde sayılı ve sınırlı olarak belirtilen hal ve durumlardan birinde meydana gelip gelmediği belirlenmelidir. 2)- Dosyada mevcut hastane kayıtlarında, davacının tedavi için hastaneye başvuru tarihinin 29.08.1996 olarak belirtildiği anlaşılmakla, olayın kazası olduğunun tespiti halinde, kabule göre de kazasının gününe ilişkin bir tespit yapılmaksızın, 1996 yılı Eylül ayında geçirdiği kazanın kazası olduğuna dair hüküm kurulması isabetsiz olup, hakkında yeterli ve gerekli tüm soruşturma yapılan uyuşmazlık konusu olay; hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir....

              Şti. tarafından Aliağa İş Mahkemesinin 2017/131 Esas sayılı dosyası ile maluliyet oranının tespiti davası açıldığını, bu davanın da derdest olduğunu, kazası sebebiyle davacı adına açılan maddi manevi tazminat davası sürecinde davaya konu kazasının davacıda sebep olduğu sakatlanmanın daha ağır olduğunun anlaşıldığını, Aliağa İş Mahkemesinin 2017/131 Esas sayılı maluliyet oranının tespiti davası süreci incelendiğinde SGK tarafından %14,2 olduğunun tespit edilen sürekli göremezlik derecesinin 01.11.2018 tarihi itibariyle artma kaydına istinaden %30,2 olduğunun tespit edildiğinin görüldüğünü, işbu davanın halen devam ettiğini, her iki davanın taraflarının, konusunun aynı olması bu davada da aynı süreçlerin izlenecek olması ve usul ekonomisi ilkesi gereğince her iki davanın birleştirilerek karara bağlanmasını talep etmiştir. II....

                Davacı, 21.11.2002 tarihli kazası sonucu maruz kaldığı sürekli göremezlik oranının %30 olduğunun tespitini, aynı tarihten itibaren bağlanan gelirinin bu oran dikkate alınarak artırılmasını ve fark gelirin ödenmesi gerektiğinin tespitini istemiştir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda 19.08.2009 tarihli . . . . . . . . Raporu gözetilerek, dava konusu kazası nedeniyle sürekli göremezlik derecesinin %25 olduğunun tespitine, buna göre bağlanan gelirin artırılmasına ve farkın davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

                  Tarım Gıda Ürün.İhr.Tic. ve Nak.Ltd.Şti isimli yerinde; 05/09/2014 tarihinde geçirdiği kazanın 5510 sayılı Kanun'un 13.maddesine göre kazası olduğunun tespitine B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI ......

                    UYAP Entegrasyonu