WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Tedbiren Teslimi-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalıların, çocuğun tedbiren teslimi kararına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalıların, çocukla kişisel ilişki kurulması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı baba, çocuğu ile babaanne ve dede arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; dava dışı arsa sahibi Mustafa Manav ile 21.12.2010 tarihinde sözleşme imzalanabildiği, ortaklığın giderilmesi davasında verilen kararın infazı ve kiracıların tahliyesi için gereken sürelerin teslimi gereken tarihe eklenmesi gerektiğinden, arsa sahibine ait bağımsız bölümlerin 05.10.2010 tarihine 36 ay eklenmesi ile 05.10.2013 tarihinde teslimi gerektiği, asıl dava tarihinde yüklenicinin temerrüde düşmediği ve yükleniciye ait dairelerin teslimi konusunda sözleşmede kısıtlama öngörülmediği gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 09.02.2015 tarih ve 2014/7126 E., 2015/693 K. sayılı ilamıyla, dosya kapsamına göre .../... yüklenicinin, sözleşme konusu eseri tamamlayıp teslim edip etmediği hususunun taraflardan sorulup araştırılmadığı, sözleşmede, yükleniciye ait bağımsız bölümlerin devri için herhangi bir vade...

      Mükellef 2010 yılında Bs bildirimleriyle 7.777.412,00 TL tutarında mal teslimi veya hizmet ifasında bulunduğunu bildirmiş, ancak kendisine herhangi bir mal teslimi veya hizmet ifası yapıldığını bildirmemiştir. ii. 2011 yılında Bs bildirimleriyle 8.600.407,00 TL tutarında mal teslimi veya hizmet ifası bildirmiştir. Diğer mükelleflerce Ba bildirimleriyle 8.474.919,00 TL tutarında kendilerine mal teslimi veya hizmet ifasında bulunulduğu bildirilmiştir. Aynı yılda Ba bildirimleriyle 1.047.859,00 TL tutarında kendisine mal teslimi veya hizmet ifası yapıldığını bildirmiş, diğer mükelleflerce Bs bildirimleriyle 1.089.704,00 TL tutarında mal teslimi veya hizmet ifası bildirilmiştir. iii. 2012 yılında mükellef Ba-Bs bildirimi vermemiştir. Buna rağmen diğer mükelleflerce Ba bildirimleriyle 196.100,00 TL tutarında mal ve hizmet alındığı bildirilmiştir. iv....

        "İçtihat Metni"AHKEMESİ Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Tespit ve Teslimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm tereke tespit ve teslimi istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 24.06.2013 (Pzt.)...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Teslimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm terekenin teslimi istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.03.2013 (Pzt.)...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/02/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat, müdahalenin men-i ve araç teslimi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat talebinin reddine, araç teslimi ve müdahalenin men-i'ne ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 21/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, araç teslimi, araca vaki müdahalenin...

              Hukuk Dairesi'nin 15.12.2011 tarih, 2010/4232 E., 2011/7525 K. sayılı ilamıyla, diğer temyiz itirazlarının reddiyle davacı arsa sahibi kendisine bırakılan 4 nolu bağımsız bölümü 15.12.2004 tarihinde tapuda dava dışı Emine’ye satarak devrettiğinden bu daire yönünden gecikme tazminatının teslimi gereken 29.05.2000 gününden, satışın yapıldığı 15.12.2004’e kadar hesaplanması gerekirken bu bağımsız bölüm yönünden de iskân tarihine kadar hesaplama yapılmasının doğru olmadığı, sözleşmede teslimi gereken tarih belirlenmiş olduğundan davacı arsa sahibinin tekrar süre vererek karşı tarafa borcun yerine getirilmesi için uyarıda bulunmasına gerek bulunmadığı, Borçlar Kanunu’nun 106/2. maddesi hükmünce davacı arsa sahibinin sözleşmeyi feshetmemek ve beklemek suretiyle seçimlik hakkını akdin ifası yönünde kullandığı ve bu hakkını belli bir süreye bağlı kalarak kullanmak zorunda olmadığından teslimi gereken tarihten itibaren 55 ay beklemekle zararın artmasına neden olduğundan bahsetmenin mümkün bulunmadığı...

                Davacı yüklenici %10 ilave imalâtı idarenin talebi üzerine onayı beklemeden yaptığından işin teslimi gereken tarihin onay tarihi olarak kabulü mümkün olmadığından fazla iş nedeniyle ek sürenin sözleşmeye göre teslimi gereken tarihe eklenmesi gerekir. Buna göre, uzatılmış süre ile birlikte teslimi gereken tarih 25.09.2006 olup 14.12.2006 tamamlama tarihine göre gecikme süresi 2 ay 19 gün olmaktadır. Sözleşme bedeli 464.100,00 TL olduğundan 10.2.1 maddesine göre bunun %0.04 (onbinde dört) olan günlük gecikme cezası 185,64 TL’dir. Buna göre davalı idare günlük 185,64 TL’den 79 gün karşılığı 14.665,56 TL gecikme cezası istemekte haklı olup 4 nolu hakedişte bundan daha az olan 11.695,32 TL ceza kesintisi yapıldığı ve fazladan kesilen gecikme cezası bulunmadığından davanın reddi yerine yanlış değerlendirme sonucu kabulü doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur....

                  Kooperatifler Birliği ile davacı ... arasında 17/07/2000 tarihinde Anahtar Teslimi Konut İnşaatı ve Ada İçi Altyapı İşine Ait İnşaat Sözleşmesi imzalandığı, tapuda ... no'lu Ada ... Parsellerden ... Yapı Kooperatifler Birliği'ne isabet eden D Blok 40 daire, E Blok 40 daire bloktan müteşekkil 80 adet konut yapım işi olduğu iş bitirmenin 25/02/2005 olduğu; 5 Ocak 2004 tarihli ek sözleşmede ... Parsel üzerinde yapılacak olan 40 konutluk E Blokun anahtar teslimi yapım bedeli bir konut için 25.000,00 TL olarak belirlendiği; Davacı kooperatif ile davalı ... Konut Yapı Kooperatifi Birliği arasında 13/12/2004 tarihli ... parsel üzerine yapılacak olan F Blokun anahtar teslimi arsa tahsis ve inşaat yapı sözleşmesi imzalandığı; 20/12/2006 tarihli ek sözleşmede birlik tarafından tahsis edilen ......

                    Kiralananın tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için kiralananın fiilen boşaltılması yeterli olmayıp, anahtarın da kiraya verene teslimi zorunludur. Anahtar teslimi bizzat kiraya verene ya da kabul ettiği temsilciye teslim ile ya da tevdi mahalline emanet tutanağı ile teslim edilip, emanet tutanağının kiraya verene tebliğ ile olur. Kiralananın anahtar teslimi yapılmadan boşaltılması yahut kiracı tarafından kullanılmaması yasal teslim olmadığından, kiraya veren tarafından kabul edilmedikçe kiracıyı yükümlülükten kurtarmaz. Anahtarın kiralayana teslimi, hukuki işlemin içerisinde yer alan maddi vakıa olmakla birlikte, sözleşmenin feshine yönelik bir hukuki sonuç doğurduğundan, bunun ne şekilde ispatlanacağı hususu, yıllık kira bedelinin tutarı esas alınmak suretiyle, 6100 Sayılı HMK.nun 200. maddeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu