Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/353 KARAR NO : 2022/377 DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 02/11/2020 KARAR TARİHİ : 03/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2022 DAVA: Davacı vekili 20/11/2020 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; Müvekkil şirketin Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde 09/05/2019 tarihinde "... ..." ibareli marka başvurusunu yaptığını, markanın 39. sınıfta adına tescilinin istendiğini, davalı yan, müvekkil başvurusuna, kendi adına tescilli ... sayılı "...", "... com", "....com ", "... cloud şekil" İbareli markaları ile benzer olduğu ve karıştırılma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle itiraz ettiğini, yapılan itirazın red edildiğini, itirazın reddi kararına karşı davalının YİDK nezdinde itirazda bulunduğu ve itirazlarının YİDK tarafından kısmen kabul edildiğini, YİDK kararının yerinde olmadığını, müvekkil Şirket, A grubu seyahat acentesi olduğunu...

    söz konusu olamayacağını, şu halde, davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın kendi adlarına tescilli ---- markalarından doğan marka haklarına, ---markasını kullanılmak suretiyle tecavüz edildiğini iddia ettiğini, markaların benzer olmadığını, ----verildiğine göre, marka hakkına tecavüzün de söz konusu olamayacağını, davacı tarafın tescilli markasının adının----- olduğunu ve bu marka ile birlikte tescil edilmiş herhangi bir şekil olmadığını, diğer tescilli ----- markasının ise, sadece tescil edildiğini, ancak bu marka ve bu şeklin piyasada kullanılmadığını, piyasada kullanılmayan bir marka ve şekil ile ilgili olarak karıştırılma ihtimalinin varlığından söz edilemeyeceğini, ----adında tescilli bir marka olduğunu ve herhangi bir şekil tescili olmadığını, davacı tarafın karıştırılma ihtimalinden söz ettiği ---- adında bir marka bulunmadığını, davacı tarafın tescilli markasının --- yazdığını,--------edilmiş veya başvurusu yapılmış olan herhangi bir şekil de olmadığını, davacı tarafın sadece...

      Ancak önceden tescilli olan marka tanınmış bir marka ise ve bu markanın aynısı veya tanınmış marka ile ---------- yapabilecek ölçüde benzerinin, gerek aynı tür, gerekse farklı sınıftaki mal ve hizmetlerde başkaları adına tescil edilmesi, tanınmışlık düzeyi itibariyle markanın tanınmışlığından haksız yarar sağlanması, tanınmış markanın itibarına veya ayırt edicilik özelliğine zarar verme ihtimallerinden en az birinin varlığı halinde, tanınmış marka sahibinin itirazı ve talebi üzerine bu marka başvurusunun reddine, bir şekilde tescil olunması halinde ise mahkemece hükümsüzlüğüne karar verilecektir. 6769 sayılı SMK’nın 6/4.maddesi uyarınca, Paris Sözleşmesi’nin 1.mükerrer 6.maddesi anlamında ------tescilli olmayan, ancak ------ ilgili çevrede tanınmış olan markaların varlığı halinde de, başvuruya bu gerekçeyle itiraz halinde marka başvurusunun reddine karar verilmelidir....

        Marka hakkına tecavüz konusu, dava açıldığı tarihte yürürlükte olan 556 sayılı KHK'nin 9. ve 61. maddelerinde düzenlenmiştir. 556 sayılı KHK'nin 9/1-b. maddesinde, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve/veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal ve /veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle ------ tarafından,---- arasında ilişkilendirme ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir ----- kullanılmasının marka sahibi tarafından önlenmesinin talep edilebileceği düzenlenmiştir. Markaların karıştırılma (iltibas) tehlikesi, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle, sunulan mal veya hizmetlerin---- olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Bakırköy 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 30/09/2020 tarih ve 2018/9 Esas - 2020/232 Karar sayılı kararıyla; "...Somut olayda davacının markasının esas unsurunun ... olması sebebiyle davacı ve davalı markaları arasında kıyaslama yapılmış ve bilirkişinin davacı adına tescilli tanımış marka ile davalı adına tescilli markanın ayniyet derecesinde benzer olduğu, davalı yanın, adına tescilli ... kod numaralı ... ibareli markanın kullanımı ile davacı adına tescilli ... ibareli markanın tanınmışlığından haksız yarar elde edebileceği, davalı yanın ... İbareli marka kullanımının davacı adına tescilli tanınmış markanın itibarına zarar verebileceği yönündeki tespitine mahkememizce de aynen iştirak edilmiştir. Zira davacı tarafa ve hükümsüzlük talebine konu davalı tarafa ait markaların asli ve ayırt edici unsuru olan ... ibaresi ile ... ibaresi tamamen aynıdır....

            incelemenin markanın sicile tescil edilmiş hali üzerinden yapılabileceği, markanın tescilli halinden farklı kullanımının ise hükümsüzlük davasında değil markaya tecavüz noktasında değerlendirilmesinin mümkün olabileceği, davacının seri marka olarak algılanacağını ileri sürdüğü ...... tescil nolu şekil markasının, davacının kendine ait diğer şekil markaları ile de benzer olmadığı ve kök marka olarak kabul edilebilecek, tanınmışlığı kabul edilen şekil markasının, bir serisi olarak değerlendirilemeyeceği ve seri marka olma özelliği göstermediği, keza davacıya ait ...... tescil nolu marka ile davalıya ait ....... tescil nolu markanın benzer olmadıkları ve farklı olarak algılandıkları ve seri marka algısı oluşmayacağı anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir....

              yanın söz konusu eylemlerinin müvekkilinin tescilli markasından doğan haklarına tecavüz oluşturduğunu iddia ederek, müvekkilinin tescilli markasına yönelik tecavüzün önlenmesini, men'ini, müvekkilinin tescilli markasının kullanıldığı tabelaların sökülmesini, reklam vasıtası, basılı evrak ve ürünlerin toplatılmasını, davalının müvekkilinin tescilli markasını internet ve sosyal medya üzerinde kullanımının durdurulmasını ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir....

                Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen tarih ve 2022/349 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, müvekkilinin ... no ile tescilli zırhlı araç tasarımının davalı şirket tarafından ticari kazanç elde etmek amacıyla üretildiğini, müvekkilinin haklarının haksız olarak ihlal edildiğini ileri sürerek, davalı tarafın adresinde tespit yapılarak, müvekkilinin tescilli tasarımdan kaynaklanan haklarına tecavüzün tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, haksız rekabetin müvekkilinin itibar ve gelir kaybına neden olmasının yanı sıra toplumda ürünün kalite ve kaynağı konusunda oluşacak yanlış bir kanaatin ve tüketicilerin aldatılmasının telafisinin mümkün olmaması...

                  Dava, marka hakkına vaki tecavüzün men'i, ref'i, giderilmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece, davalı aleyhine marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. 556 sayılı KHK’nın 9/1.maddesi uyarınca tescilli markanın, tescilli olduğu sınıflarda kullanımı marka hakkına tecavüz teşkil etmez. Somut olayda davalıya ait markaların kullanımı, markaların tescilli olduğu sınıflarda, 12.09.2012 tarihli inhisari lisans sözleşmesi kapsamında dava dışı Gülen Büyük Mağazacılık Tic. Ltd. Şti.’ne bırakılmıştır. Anılan lisans sözleşmesi kapsamında dava dışı şirketin, sözleşmeyle kullanım hakkını aldığı markaları, tescilli olduğu 24. ve 25. sınıflar dışında başka bir sınıfta kullanımının, davalının sorumluluğunu gerektireceğine dair bir gerekçeye yer verilmeksizin davanın kabulüne karar vermesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

                    Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır: a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması. (3) Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir...

                      UYAP Entegrasyonu