Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (kadın)'ın birleşen davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Kocanın kendi davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, “Terk ihtarında davet edilen evin manevi bağımsızlığı bulunmadığı, bu sebeple davalı-davacı (kadın)'ın, müşterek haneye dönmemekte haklı olduğu" gerekçesiyle kocanın terke dayalı davasının reddine karar verilmiştir. Terk sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için, ayrılık en az altı ay sürmüş ve bu durumun devam ediyor olması gerekir. Bu sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz....
Aile Mahkemesinin 2017/665 Esas sayılı dosyasıyla açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davasının 04/07/2017 tarihinde feragat nedeniyle reddedilerek kararın 12.12.2017 tarihinde kesinleştiğini,davacı-davalının ortada geçerli bir sebep yokken ortak haneyi terk ettiğini, sonrasında açtığı ilk boşanma davasından feragat ettiğini, davacı-davalının dilekçesinde 13 Mayıs 2017 tarihinden sonra tarafların bir araya gelmediğini beyan ettiğini, feragat edilen davada da aynı vakıalar ileri sürüldüğünden davacı-karşı davalının açmış olduğu asıl davanın kesin hüküm sebebiyle reddi gerektiğini, davacı kadın eş tam kusurlu olduğundan açtığı davanın ve taleplerin reddi ile davalı-davacı erkek eşin maddî ve manevî tazminat taleplerinin kabulü gerektiğini, davacı-davalı yararına yasal koşulları oluşmayan yoksulluk nafakası talebinin reddi gerektiğini belirterek, kararı; kusur tespiti, asıl davanın kabulü, nafaka ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Terk sebebine dayalı boşanma davasının kabul edilebilmesi için, davalı eşin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk etmesi ve usulüne uygun ihtar tebliğine rağmen haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmemiş olması zorunludur. Davalı dönmemekte haklı ise, terk sebebiyle boşanma kararı verilemez. (TMK.md.164) Davalının , davacı tarafından kayınvalidesi, kayınbabası ve kardeşi ile birlikte oturduğu konuta davet edildiği, ... Aile Mahkemesinin 2011/520 esas ve 2012/12 karar sayılı dosyası ile davacıya ait sosyal ve ekonomik durum araştırmasından anlaşılmaktadır. Şu halde bu konut manevi yönden bağımsız kabul edilemez....
Somut olayda da terk edilen, davalı-karşı davacı erkek değil davacı-karşı davalı kadındır. Çünkü davacı-karşı davalı kadın ortak konutu terk etmeye zorlanmıştır. Davalı-karşı davacının terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. (Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2015 gün ve 2013/2- 1688 E, 2015/1032 K. sayılı ilamı) Kaldı ki davacı karşı davalı kadın tarafından dava açıldıktan sonra davalı-karşı davacı tarafından terke dayalı boşanma davası açılmasının TMK md 2'de belirtilen iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı açıktır....
sayıldığı; O halde, tarafların boşanma davalarının reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçe ile yazılı şekilde kabulü usul ve yasaya aykırı ise de, davacı-davalı kocanın boşanma hükmü istinaf edilmediğinden bu husus kararın kaldırılması nedeni yapılmamış, yanılgıya değinilmekle yetinilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; geçimsizliğe neden olan olaylarda eşini annesiyle yeme içmenin birlikte yapıldığı ortak yaşam alanında yaşamak durumunda bırakarak annesinin evliliğe müdahalesine sessiz kalan, eşinin yaptığı ev işlerini beğenmeyerek '' temiz değilsin'' diyen ve eşine annesinin yanında bağırdığı anlaşılan davalı-davacı kocanın tam kusurlu olduğu, davacı- davalı kadına atfı kabil bir kusurun ispatlanamadığı, davalı-davacı koca tarafından terk sebebine dayalı olarak açılan birleşen boşanma davası yönünden yapılan değerlendirmede, terk sebebine dayanan boşanma davasının asıl dava tarihinden sonra 17/01/2019 tarihinde açıldığı, ihtar talebinin 13/07/2018 olduğu, eve dön ihtarının usule uygun biçimde T1 a 24/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği, kadının ihtar tarihinden önce 28/12/2017 tarihinde asıl dava dosyasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ileri sürerek boşanma davasını açtığı, bu boşanma davası derdest...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (koca) tarafından; her iki boşanma davası, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat, nafaka ve hüküm altına alınan ziynet eşyaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalı tarafından açılan karşı boşanma davası, hem "terk" hem de "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebine dayanmakta olup, bu iki sebebin aynı davada ileri sürülmesinin mümkün bulunmamasına, kaldı ki terk sebebine dayanan boşanma isteğinin reddine mutedair kararın, ihtar kararının tebliğinden itibaren iki ay beklenmeden 22.03.2013 tarihinde dava açılmış olması sebebiyle sonucu bakımından da doğru olmasına, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle ilgili...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (koca) tarafından; her iki boşanma davası, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı, 2.9.2010 tarihli cevap dilekçesiyle "evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle" açtığı karşı boşanma davasını, 22.4.2011 tarihinde ıslah etmiş, ıslahla hukuki sebebi değiştirerek boşanma talebini "terk" (TMK.m.164) sebebine dayandırmıştır....
Erkeğin terditli olarak boşanma davası açtığı, ihtarlardan önceki döneme ait davacı-davalı kadının kusurlarının davalı-davacı erkek tarafından affedildiğinin, en azından hoşgörü ile karşıladığının kabulü gerektiği, davacı-davalı kadının ihtardan sonra gerçekleşen başkaca bir kusurunun varlığının da ispatlanamadığı nazara alındığında erkeğin davasının reddi gerekir. Ne var ki, davacı-davalı kadının kabul edilen boşanma davasında verilen boşanma hükmü temyizin kapsamı dışında tutulmak suretiyle kesinleşmiş; davalı-davacı erkeğin boşanma davasında, boşanma isteminin konusu kalmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkeğin davası terk sebebine dayanmaktadır. Davacı erkek tarafından.... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/59 değişik iş dosyasında davalı kadına karşı terk ihtarı isteminde bulunulmuş, ancak iade üzerine gelen bu dosyada mahkeme tarafından gönderilen terk ihtarı kararının tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının dosyada bulunmadığı anlaşılmıştır. O halde terk ihtarı kararının davalı kadına tebliğine dair mazbatanın dosyaya alınmasından sonra birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine ikinci kez İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 25.09.2018 (Salı)...