Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Müteveffanın ölümünden önce mirasta denkleştirme (terekeye iade) davalarında,yasal mirasçı aleyhine denkleştirme talebinde bulunulması mümkündür. Ancak miras bırakanın sağlar arası bir kazandırması söz konusu olmalıdır. Denkleştirme talebi sadece yasal mirasçılara yöneltilebilir. Yani mirasçı olmayanlara yapılan kazandırma denkleştirmeye tabi değildir. Somut olayda, bankacılık işleminden kaynaklı olarak ortaya çıkan zararın tahsili talebi ile hem yasal mirasçı ...’e, hem de onunla işbirliği içinde olduğu iddiası ile bankaya karşı yapılmıştır. Davacı vekili tarafından 29.04.2016 tarihinde davanın tamamen ıslahı talebine dayalı olarak dilekçe verilmiş, tereke adına dava açıldığı beyanı ile tazminat esas tutarın terekeye iadesi talep edilmiştir. Az yukarıda anlatıldığı gibi davalı ... mirasçıları ... ve ...’nın mirasın reddine ilişkin dava açmışlardır, fakat söz konusu davaların akıbetlerinin ne olduğu yönünde ilk derece mahkemesince herhangi bir yargılama faaliyeti içine girilmemiştir....

    (TMK md. 669- 675) Mirasta iade davasının açılabilmesi için terekenin paylaşılmış olması mecburiyeti bulunmamaktadır. Paylaşmadan önce, paylaşma sırasında veya paylaşmadan sonra mirasta iade davası açılabilir. Mirasta denkleştirme istemi mirasın paylaşılması tamamlanana kadar gerçekleştirilebilir. Başka bir anlatımla mirasta denkleştirme istemi miras paylaşılmadığı sürece zamanaşımına uğramaz. Mirasın taksimi halinde ise taksimin yapılmasından itibaren on yıllık zamanaşımı süresi içinde mirasta denkleştirmenin istenmesi gerekir.Yukarıdaki açıklamalar ışığında dava konusu olaya bakıldığında; tarafların ortak murisi olan Mustafa Onur’un 28.12.2005 tarihinde öldüğü, davacılar tarafından 27.12.2006 tarihinde bu davanın açıldığı, bu davadan önce ve sonra murisin terekesinin taksimine yönelik ortaklığın giderilmesi davalarının ikame edildiği, yani iş bu dava tarihi itibariyle murisin terekesinin henüz paylaşılmadığına göre zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır....

    in yaptığı tasarrufların karşılıksız ve muvazaalı olduğunu, miras hisselerine mahsuben verildiğini ileri sürerek tapu iptali, tescil, tenkis ve terekeye iade isteğinde bulunmuşlardır. Asıl, karşı ve birleştirilen davalarda davalılar, iddiaların doğru olmadığını belirtip davaların reddini savunmuşlardır. Davanın tapu iptali tescil isteği bakımından kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, noksan araştırma yapılması ve davada yer almayan kişilere ait bir kısım taşınmazların hüküm kapsamına alınması yönlerinden bozulmuş; mahkemece, bozmaya uyulmak suretiyle tamamlanan yargılama sonucunda tüm davaların reddine karar verilmiştir....

      e ait dairelerin satış bedeli ürünü olan bu paraların davalı tarafından terekeye iade edilmesi ve karar günündeki TCMB kuru üzerinden TL'ye çevrilerek tereke ve tenkis hesabına dahil edilmesi gerektiğini, yine mirasbırakan adına kayıtlı Aksaray Bit Pazarında bulunan taşınmazın 18.04.1995 tarihinde davalı tarafından vekaletle 125.000.000 TL tapu beyan bedeli ile 3. kişilere satıldığını, satılan taşınmazın yeniden değerlemesinin yapılarak terekeye iade edilmesi ve tenkis hesabına dahil edilmesi gerektiğini, mirasbırakan adına kayıtlı ancak mirasbırakanın ölümünden dokuz ay önce tarihinde kapatılan hesapta bulunan 28.520 EURO döviz hesap miktarının karar tarihindeki TL karşılığının terekeye ve tenkis hesabına dahil edilmesi gerektiğini, bozma kararı sonrasında terekeye iade edilerek dosya kapsamında TL'ye çevrilen Almanya'daki dairenin satış bedeli olan 97.000 Euro, 08.07.2021 tarihinde 1 Euro=10,27 TL kur üzerinden hesaba alınmışken karar tarihi olan 15.12.2021 günü 1 Euro= 16,32 TL olduğu...

        Terekeye veya bir kısmına vazıyet edenlere karşı kanuni veya mansup mirasçı sıfatı ile üstün bir hakka sahip olduğunu iddia eden kimse, miras sebebi ile istihkak davasında bulunabilir. Hakim davacının talebi üzerine hakkının muhafazası için iktiza eden tedbirleri ittihaz eyler. Bu tedbirler, teminat itası veya tapu kaydine şerh verilmesi gibi şeylerdir (TKM m. 577). Terekeye veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı dava açan yasal veya atanmış mirasçının mirasçılıkta üstün hak iddiası bulunmuyorsa açılan dava adi istihkak davası olarak adlandırılmaktadır. Adi istihkak davasında miras sebebiyle istihkak davasından farklı olarak mirasçılıkta üstün hak iddiası bulunmadığı gibi mirasçılık sıfatıyla ilgili uyuşmazlık da mevcut değildir. Mirasçıların istihkak davası açması her zaman imkan dahilindedir....

          Bilindiği üzere, yasal mirasçılar mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi sağlamak için, terekeye geri vermekle yükümlüdürler. (TMK.m.669) Kendisine mirasbırakan tarafından açıklanan yolla kazandırma yapıldığının saptanması halinde davalı ... yasal mirasçı olmadığına göre, adı geçene yapılan kazandırmanın mirasta denkleştirme hükümleri çerçevesinde terekeye iadesi hukuken olanaklı değildir. Mirasbırakanın davalı ...'ye sağlığında yaptığı iddia edilen kazandırma başka bir hukuki ilişki ortaya konulmadığına göre, "karşılıksız teberru" niteliğinde olup, davacıların saklı payları zedelenmiş ise koşullarının varlığı halinde ancak tenkise tabi tutulabilir. Öyle ise, davacıların davalı ...'ye yönelik taleplerinin Türk Medeni Kanununun "tenkis" hükümleri çerçevesinde incelenip sonuca bağlanması gerekir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ortaklığın Giderilmesi (Mirasta İade ve Denkleştirme) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, oybirliğiyle karar verildi.23.09.2013(Pzt.)...

              Öte yandan; tapu iptali ve tenkis talebi aynı taşınmaza ilişkin bulunduğundan tenkis hukuki sebebiyle istenebilecek tazminatın üst sınırı tapu iptal isteğindeki payı geçemez....

                denkleştirme uygulanmasını, bu da mümkün olmaz ise terekenin tümüne tenkis uygulanmasını istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MİRASTA DENKLEŞTİRME -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirme ve özellikle 23.03.2015 tarihli ıslah dilekçesi gözetildiğinde dava, mirasta denkleştirme istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu